Mehmet Ali Birand
 
BÖLGEDEKİ GELİŞMELER, PKK’nın İŞİNE YARIYOR…
 
 

BÖLGEDEKİ GELİŞMELER,

    PKK’nın İŞİNE YARIYOR…

 

Suriye’ deki Kürt oluşumuna Başbakansert çıktı. Barzani’ ye yolladığımesaj , Türkiye ile ilişkileriningerginleşeceğini gösteriyor. Baş danışmanı YalçınAkdoğan’ın dünkü yazısı da Erdoğan’ınmesajındaki gizli tehdide daha da açıklık getirdi. Yeni bir sürece girdik . Kürt Sorunu giderek, bölge dinamiklerinin esiri oluyor.

              

Dün bu Köşe’de dikkatleri çekmekistemiştir.

Suriye ‘deki gelişmelerin, KürtSorunu’nun boyutlarını genişlettiğini ve kontrolün bizim elimizden çıkmatehlikesiyle karşı karşıya olduğunuza değinmiştim.

Bence önümüzde üç seçenek var:

1)     Biranönce kendi içimizdeki sorunu çözmek için adımlar atmak ve Kürt kökenlivatandaşlarımızı rahat ettirmek.

2)     Hiçbir şey yapmadan gelişmelerin sonucunu beklemek.

3)     Kürtoluşumuna karşı silahlı mücadeleyi genişletmek.

Başbakan ‘ ın şimdiki politikası,PKK’ya diz çökertmekle sınırlı. Dahaönce atılmış cesur adımlar yeterli görünüyor. Ancak gelin görün ki, bölgeningenelindeki Kürt Sorunu’nunboyutları hızla genişliyor .PKK,Uluslar arası oyunlarda önemli bir rolalmaya hazırlanıyor.

Başbakan’ nın Barzani’ ye mesajı ve dün Baş danışmanıYalçın Akdoğan’ın STAR gazetesindeki makalesi,işlerinsarpa sarmaya başladığını gösteriyor.

Akdoğan , Başbakan adına Barzani‘ye bir uyarıda bulunuyor. “…Türkiye’nindostluğunu tercih edin…”diyor.

Barzani’nin ideali, Suriye-Irak-İranKürtlerini birleştirmek.

Irak, şimdi kontrolü altında. Suriye,sallanıyor . Bu iki ünitenin birleşmesi dahi yeter. Ardından, İran gelebilir. Hele Washington , sırf Tahran ‘ı cezalandırmak için destek vermesi durumundan Büyük Kürdistan’a bir adım dahayaklaşılmış olur.

Bütün bu oyunun içinde PKK kendine önemli bir yer buluyor.Silahlı Mücadelede söz sahibi olabiliyor.

Bir yerde güçleniyor.

Özetle,bölgedeki değişkendinamikler Kürt Sorunu’nu bizim hiç istemediğimiz noktalara götürüyor.

                                                               AMAN YANLIŞ ANLAMA OLMASIN…

                Dünkü Alevilerle ilgili yazımda, Sabah Gazetesiyazarı ve TV programcısı Sevilay Yüksel’in bazı yazı ve programlarında değindiği bazı sorulara yer vermiştim.

                Sevilay, biliyorsunuz Alevidir.Özellikle de Alevilerin hem kendi aralarındaki anlaşmazlıkları gidermeleri vekendilerini Sünni kamu oyuna doğru dürüst anlatabilmeleri için sürekliuyarılarda bulunur.

Son derecedede haklıdır.

                “ …Neden Cami’yedeğil de, Cemevi’ne gidildiğini ...Neden Oruç tutmadığımızı anlatalım…Busoruların yanıtlarında önce bizler kendi aramızda anlaşalım…Görüş birliğinevaralım…”diyor.

                Ben degönülden Alevileri severim. Dünyagörüşlerini paylaşırım. Bundan dolayı,Sevilay ’a destek vermek için alıntı yapmıştım… Yanlış anlamaolmasın…Amacım Akıl öğretmek değildi.


BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ

KUTLU OLSUN!!!

“24 Temmuz Basın Özgürlüğü Günü tüm yurttaki hapishanelerde coşkuyla kutlandı. Silivri Cezaevi’nde başlayan kutlamalar, Diyarbakır Cezaevi’nde son buldu. Kutlamaların en büyük ayağı tabii ki İstanbul’daydı. İçişleri Bakanımız İdris Naim Şahin “Herkes için özgürlük! İlk önce özgürlük” dedi.

