Mehmet Ali Birand
 
Gereksiz şekilde kendi kendimize hayatı zorlaştırıyoruz. Sanki Kürt sorunuyla ilgili müthiş bir tartışma başlamış sanabilirsiniz...
 
 

2 dil ve özerklik seçim sonrasına…

Gereksiz şekilde kendi kendimize hayatı zorlaştırıyoruz. Sanki Kürt sorunuyla ilgili müthiş bir tartışma başlamış sanabilirsiniz, sakın aldanmayın. Seçimler öncesinde top dolaştırılıyor. Asıl kavga seçimlerden sonra başlayacak. Bakın neden?

Emin olun, kendi kendimize eziyet ediyoruz.

           

Hayatımızı zorlaştırıyoruz.

           

Kürt sorunuyla ilgili olarak, işi yokuşa sürüyoruz.

           

Bakın, bu zor işi nasıl başarıyoruz?

           

Öcalan, önümüzdeki seçimleri dikkate alarak, taktik bir adım attı ve iktidar partisini köşeyesıkıştırdı. 2 dil ve özerklik tartışmalarındaki amacı, ön almak ve seçim öncesinde beklentilerçıtasını yükseltmekti.

           

Bu durum, Ak Parti'yi huzursuz etti. Seçim ortamında böylesine tartışmalı konulara girmekistenmiyordu. Tepki gösterilse, Güneydoğu'da, tepkisiz kalınsa Batı bölgelerde oy kaybınauğranılacaktı.

           

Başbakan önce kurmaylarını konuşturdu. BDP'nin çözüm için ortaya attığı 2 dil ve özeklik önerilerine itiraz ettirdi, ancak bu tepkiler kamuoyunu kesmedi. Sonunda Başbakan konuştu ve bu iki yaklaşımı kesinlikle reddetti.

           

İktidar ve muhalefette hemen gerildi. Seçim konuşmaları yaygınlaşıverdi. Ancak, bu tartışmalardaki karmaşa hemen dikkatleri çekti.

 

            - BDP'nin, 2 dil konusundaki tutumunda bir karmaşa var. BDP, Kürtçe'nin resmi dilolmasını önermiyor. Türkçe'nin resmi dil olarak kalması, Kürtçe'nin ise Kürt kökenli vatandaşların yoğunlukta olduğu bölgelerde ikinci dil olarak kullanılmasını öneriyor. Tartışma, Kürtçe'nin belediye yazışmalarında da kullanılmasından kaynaklanıyor.

            - Özerklik önerisinin ne anlama geldiği ve nasıl işleyeceği belli değil. Buna rağmen, bu konunun tartışılması dahi, ülkenin bölünmesi gibi algılandı. Seçim yarışında, kimin daha çok vatanını sevdiğini ispatlama yarışını başlattı.

            - Partiler, 2 dil ve özerklik konularının, tartışmaya açık, üzerinde konuşulması istenen bir öneri paketinden ileri gitmediğini unuttular ve sanki BDP'nin resmi önerisiymiş gibi, gereksiz bir sertleşme sürecine girdiler.

           

Göreceksiniz, 2 dil ve özerklik başta olmak üzere, bu konular seçimler sonrasında, Anayasadeğişikliği çalışmalarıyla birlikte yön değiştirecek, gerçek bir tartışma başlayacak ve bugünkükonuştuklarımızın aksine bir boyuta oturacak.

                                               *                      *                                 *

2010 EN ÇOK İSTANBUL’A YARADI

 

Kültür Başkenti İstanbul, 2010’u çok keyifli geçirdi.  Kültür başkenti olmak kolay değil. Dahaiyisi olabilir miydi? Olurdu tabii ancak, bu kadarını gerçekleştiren İstanbul 2010 KültürBaşkenti Ajansı’na teşekkür borcumuz var.  Faaliyet listesi de epey görkemli.

 

-         1598 konser gerçekleştirildi. En göz dolduranları ise etkinliklerin açılışının yapıldığı 7tepe konserleriydi.

-         763 sergi organize edildi.

-         Tiyatro – Gösteri – Performans kategorisinde ise 1127 etkinlik yapıldı.

-         İstanbul’un çok ihtiyacı olan, tarihi eserlerin restorasyonu ve korunmasına yönelik 166tarihi yapıda çalışmalar gerçekleştirildi. 

-         8 yeni kültür merkezi ve müze açıldı.

-         529 birbirinden önemli film ve belgesel yapıldı.

-         Ajans toplamda ise 596 projeye destek verdi ve hayata geçirdi.

-         9862 etkinlik gerçekleştirildi. Benim aklımda kalanlardan en güzel ise Haydarpaşa’nın Kadıköy sahiline bakan cephesinde yapılan inanılmaz ışık şovuydu.

-         Bu yapılan etkinlikleri ise 10 milyon kişi izledi.

 

Aslında, bu listeyi uzatmak mümkün. Sokakta yürürken bile İstanbullular bir sürü etkinlikle karşılaştılar. Sokak konserleri, atölye çalışmaları, performanslar… Ajansın, bütçesi  500milyon TL, etkinliklere harcanan para ise 339 milyon TL'ye vardı. Siyaset,  ekonomi nefes aldırdıkça bizde elimizden geldiğince haberlerimizde yer vermeye çalıştık. Sonuç olarak güzelbir yıl geçirdik.

                                               *                                 *                                 *

YAPRAK DÖKÜMÜNÜ ÖZLEYECEĞİZ

 

Kanal D'de 4,5 yıldır bizleri ekrana bağlayan, Yaprak Dökümü dizisi bitti. Reşat Nuri Güntekin'in romanından uyarlanan dizi, bizi bize anlattı ve bizde onu çok sevdik. İzlerken ağladık, güldük, kızdık... Şimdi dizinin bitmesiyle Doğan Kitap'tan “Yaprak Dökümü Ardından” adlı kitap çıktı.  Bu kitapta ben de dahil Nazım Hikmet, Elif Şafak, GüneriCivaoğlu, Selim İleri, Okan Bayülgen gibi isimlerin eser ve dizi için yazıları, şiirleri ve duyguları yer alıyor.

 

Ayrıca Nilüfer'in Unutmadım, Sezen Aksu'nun Takvim, Yüksek Sadakat'ın Babamın Evinde ve Toygar Işıklı'nın Sonunda isimli eserlerinin yer aldığı dört ayrı CD bulunuyor.Dizinin kamera arkası fotoğraflarının ve duygu düşüncelerin yer aldığı özel bir bölüm de var. Kitabın fiyatı 45 TL. Gelirinin hepsi ise Omurilik Felçlileri Derneği'ne bağışlanacak.Yaprak Dökümü'nü  unutmamak isterseniz bu kitabı mutlaka alın.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…