OLLİ REHN ?i
MUMLA ARAYACA?IZ?
Avrupa Birli?i Komisyonu Geni?lemeden sorumlu Komiseri Olli Rehn, görevi çerçevesinde belki de son defa Türkiye?ye geldi.Bugünkü Bo?aziçi Konferansına katılacak ve uzun süredir geceli gündüzlü birlikte çalı?tı?ı Türklere veda edecek. İlerde, mutlaka ba?ka görevle Türkiye?ye yine gelecektir, ancak ziyaretleri eskisi kadar heyecan yaratmayacak.
Olli Rehn, neredeyse otuz yılı a?kın süredir izledi?im Avrupa Komisyonunda, Türkiye ile ili?kilerin en tepesinde görev almı? ki?iler arasında, Ankara?nın gerçek de?erini en iyi algılamı? ve bunu da açıkça ortaya koymu? bir AB bürokratıdır.
Ne Türkiye?yi abartılı ?ekilde övmü?, bizim çok sevdi?imiz tarzda sırtımızı sıvazlamı?, ne de gereksiz ve abartılı bir ele?tiri ya?muruna tutmu?tur.
?lkesine özgü so?ukkanlı?ı, buna kar?ılık son derece ince bir espri yetene?ine sahip olan Rehn, Ankara?ya daima do?ruları söylemi?tir. Kimseyi aldatmamı?, gereksiz ümitler vermemi?, tam aksine Ankara?daki bürokraside derin bir güven ortamı olu?turmasını bilmi?tir.
Bazı kesimlerden sert ele?tiriler almasına ra?men, kırılmamı? , tepki göstermemi?, ancak do?ru bildi?inden de ?a?mamı?tır.
Türk kamuoyunun duyarlıklarını da çok yakından izlemi?, gerekti?inde ince ayar yapmı?, zamanında AKP ?nin demokratik yakla?ımlarını açıkça desteklemi?, sınırı a?an tutumlarını da, son raporda oldu?u gibi ele?tirmesini bilmi?tir.
Bu yakla?ımlarıyla, Olli Rehn?i çok arayaca?ız.
Onun sa?lıklı analizlerini, gerekti?inde uyarılarını, gerekti?inde de yapıcı ele?tirilerini özleyece?iz. Bu kaliteler, Uluslar arası kurulu?larda çalı?an bürokratlarda nadiren bulunur. Olli Rehn de o nadir ki?ilerden biriydi.
Türkiye?ye verdi?i eme?e, harcadı?ı zamana ve katkılarına te?ekkür etmemiz gerekir.
SARKİSYAN VE G?L??N
İNCELİK YARI?I?
Ermenistan Milli maçının kazasız bitmesinden hemen herkes çok memnun oldu. Zira olmadık olaylarla kar?ıla?abilirdik. Baksanıza, Taha Akyol?u kö?esinde okuduk, ?lkücü bir gurup genç sahaya havadan inip, Azeri bayra?ı açacakken son dakikada engellenmi?. Aslında bu tip gösteriler normaldir. Yeter ki i?in içine silah girmesin.
Türk-Ermeni açılımının ne kadar ki?isel riskler ta?ıdı?ını günlerdir görüyoruz.
Do?rusunu söylemek gerekirse, en büyük riski alan ki?i, Ermenistan Cumhurba?kanı Sarkisyan. Aynı zamanda son derece kibar. Maçta dikkatinizi çekmi?tir, Türk takımı gol atınca Gül?ün elini sıkma nezaketini gösterdi.Daima güler yüzlüydü ve omuzlarındaki büyük baskıyı hiçbir zaman etrafına hissettirmedi.
Abdullah Gül de bu açılımın ba?arısı için büyük risk aldı. Hem risk, hem de ince jsetlerle insanların kalbini kazandı. Bence en güzeli, Bursa?daki maça Hrant Dink ?in e?ini ve ailesini davet etmesiydi. Her ne kadar, bayan Dink katılamamı?, ancak kızıyla o?lu oradaymı?.