Cumhuriyet Gazetesi Yazarı, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay Silivri’de bir konuşma yaptı. Mustafa Balbay, Türkiye’de basın özgürlüğünün son 10 yılda tarihinde olmadığı kadar geliştiğini söyledi. Balbay, basının artık 4. kuvvet olarak iktidarı denetleyen bir organ olduğunu belirtti. Diyarbakır’da ki kutlamalarda ise Kürtçe yayın yapan Azadıya Welat Gazetesi yayın yönetmeni Ozan Kılıç “Ülkede gazetecilerin çok rahat çalıştığını, yazdıklarından dolayı hiçbir şekilde soruşturmaya tabi tutulmadıklarını söyledi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti de Basın Özgürlüğü Günü’nü kutlayan bir mesaj yayınladı. TGC mesajında, “Meslek örgütü olarak üyelerimizin mesleklerini yapmasına engellenmiyor. Artık farklı yöntemlerle yıllarca cezaya mahkum edilmiyor ” dedi. TGC Anayasa’da yapılan basın özgürlüğü reformuyla gazetecilerin meslek ilkelerinin korunduğun da belirtti.

Yıl 2012. 104 yıl önce bu topraklarda basılan ilk özgür gazetelerle aramızdaki fark sadece yıllar değil. Çok şey, her şey…


HÜLYA’YA NEDEN GÜVENMİYORSUNUZ?

Bu yıl 49’uncusu yapılacak Atın Portakal Film Festivali’nin jurisinin açıklanmasıyla kızılca kıyamet koptu. Ulusal juri başkanının Hülya Avşar olması diğer bazı juri üyelerini kızdırdı.

Juriden çekildiler. Nedenini anlayamıyorum.

Hülya Avşar bu ülkede en az 30 yıldır sinema yapıyor. Yurtdışında saygın festivallerden ödülleri var.

Magazin yönünün yüksek olması ayıplanacak birşey mi? Tüm dünyada bu böyledir.

Peki, şarkı söylemesi ne değiştirir? Saygınlığının tartışılmasına neden midir?

Hanımlar beyler, unutmayın. Bu ülkenin en saygın aktör ve aktrisleri gazinolarda sahneye çıktı. Plaklar yaptı. Bu kalitelerinden birşey kaybettirdi mi? Hanginiz bugün rahmetli Ekrem Bora’yı söylediği şarkılarla hatırlıyorsunuz? Ya da “Altın Çocuk” Göksel Arsoy; halbuki o kadar güzel sanat müziği albümleri vardır ki. Saygınlıklarını, ya da sinema bilgilerini tartışabilir miyiz? Yapmayın. Artık bu kafayı değiştirmemiz gerekmez mi?

Anlaşılan bunu festival sonuna kadar konuşacağız.

Benim size sinemayla ilgili vermek istediğim başka güzel bir haber var.

İki hafta, önce sessiz sedasız, Saraybosna Film Festivali’nde Emin Alper’in yönettiği “Tepenin Ardı” filmi jüri özel ödülünü aldı. Film, İstanbul Film Festivali’nde de en iyi film ödülünü almıştı. Aynı festivalin ortak yapım platformu CineLink’te yarışan, yönetmenliğini Ahu Öztürk’ün, yapımcılığını Çiğdem Mater ve Nesra Gürbüz’ün yapacağı ve 2013’te çekilecek Toz Bezi adlı film de EAVE yapımcılık ödülüne hak kazandı. Tebrikler.

KİMSE KIZMASIN,

ASIL BUNLAR “UCUBE”

Geçenlerde internette dolaşan bir fotograf gözüme çarptı.

O muhteşem, tadı dillere destan, yemeye doyamadığımız “İnegöl köftesi” nin HEYKELİNİ(!) yapmışlar. İçimden “Daha neler, oldu olacak “Afyon sucuğu”nun da heykelini yapsınlar” dedim.

Bir baktım ki, onu da yapmışlar!

Hem de ne heykeller!

 

Hatırlarsınız Kars’ta, Başbakan’ın “Ucube” diye nitelendirdiği “İnsanlık Anıtı” yerine de Belediye’nin  “Kaşar ve Bal” anıtı yapacağı konuşulmuştu. (Kars Kaşarı denilen şey aslında Gravyer peyniri. Karslıların peynirin yapımını yüz yıl önce Almanlardan öğrendikleri söyleniyor. Allah için, çok da güzel yapıyorlar)

Düşünsenize, kocaman bir gravyer tekerleği ve bal peteği!

