DİYALOG ANCAK
DTP ÜZERİNDEN OLUR
Tabii, Türk toplumu ve Devleti ne kadar çaba sarfederse sarfetsin, eğer PKK elini tetikten çekmez, DTP de yardımcı olmazsa bir yere varamayız.
Kandil’den gelen mesajlar yetmez. Ne kadar olumlu ve ılımlı olursa olsun, bunlar eninde sonunda sözdür.
Uçup gider.
Bir toplumun asıl ihtiyacı, somut adımlardır. Yani, mayınlı, tuzaklı cinayetlere son verilmesidir.
“Asker üstümüze geliyor, ne yapmamızı bekliyorsunuz? Kendimizi savunmayalım mı?” diyorlar.
Askerin, polisin görevi, terör yapanları, yasa dışı işlere karışanları yakalamaktır. Ne yapmasını bekliyorsunuz?
PKK mayın döşemesin.
Silahlı saldırı yapmasın.
Silahı omuzunda dolaşmasın.
O zaman, Asker ve Polis de üzerlerine gitmez.
DTP’ye gelirsek...
DTP, beğenelim beğenmeyelim, Kürt kökenli milyonlarca vatandaşımızın oylarıyla seçilmiş bir gurup insanımızdır.
Yasal bir partidir.
PKK’yı yeterinde eleştirmediklerinden ve bağlarını koparmadıkları veya koparamadıklarından dolayı kızabilir, sert şekilde eleştirebiliriz, ancak yine de bu partinin demokratik sistemde bir yeri olduğunu inkar edemeyiz.
Ancak DTP’nin de yükümlülüğü var. Gereksiz gerilimler yaratmaması, hoyratça ve kışkırtıcı açıklamalar yapmaması ve PKK’nın koruyucu meleği olduğu izlenimi vermemesi gerekiyor.
Bir de unutmayalım ki, PKK teröründen kurtulabilmek için, devlet yetkililerinin birileriyle görüşmesi gerekiyor.
PKK ile konuşulamaz.
Peki kimle diyalog kuracağız?
Washington üzerinden mi, yoksa Barzani aracılığıyla mı tartıyacağız?
Kört kökenli vatandaşlarımızın hiç değilse önemli bir bölümünün kalbini almak ve terörü sona erdirmek istiyorsak, tek muhatabımız DTP olacaktır.
DTP’li avına çıkmak, partiyi kapatma yarışına girmek, bu sürece sadece zarar verir.
Unutmayalım, barış dansı tek başına yapılmaz. Karşılıklı iki kişi gerekir...
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|