Bu iki insan gerçekten barı? ödülüne layık biçimde hareket ediyorlar.
BARZANİ İLE BALAYI
GİDEREK UZUYOR?
Türkiye?nin Kuzey Irak ile ili?kileri, çok ilginç ini? ve çıkı?larla doludur.
Bir aralar, birlikte silah kullanır ve PKK?ya kar?ı sava?ırdık.
Sonra aramıza karakediler girdi ve açıkça dü?manla?tık.
?imdi bakıyoruz, yine ili?kiler düzeliyor. ?stelik sadece düzelmekle kalmıyor, derinle?iyor.
Hasan Cemal ile Cengiz ?andar?ın per?emde günü CNN T?RK? te yayınlanan söyle?ilerini okurken gözlerime inanamadım. Barzani kollarını açmı?, Ankara?ya gelece?i günleri saydı?ına dikkat çekiyor ve Pkk?nın silah bırakması gerekti?ini tekrarlıyordu.
Barzani?nin genel yakla?ımı, daima Türkiye ile iyi ili?kiler kurmaya dayandırılmı?tır. Zaman zaman Ankara?dan çıkan sert söylemlere tepki gösterir ve Pkk ?yı sanki koruyormu? gibi konu?ursa da, temel politikası daima sırtını Türkiye?ye dayamak üzerine kurulmu?tur. Kuzey Irak Kürdistan?ının uzun vadede ancak Türkiye ile iyi ili?ki kurabildi?i taktirde istikrar içinde ya?ayabilece?ine ve zenginle?ebilece?ine inanır.
Do?rusu da budur.
Türkiye ile Kuzey Irak Kürtleri birbirlerine ne kadar yakınla?ırlarsa, o kadar rahatlayacaklarını bilirler. Türkiye?nin ,Pkk ile mücadelesinde eli güçlenir, aynı zamanda güneydo?u bölgesi de, iki ülke arasındaki ticaret sayesinde zenginle?ir. Aynı ?ekilde, Kuzey Irak Kürtleri de, Türkiye üzerinden hem batıya açılabilirler, hem de birçok temel ihtiyaçlarını elde edebilirler.
?nemli olan, kar?ılıklı sorunlarımızı birbirimizi kırmadan çözebilmektir. Sanıyorum o konuda da önemli adımlar atılıyor.
NEDİR BU TERİM
ALERJİSİ ?
Spor kamuoyunun, Fatih Terim ile garip bir ?a?k-nefret? ili?kisi var. Yeni de?il, yıllardan beri hep aynı sinemayı izliyoruz.
?zellikle GS seyircisi aslında Terim?i İMPARATOR olarak alkı?lıyor. FB veya BJK seyircisinin sempati duymaması ise normal. Ancak nedense, Fatih Terim?in sorunu yıllardır spor yöneticileri ve spor yazarlarıyla ya?andı.
Nedense sevmediler ve sevmediklerini de hep gösterdiler.
Neden ?
Zira, ba?kaları gibi onlara boyun e?medi. Zamanında kafa tutmasını bildi. Gerekti?inde futbolcusunu korudu.
Sıradan bir ki?ilik de?ildi.
Dünyanın en sıcak, en sempatik insanı oldu?unu iddia edemeyiz, ancak bazılarından gördü?ü muameleyi de hiç hakketmedi?ini söylemeliyiz.
Ki?ilikli ve farklı duru?u olanların daima ele?tirildi?ini biliriz de, bu insanın bu ülkeye acaba hiç mi katkısı olmadı, sorusunu da sormadan geçmemeliyiz.
Herneyse;
Benim gibi dü?ünenler adına konu?mak istiyorum?
Fatih Kaptan, ellerine sa?lık. Milli takıma katkılarını unutmayaca?ız.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|