2009'a, Türkiye-AB ili?kileri açısından çok ümitli ba?lamı?tık. Ak Parti, nihayet ça?rıları kulak verdi ve? Ba?müzakerecilik görevini dı?i?lerinden ayırıp Egemen Ba?ı?'a verdi. Asdından Avrupa bBirl?i Genel Sekreterli?i için dev bir kadro kuruldu. Bu kadarla da kalınmadı, adaylı?ımızın açıklandı?ı 2004'ten bu yana, Ba?bakan ilk defa Brüksel'e resmi gezi yaptı.
?
Hepimiz heyecanlandık.
?
Türkiye-AB müzakerelerinin hızlanaca?ını sandık. Ancak, Sarkozy-Merkel ikilisinin ?Tam üyelik yerine İmtiyazlı Ortaklık? söylemi ve Ankara'nın hevesini kırmak için bu yakla?ımı? sürekli tekrarlamaları , etkili oldu.
?
Avrupa'dan kaynaklanan engellemeleri, Türkiye'ye bakı?taki so?uklu?u, temelde ikiye ayırabiliriz.
?
Biri, Türrkiye'nin büyüklü?ü. Yani,? AB içindeki gücünün Fransa ve Almanya gibi? kurucu ülkelerin paylarının küçülmesine yol açma olasılı?ı. Di?er de, Türkiye'nin müslüman bir ülke olması. Avrupa'nın İslamı içine almayı henüz sindirememesi.
?
Bunlar fazla söylenmeyen temel gerekçeler.
?
Kamuoyuna açıklanan gerekçeler ise, Kıbrıs'ta çözümsüzlük, Türk i?çilerinin AB piyasalarındaki i?sizli?i arttırma olasıl?ı ve Kopenhag siyabi kriterlerindeki özgürlükler, İnsan Haklarındaki eksiklikler.
?
Ne olursa olsun, sonuç çok kötü.
?
2009, Türkiye-AB ili?kileri açısınan sınıfta kaldı.
?
35 BA?LIKTAR 11'İ A?ILDI,
18'İ BLOKE EDİLDİ. GERİYE
SADECE 5 BAYLIK KALDI.
KISACASI, M?ZAKERELER
FİİLEN Y?R?YEMEZ NOKTAYA GELDİ
Bugünkü manzara karamsarlık yaratıyor ve 2010 için de ümit vermiyor.
?
Müzakereler 2005'te ba?ladı.
?
Görü?ülecek ba?lık sayısı 35 idi.
?
2006 aralı?ında AB Konseyi, Türkiye'nin limanlarını tam üye Kıbrıs gemilerine açmadı?ı ve Gümrük Birli?ine uymadı?ı gerekçesiyle 8 ba?lı?ı? dondurdu ve durumun 2009 aralı?ında gözden geçirilece?ini kararla?tırdı.
?
Ardından Fransa, Türkiye7nin tam üyeli?ini direkt etkileyecek olan 4 ba?lı?ı bloke etti?ini açıkladı. Bu da yetmiyormu? gibi, Kıbrıs birkaç hafta önce, yine? Türk limanlarının açılmaması nedeniyle di?er 6 ba?lı?ı bloke etti?ini bildirdi. Böylece, müzakere masasından kaldırılan ba?lıkların sayısı 18'i buldu. Bugüne kadar pek önemli olmayan 12 ba?lı?ın açıldı?ını dü?ünürsek, geriye müzakeresi yapılabilecek 4 ba?lık (E?itim-Kültür, Yargı-Adalet-Dı? Politika-Savunma)? kalıyor ki, bu durumu ?müzakerelerin durması? diye adlandırabiliriz.
?
Herhangi bir tutum de?i?ikli?i de beklenmemeli.
?
Avrupa Birli?i. Nu Türkiye'yi ne de İslam'ı içine sindirebilece?ine dair i?aret vermiyor.
?
Bu arada, ili?kilerde durma noktasına gelinmesinin tüm sorumlulu?unu da Avrupa'ya yüklememek gerekir.
?
AB'nin tutumu, Türk kamuoyundaki heyecanı öldürdü, Avrupa'yı gündemden çıkardı, ancak Türkiye'nin de bu gidi?e katkısı oldu.
?
En önemli etken, Ak Parti hükümetinin siyasi ve ekonomik geli?meler nedeniyle AB'den so?umasına yol açtı.
?
Ekonomik-mali kriz, ülkenin kaynaklarını eritti. İktidar, ne kamuoyu ne de özel sektöre ait fonların AB'ye uyum gerektiren reformlara harcanmasını istemedi. Böylesine sıkı?ık bir dönemde ve hele Tam ?yeli?in ufukta dahi görülmedi?i bir ortamda, AB için para harcamak istemedi.
?
Di?er önemli bir etken de, Türk i? adamlarının eskisinin aksine, Avrupa'da de?il daha çok Orta Do?u-Rusya? ve di?er bölgelerde? para kazanmaya ba?layıp, AB'ye ilgisiz kalmaları.
?
İ?te tüm bu geli?meler sonunda, müzakereler kayalara oturdu.
