Mehmet Ali Birand
 
TÜRKİYE ÇOK ÖNEMLİ BİR DOSTUNU KAYBETTİ
 
 

TÜRKİYE ÇOK ÖNEMLİ

BİR DOSTUNU KAYBETTİ

 

Türkiye’nin özellikle Fransa’da çok dostu vardır, ancak Tam Üyelik projesini destekleyen ve de  Sarkozy  hükümetinin bir bakanı olan dostu yoktur.

 

Oysa, kısa bir süre öncesine kadar vardı.

 

Sarkozy’nin Avrupa İşlerinden sorumla ve kabinenin en genç (58 yaş)  bakanı Pierre Lellouche’ dan söz ediyorum. Bu ülkeyi çok iyi tanıyan Lellouche  Cumhurbaşkanına ters düşme pahasına, Türkiye’nin  tam üyeliğini desteklerdi.

 

Artık desteklemiyor.

 

Bunu, gerçekten mi yaptı, yoksa Sarkozy’nin Bakanı olarak kabalilmenin bir koşulu muydu bilemiyorum. Lellouche bana, hiçbir zaman bir mevki koruyabilmek için, çok sevildiği ve saygı duyulduğu Türkiye gibi bir ülkeyi kolaylıkla çizebilecek bir politikacı gibi görünmemişti.

 

Yanıldım mı?

 

Bilemiyorum.

 

Peki neden?

 

Geçenlerde bir söyleşisi yayınlandı. Lellouche Türkiye’nin tam üyeliğini artık eskisi gibi desteklemediğini şu gerekçelerle açıkladı.

 

-          Türkiye reformlara sırtını döndü. Doğru dürüst hiçbir adım atmıyor. 2004’teki heyecan bitti.

-           Ermenistan ile ilişkilerde de gelişme sağlanamıyor. Cumhurbaşkanı Gül’ün girişimine rağmen, o konuda da heyecan söndü. Kapı hala kapalı.

-          Kıbrıs konusunda da hiçbir ilerleme yok. Bu durumda da, NATO-AB ilişkilerinde kilitlenmeyi  beraberinde getiriyor.

-          Türban ile ilgili gelişmeler de, Atatürk Türkiye’sinin bekaası konusunda hayal kırıklığı yaratıyor.

-          NATO doruğunda, Genel Sekreterliğe Danimarka Başbakanı Rasmussen’in atanmasına tamamen dini gerekçelerle  (Rasmussen karikatür krizinde özgürlüklerden yana bir tutum almıştı) karşı çıkması beni ve diğer tüm liderleri hayretler içinde bıraktı. Din unsurunun bir baskı aracı gibi  kullanılması karşısında, Tam üye olduğunda Türkiye’nin tutumu hakkında ciddi soru işaretleri yarattı.

 

Pierre’in sıraladığı ilk dört gereçe çok tek yönlü.  Klasik ve şablonlaşmış Sarkozy yaklaşımları. Madalyonun öbür yanına bakmayan taraflı bir bakış. Lellouch’a pek yakıştıramadığım, basit bir söylev.

 

Ancak, sonuncu maddedeki nokta gerçekten de Avrupa’da çok olumsuz yankı yaratmıştı. Aslında Türkiye, genelde bir tepki göstermekle yetinecekken, işin ucunu  kaçırdı ve dinci bir iktidarın inadını sergilediği  gereksiz bir tutum takındı.

 

Lellouche gibilerini kaybetmenin fiyatı yüksektir. Zaten çok az olan dost sayısının daha fazla erezyona uğramamasına dikkat etmemiz şarttır.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- Hadi bir defa başladık...
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…