AB?DEN T?RKİYE?YE
?NEMLİ MESAJ
Bundan kısa bir süre önce, Avrupa Birli?inde eski sert havanın de?i?ti?ini ve Ankara?ya bakı?ların yumu?adı?ını yazmı?tım.
Bu de?i?im özellikle, Ba?bakan?ın ?ubat ayında , ardından da CHP lideri Deniz Baykal?ın Brüksel?e yaptıkları ziyaretlerden sonra ba?lamı?tı.
Geçen hafta, bu rüzgarların daha da kuvvetlendi?ini ve Türkiye?den yana esmeye ba?ladı?ını somut bir örnekle tanıklık ettik.
Avrupa Parlametosunda Türkiye raporu tartı?ıldı ve oylandı.
Bundan önceki parlamento toplantılarını belki hatırlıyorsunuzdur. Kan gövdeyi götürür ve Türkiye ile hesabı olanlar, kollarının altına dosyalarını alır, çıkacak olan rapora ?de?i?iklik önergeleri? koydurmak için parlamentonun yolunu tutarlardı.
Oturumlar sırasında da, a?zı olan konu?ur ve Türkiye yerden yere vurulurdu.
PKK?nın Kürt halkının haklarını korudu?unu açıklayanlar...Kıbrıs?taki istilanın hemen sona erdirilmesi kararları...Ermenilerin soykırıma u?radıklarını iddia edenler...
Vur abalıya giderdi.
Bir de bugünkü duruma bakın.
25 YILDIR BU KADAR ILIMLI
BİR T?RKİYE RAPORU ?IKMADI
Hollandalı milletvekili Ria Oomen Ruijten?in kaleme aldı?ı rapor, Avrupa Parlamentosunun son 20-25 yıldır yayınladı?ı Türkiye raporlarının en ılımlısıdır, diyebiliriz.
İçinde yine bildi?imiz konular var.
Yine, i?kencenin tümüyle yok edilemedi?i...Yine, ifade özgürlü?ünün kısıtlandı?ı...Yine Heybeliada Ruhban okulunun açılması...vs vs
Ancak bunların yanı sıra, PKK?dan terör örgütü olarak söz ediliyor...Artık Kıbrıs konusunda sadece Türkiye suçlanmıyor...Soykırım kelimesi rapora girmiyor...
Eskiden rapor tasla?ı ortaya çıktı?ında, ardından 200 kadar de?i?iklik önergesi verilir ve raporun dilinin keskinle?tirilmesi istenirdi.
Bu defa sadece 16 de?i?iklik önergesi geldi. ?o?u da Türkiye?yi kollayan de?i?iklik istemiydi.
Bunda, raportör Ruijten?in ustalı?ı ve dengeleri iyi kollamasının etkisi var ise de, genel havanın Türkiye?den yana olması daha etkili olmu?tur. ?rne?in, Alman ve Fransız parlamenterler, Merkel ve Sarkozy?nin olumsuz tutumlarını rapora yansıtmadıkları gibi, anla?ılan Paris ve Berlin de bu konuda hiçbir giri?imde bulunmamı?.
Avrupa Parlamentosu genelde ?kötü polisi?, AB Komisyonu da ?iyi polisi? oynar. Bu defa ister Komisyon, ister çe?itli guruplardan konu?anlar olsun, hiçbiri Türkiye?ye hoyratça yakla?madı.
TEK CİDDİ ELE?TİRİ
REFORMLARIN GECİKMESİ
Teker teker inceledim ve 27 üye ülke arasında, Türkiye ile müzakerelerin kesilmesini ve bu sürecin durdurulmasını isteyen bir tek ülke bulamadım.
Parlamento çalı?maları sırasında da, tek bir parlamenter çıkıp bu yönde konu?tu. Herkes müzakere sürecinin devamından yanaydı. Herkesin ortak noktası, Türkiye?de reformların hareketlendirilmesi ve tam üyelik sürecinin hızlandırılmasıydı.
Brüksel?deki bu havaya, Ba?bakan ve Baykal?ın katkılarından söz etmi?tim. Buna ilave olarak, son dönemlerdeki dı? politika faaliyetleri, Filistin, Suriye-İsrail barı? görü?meleri, İran-ABD yakınla?ması gibi konulardaki katkıları, Ankara?nın prestijini büyük ölçüde arttırdı.
Beni ?a?ırtan bir di?er noktaya de de?inmeden edemeyece?im.
Me?er, Davos olayı bende dahil olmak üzere, bazı yorumcuların görü?lerinin aksine, Türkiye?ye dı?arıda da yarar sa?lamı?.
Kimi ?İsraillilere artık birilerinin yüksek sesle bir ?eyler söylemesi vakti gelmi?ti? diyor. Kimileri ? Ba?bakanınız bizim söylemekten çekindi?imizi açıkça ortaya koydu? diye konu?uyor. Bazıları da, Erdo?an?ın bu fevri çıkı?larının muhataplarını korkutmaya ba?ladı?ını ileri sürüyor.
Genel izlenim, Türkiye?nin orta do?u?da artık ?ahsiyetli bir duru?u oldu?u ve bölgedeki konjonktürün de -özellikle Amerika ile İran arasındaki temas hazırlı?ı ve Irak?tan çekilme hazırlı?ının- Ankara?nın lehine bir ortam hazırladı?ı ?eklinde.
Ben de bu nedenle bu yazının ba?lı?ına ?Rüzgarlar Türkiye?den yana esiyor? cümlesini koydum...
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|