T?RKİYE HAKLI... OLLİ
REHN İSE HAKSIZDI...
Haftasonu ya?anan dramın ba?rolünde Türkiye vardı. Belki Davos kadar sert de?ildi ve kamuoyunu ?oke etmedi, ancak uluslararası kamuoyunu saatlerce me?gul etti.
Hatırlatmak için yazayım. Danimarka Ba?bakanı Rasmussen, Nato Genel Sekreterli?ine adaylı?ını koymu?tu. Avrupa Birli?inin 27 üyesinin destekledi?i bir aday konumundaydı.
Tek kar?ı çıkan ülke Türkiye oldu.
Herkes çok ?a?ırdı. Zira kimse böyle bir?ey beklemiyordu. Eskiden Türkiye, Washington ve Brüksel?in her dedi?ini yapan bir ülkeydi. Böyle ba? kaldırmazdı.
Bu tepkinin de iki gerekçesi vardı.
İlki ve en önemlisi Roj Tv?nin Danimarka?dan yayın yapması ve Türkiye?nin tüm ricalarına, isteklerine, hatta yüksek sesle tepkisine ro?men, Danimarka -kendi açısandan belki de haklı nedenlerle- sürekli ?ekilde, İnsan Hakları ve Fikir ?zgürlü?ü ve de ülkenin kendi özgür yasalarını öne sürerek ilgi duymadı. Hiç a?zımızda gevelemeyelim, Danimarka PKK?yı desteklemek veya elinde bir baskı aracı tutmak için Roj Tv?yi bürokratik gerekçelerle korudu. Rasmussen?e Türkiye defalarca ba?vurdu ve yanıt alamadı.
İkinci gerekçe, yine Rasmussen?in, İslam dünyasını derinden yaralayan o karikatürlerin yayınlanmasından sonra özür dilememesiydi.
Aynı Rasmussen, bu defa Nato Genel Sekreterli?ine adaylı?ını koydu ve Türkiye?nin de kendine oy vermesini istedi.
Ankara HAYIR dedi.
İlk ba?larda ?Canım bakmayın siz, Türkiye eninde sonunda EVET der? inancı vardı.
Türkiye son dakikaya kadar HAYIR dedi ve ABD Ba?kanı Obama?nın araya girip, henüz ayrıntılarını bilmedi?imiz konularda söz vermesinden sonra vetosunu kaldırdı.
Erdo?an?ın birçok yakla?ımını ele?tirmi? bir ki?iyim.
Bu defa bence en do?rusunu yaptı.
Kendi kendime ?Oh be, nihayet birileri çıktı ve hayır efendim hep sizin dedi?iniz olmayacak dedi? diye dü?ündüm ve rahatladım.
BİRİLERİ ARTIK HESAP
VERMELİLER...
Türkiye?nin, Karikatür konusundaki tutumunu pek tutarlı görmüyorum. İki yıl önce ya?anmı? bir olay. Evet, İslam dünyasını aya?a kaldırmı?, ancak olmu? ve bitmi?. Artık İran veya Suudi Arabistan bile unutup gitmi?ler ve daha da ilginci Rasmussen?in Nato Genel Sekreterli?ine bu açıdan itiraz dahi etmemi?ler.
Peki bize ne oluyor?
Bu tutumun altında, İslam dünyasındaki sempatileri körüklemek yatıyor. Yoksa, Rasmussen?in özür dilemesi de?il...
Bu gerekçeyi ortaya atmak, Batı dünyasının içindeki müslüman Türkiye?nin prestjini arttırdı.
Batının her dedi?ini yapan fino köpe?i olmadı?ını, müslümanların duyarlıklarını gündeme getirebilece?ini açıkça ortaya koydu. İslam dünyasına ?Gerekti?inde ben sizin duyarlıklarınızı da batının gündemine sokarım. Hesap sorarım? dedi.
Eski Türkiye?ye oranla farklı bir yakla?ım ortaya koydu.
PKK KONUSUNDAKİ
DUYARLI?INI OBAMA?YA G?STERDİ
Erdo?an?ın ikinci gerekçesi, Rasmussen?in Roj Tv konusundaki tutumuydu.
Aslına bakarsak, yapılanların tümü tiyatro. Ancak bu defa Ankara rolünü daha iyi oynadı.
E?er bu ülke PKK teröründen canı yanıyorsa ve PKK terörünü bir TV kanalı destekliyorsa ve bizi müttefik olarak kabul eden bir ülke bu Tv?ye ?u veya bu nedenlerle kol kanat geriyorsa, o zaman ben de o ülkenin istedi?ini yerine getirmeme hakkına sahibimdir.
Ba?bakan krizi yükseltti ve sonunda araya ABD Ba?kanı Obama?nın girmesini sa?ladı. Hem de Türkiye?ye gelmeden önce PKK konusundaki duyarlı?ını hangi noktalara kadar götürebilece?ini açık ?ekilde gösterdi.
?ok do?ru yaptı.
Obama?dan elde edilenlerin yerine getirilip getirilmeyece?ini bilemeyiz. Ancak ne olursa olsun Türkiye mesajını vermi? oldu. Ne kadar duyarlı oldu?unu gösterdi.
Bu kadarı da yeter.
OLLİ REHN?İN
GEREKSİZ ?IKI?I
Bu kö?eyi izleyenler çok iyi bilirler ki, ben Türkiye?nin Avrupa Birli?ine girmesine çok destek veren ve bıkmadan bu deste?i sürdüren ki?iyimdir. ?stelik, Olli Rehn?i çok iyi tanırım ve özel dostlu?um vardır. Türkiye?nin tam üyeli?ini istedi?ini bilirim.
Ancak, Nato Genel Sekreterli?i konusundaki tartı?maların tam ortasında ?Türkiye?nin vetosu, bu ülkenin AB sürecini ters etkiler? açıklaması, çok özür dilerim ancak, tek kelimeyle bir ?facia? idi.
Ne demek yani?
Türkiye, sırf AB?ye tam üye olmak için AB?nin her dedi?ini yapmak zorunda mı?
NATO Genel Sekreterli?i ne zamandan beni Kopenhag kriterlerinin arasına girdi?
Rasmussen?i veto edersek, AB süreci ters yönde etkilenecek... Peki ?imdi Rasmussen?in Genel sekreterli?ini kabul etti ne olacak? AB süreci canlanacak mı? ?rne?in enerji veya Kıbrıs gerekçesiyle askıya alınan 8 ba?lık serbest mi bırakılacak?
Olmadı...
Sanırım Rehn, durumu tam bilemeden talihsiz bir açıklama yaptı?ını fark etmi?tir.
Türkiye iyi ki Rasmussen?e ko?ullu EVET dedi.
Belki Avrupa da, hem Türkiye?yi dı?layıp müzakere sürecini uzatırken, hem de her istedi?ini kabul ettiremeyece?ini artık görür. Türkiye elindeki kartları fazla abartmadan çok do?ru kullandı.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|