?
2010'da gemiyi kurtarabilecek miyiz?
?
2010'DA T?RKİYE-AB
İLİ?KİLERİNİN YENİDEN
RAYINA OTURMASINI VE
M?ZAKERELERİN TEKRAR
HIZLANMASINI BEKLEMEK
?OK İYİMSERLİKTİR. ?OK
ZORDUR
?
Ben, 2009'da ya?ananların ve yukarda çizdi?im manzaranın bu yıl içinde de?i?ece?ini hiç sanmıyorum.
?
Beklenmedik büyük olaylar ya?anırsa, bugünden hiç varsayamayaca?ımız durumlarla kar?ıla?ırsak, o zaman durum de?i?ebilir. Aksi halde, 2010'un bu gidi?i daha da perçinleyece?ine, daha kalıcıla?tıraca?ına inanıyorum.
?
Ne yazık ki, 2005'ten sonra ya?ananlar, ortamı öylesine bozdu ki, insanların içlerinde kalmı?? önyargılar, ard arda gelen ekonomik-mali krizler öylesine etkili oldu ki, i?in içinden çıkılmaz bir noktaya varıldı.
?
Bu ko?ulların de?i?mesi de hiç kolay de?il. Daha do?rusu çok uzun süre ister. İ?te benim karamsarlı?ım da bundan kaynaklanıyor.
?
AB BİRLE?İK KIBRIS
TRENİNİ KA?IRIYOR.
KIBRIS BA?I ARTIK
TERSİNE D?ND?. AB
FARKINDA DE?İL, ANCAK
YENİ BİR D?NYA KURULUYOR
VE T?RKİYE ORADA YERİNİ
BULUYOR
?
Avrupa'nın hala farkında olmadı?ı bir ba?ka? gerçek daha var. O da, artık eski dengelerin kalmadı?ı, eski ba?ların, eski hesapların Türkiye'yi yönetenlerin kafalarında bozuldu?udur.
?
Söylemek istedi?im çok basit.
?
Bugüne kadar, Batı ba?kentleri ve medyasında Kıbrıs'ta bir çözüm ile Türkiye'nin AB'ye üyeli?i arasında bir ba? kurula gelmi?ti.
?
Yıllardır ??unları yapın, AB'de istedi?inizi verelim? denklemi sürdürüldü.
?
1995'te Türkiye'ye Gümrük Birli?inin tanınması kar?ılı?ında, Kıbrıs Rumlarıyla tam üyelik müzakerelerinin açılması kararla?tırıldı.
?
2004'te Annan planının kabulü kar?ılı?ında, Türkiye'ye adaylık statüsü verildi ve müzakereler ba?latıldı.
?
Bu ba? ne zaman koptu biliyor musunuz?
?
Türkiye'nin, Annan planını, dev bir tabuyu yıkarak kabul ederken, Rumların reddetmeleri ve buna ra?men tam üyeli?i kabul edilmeleriydi. Rumlara, altın bir tepsi içinde, Türkiye'nin tam üyeli?e giderken geçece?i kapının anahtarı verildi. Avrupa, elindeki kartı hoyratça kullandı.
?
Böylece, AB-Kıbrıs ba?ı koptu.
?
AB'nin eski caydırıcılı?ı kalmadı.
?
12 Aralık Economist dergisinde, ilginçtir hala ?Türkiye AB'de sıkı?ıyor.? Tıkanıklı?ı gidermenin yolu, çözüm için adımlardır. Ankara hareketlenmelidir? mesajı veren uzun bir analiz yayınlandı.
?
Ne kadar yanılgı dolu bir yakla?ım.
?
Economist, dengelerin ve Türkiye'de? bazı ?eylerin de?i?ti?inin farkında de?il. Avrupa ba?kentleri de böyle dü?ünüyorsa, büyük yanılgı içinde olduklarını? söylemeliyim.
?
AB artık, Türkiye'nin ula?abilmek için önemli özverilerde bulunaca?ı, bir konu de?il.
?
Türkiye hızla de?i?iyor.
?
Avrupa belki farkında de?il, ancak sadece Türkiye'yi kaybetmiyor, birle?ik bir Kıbrıs olu?turma olasılı?ını da kaybediyor.
?
Avrupa Birli?i. Türkiye için kaçırılamayacak bir havuç olmaktan çıkmaktadır.
?
Ben bu ba?ın tersine döndü?üne dikkat çekmek istiyorum.
?
E?er Avrupa'nın, hala birle?ik bir Kıbrıs hayali veya hedefi varsa, Kıbrıs'ın bir daha bir araya gelmeyecek ?ekilde bölünmesini önlemek istiyorsa, o zaman Türkiye'ye yakla?ımını de?i?tirmedi.
?
Birle?ik Kıbrıs'ı kaybetmemek için, Türkiye i?tahını açacak, tekrar Avrupa heyecanını arttıracak havuçlar hazırlamalıdır.
?
Artık dünya de?i?iyor, Türkiye'de kurulmakta olan bu yeni dünya'da yerini? buluyor.
?
??????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????? 05/01/2010 POSTA
?
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|