Mehmet Ali Birand
 
ZORLANMADAN ADIM ATAMIYORUZ
 
 

ZORLANMADAN

ADIM ATAMIYORUZ


Bir ülkeyi yönetenlerin sorumlulukları nedir?


Ülke’nin sorunlarını saptamak ve gereken önlemleri almak değil midir?


Bizde bunun aksi geçerlidir.


Örnekleriyle gidilirse daha iyi anlaşılacak.


Eğer ekonominiz kötüye gidiyor, bu durum yıllardır sürüyor ve nedenlerini de biliyorsanız ne yaparsınız?


Bütçenizdeki kara delikleri kapatır, açık verdiğiniz harcamalardan vazgeçer ve kemerleri sıkarsınız, değil mi?


Hele göz göre göre ekonominin battığını saptayıp, enflasyonu durdurmadan düzlüğe çıkamayacağınızı görünce, hemen harekete geçmez misiniz?


Bizde bunun aksi oluyor.


Ekonomi batana kadar kimse kılını kıpırdatmıyor.


Oy kaygısıyla, görmezden geliniyor. Duvara çarpınca IMF devreye sokuluyor. Bu defa, çok daha zor ve tamamen zorlamayla aynı önlemler alınıyor. Kendi Maliyecilerimizin bildikleri, raflarda bekletilen önlemler indiriliyor ve uygulanıyor.


Ancak, IMF aptal olmadığı için, artık eskisi gibi Ankara’nın sözüne güvenmekle yetinmiyor. Önlemlerin  listesini yapıyor, ne zaman yasalaşacağının tarihini koyuyor ve bunlar yetmiyormuş gibi, Başbakan başta olmak üzere, yetkili ve sorumlu herkese imza attırıyor.


Ne onur kırıcı bir durum.


Sorumlusu IMF değil, bizleri yöneten insanlar.


Har vurup harman savurduktan sonra, yeniden borç isterseniz böyle olur. Alınması gereken önlemleri sarsaklar, siyasi irade ve cesaret göstermezseniz, bu duruma düşersiniz.


Türkiye’yi son 15 yıldır yönetenlerin tümü sorumludur. Ülkeyi batağa saplamışlar, gereken önlemleri almamışlar ve 70 milyonu IMF’e teslim etmişlerdir.


ÖRNEKLERİ

ÇOĞALTALIM…


Demokrasi ve İnsan Hakları alanında da, atılması gerektiğini bildiğimiz adımları yıllar boyunca atmadık. Kimi yanlış hesap, kimi vizyonsuzluk, kimi politik hesaplardan dolayı ipe un serdik.


Fazla uzağa gitmeyin, Öcalan’ın tutuklanmasından önce idam cezasının kaldırılması girişimini engelleyen ANAP, bugün idam cezası aleyhindeki kampanyanın liderliğini yapıyor.


Neden?


Zira Avrupa Birliği zorunluğu var.


AB uğruna daha nice adımlar atılıyor.


Kürt sorunu da böyle değil mi?


1980’lere kadar bu sorunun üstünü örttük. Kimseleri konuşturmadık. Görmezden gelirsek, yok olacağını sandık. Ardından, ortaya bir PKK belası çıktı ve toplum uyandı.


Sorarım size, “Kürt yoktur, Dağ Türkü vardır” dediğimiz günlerden, bugünkü  “Kürtçe eğitim ve yayın” noktasına gelebilmek için 30 bin insanımızın ölmesi mi gerekirdi? Zamanında hareketlenebilsek, gereken adımları atabilsek bu geçişi daha kolaylıkla gerçekleştiremez miydik?


Ermeni sorunu da aynı süreci yaşadı.


Topluma 1915 olayları özellikle anlatılmadı. Ermenilerle sanki hiçbirşey olmamış gibi davranıldı. Sonra, günün birinde ASALA adındaki bir katil cephesi, birbirinden değerli ve masum diplomatlarımızı öldürmeye başlayınca uyandık.


Ermeni sorununu ilk defa ne yazık ki tüm boyutlarıyla, yüzü aşkın insanımız öldükten sonra öğrenmeye başladık.


Bu alışkanlığımız hala sürüyor.


Kıbrıs müzakerelerinde, atmamız gereken adımları hala geciktiriyoruz. Ülkeyi yönetenler vizyonsuzluk içinde, Dektaş ile Klerides’i izliyorlar. Yarın Washington araya girip  kendi çözümünü getirdiği zaman çok  pişman olacaklardır.


Sadece dış değil, içerde de durum aynı. Baksanıza Ecevit bile zorlanmasına rağmen hala direniyor.


Bu insanlar, adım atmadan, risk almadan ülke yönetilemeyeceğini öğrenemedikleri sürece, Türkiye hep dayatmalarla karşılaşacak ve müzakereden daha karlı çıkacağı yerde, kayıplara uğrayacaktır. İşin kötüsü, içerde ve dışardakiler de bu alışkanlığımızı gördüler.


Sonuç almak için dayatıyorlar ve  çoğu zaman da, istediklerini elde ediyorlar.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…