Başka ne olabilir ki?

Yapmayın, etmeyin.

Kentlerimizin tanıtımı ve turizmi için özellikli ürünlerini öne çıkarmak iyi bir fikir olabilir; ancak heykel yapmaktan başka yollar bulmalıyız.

Kimse kızmasın, her yerin nesi meşhursa onun heykelini yapmaya kalkarsak böyle komik durumlara düşmemiz çok normal.

Oldu olacak Kanlıca’ya “Yoğurt”, Çengelköy’e de “Hıyar” heykeli dikelim!

MADALYA ALMASAK NE OLUR?

30. Yaz Olimpiyatları dün Londra’da başladı.

 Açılışını izlediniz mi? Provalarına bile 62 bin kişi katılmıştı ve katılan herkes de ne yapılacağını sır gibi saklıyordu. İzlerken demek ki nedeni buymuş dedim.

Olimpiyat açılışları hep görkemli ve renklidir, ancak Londra’dakinin bu kadar değişik olabileceğini düşünmüyordum.

Gözlerime inanamadım. Çok hoşuma gitti.

Gösterilerin sanat direktörlüğünü 8 dalda Oscar kazanan “Slumdog Millionare” filminin yönetmeni Dany Boyle yapmış. İşi ehil ellere bırakınca bakın nasıl sonuçlar çıkıyor. Darısı bizim organizasyonların başına.

Türkiye oyunlara 114 sporcu ile katılıyor. Olimpiyatlarda yaptığı madalya tahmini genelde tutan yatırım şirketi Goldman Sachs Türkiye’nin 9 kez kürsüye çıkacağını söylemiş.

Hiç çıkmasalar ne olur?

Sporun sadece kazanmak değil, yarışmanın güzelliği olduğunu untumayalım.

Bunu bir milli mesele haline getirmeyelim.

Sprocularımız bizim göz bebeklerimiz.

Hepsine başarılar.

o-bidi{�tw`�G �׆mal'>önemli bir rol almaya hazırlanıyor.

Başbakan’ nın Barzani’ ye mesajı ve dün Baş danışmanı Yalçın Akdoğan’ın STAR gazetesindeki makalesi,işlerin sarpa sarmaya başladığını gösteriyor.

Akdoğan , Başbakan adına Barzani ‘ye bir uyarıda bulunuyor. “…Türkiye’nin dostluğunu tercih edin…”diyor.

Barzani’nin ideali, Suriye-Irak-İran Kürtlerini birleştirmek.

Irak, şimdi kontrolü altında. Suriye, sallanıyor . Bu iki ünitenin birleşmesi dahi yeter. Ardından, İran gelebilir. Hele Washington , sırf Tahran ‘ı cezalandırmak için destek vermesi durumundan Büyük Kürdistan’a bir adım daha yaklaşılmış olur.

Bütün bu oyunun içinde PKK kendine önemli bir yer buluyor. Silahlı Mücadelede söz sahibi olabiliyor.

Bir yerde güçleniyor.

Özetle,bölgedeki değişken dinamikler Kürt Sorunu’nu bizim hiç istemediğimiz noktalara götürüyor.

                                                               AMAN YANLIŞ ANLAMA OLMASIN…

                Dünkü Alevilerle ilgili yazımda, Sabah Gazetesi yazarı ve TV programcısı Sevilay Yüksel’ in bazı yazı ve programlarında değindiği bazı sorulara yer vermiştim.

                Sevilay, biliyorsunuz Alevidir. Özellikle de Alevilerin hem kendi aralarındaki anlaşmazlıkları gidermeleri ve kendilerini Sünni kamu oyuna doğru dürüst anlatabilmeleri için sürekli uyarılarda bulunur.

Son derecede de haklıdır.

                “ …Neden Cami’ye değil de, Cemevi’ne gidildiğini ...Neden Oruç tutmadığımızı anlatalım…Bu soruların yanıtlarında önce bizler kendi aramızda anlaşalım…Görüş birliğine varalım…”diyor.

                Ben de gönülden Alevileri severim. Dünya görüşlerini paylaşırım. Bundan dolayı, Sevilay ’a destek vermek için alıntı yapmıştım… Yanlış anlama olmasın…Amacım Akıl öğretmek değildi.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.

 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…