KAZANANLAR VE
KAYBEDENLER?
(1)
Seçimler bitti, ?imdi hesap yapma dönemi. Kimin ne kazanıp ne kaybetti?ine bakmak istiyorum. Aslına bakacak olursanız, durmadan ?halkın verdi?i mesajdan? söz ediyoruz. Oysa halkın, bizim ileri sürdü?ümüz kadar mesaj vermek istedi?ini kanısında de?ilim. İnsanlar her ?eyin ba?ında iki ?ey istiyor:
Bunun dı?ında, özellikle bu defa oy verirken keskin ideolojik çizgilere dikkat edildi. ?rne?in, genelde laik bir hayat tarzını benimseyenler, CHP iyi imi? veya kötü imi? veya Deniz Baykal partiyi iyi yönetiyormu? veya yönetmiyormu? gibi soruları, ?ikayet veya ele?tirilerini, liberal veya demokratik duru?larını bir yana bıraktılar. Kafadan CHP?ye oy verdiler. Aynı ?ekilde, Kürt kökenliler veya ideolojik açıdan kendine yakın buldukları partileri seçenler de, ya eski partilerine geri döndüler veya sırf oy kullanabilmek için evlerinden çıktılar. Yüzde 80?lik bir katılım, toplumdaki bu e?ilimi gösteriyordu.
Peki, gelin bir bilanço yapalım ve bu seçimin sürprizlerini ve ?kazandım? derken kaybedenlerine bakalım.
* * *
?KAZANDIM? DERKEN
KAYBETTİ?
Bana ve U?ur Dündar?a olan yakın ilgisinden dolayı, bu seçimde Ankara?yı yakından izledim. Melih Gökçek çok gergindi. Bütün seçim kampanyasını nasıl gergin ?ekilde yürüttüyse, seçim gününde de farklı de?ildi. Yine her konu?masında, Kanal D ve Star TV?lerine laf attı ve bizlerin bir iftira kampanyası sürdürdü?ümüzü söyledi. Bu suçlamaları öylesine sert ve son derece itici bir vücut dili kullanarak yaptı ki, inanın kendi aleyhine sonuç verdi. İni?i zaten Kılıçdaro?lu ile katıldı?ı açık oturumda ba?lamı?tı. Günler geçtikçe daha da hızlandı. Gökçek sertle?tikçe, oy kaybı da büyüdü.
Sonuç, açık ?ekilde ortada.
2004 yılındaki yerel seçimleri yüzde 55?lik rekor bir oy ile kazanmı?tı. Bu defa yüzde 38?e indi. Gökçek, seçimi kazanmasına kazandı. Ancak rakamları analiz etti?iniz zaman, kazanmayıp kaybetti?ini görüyorsunuz.
Böylesine bir oy kaybını anlatmak kolay de?ildir.
* * *
KAYBEDERKEN KAZANDI?
Bir de, kaybetmesine ra?men kamu oyunun nezdinde kazanan biri var : Kemal Kılıçdaro?lu.
Kılıçdaro?lu son derece basit bir kampanya sürdürdü. Tek konusu vardı, o da yolsuzluklarla mücadeleydi. Ancak CHP İl Ba?kanı Gürsel Tekin ile son derece uyumlu bir ikili olu?turdular. Söyledikleri anla?ılır, duru?ları düzgün bir çift olarak sahne aldılar.
POSTA Gazetesini ziyareti sırasında ?Yüzde 40 oy alamazsak siyaseti bırakırız? demi?lerdi. Sözlerini de tuttular. CHP? nin oylarını yüzde 37?ye çıkardılar.
Daha önceki yazılarımdan birinde ?Kılıçdaro?lu İstanbul?da kazanamaz ancak Topba??ı çok zorlar? demi?tim. Gerçekten de böyle oldu. Topba??ın en büyük avantajı İstanbul?daki ba?arılı Ba?kanlı?ı idi.
Sonuçta, Kılıçdaro?lu kaybetti, ancak hem CHP hem de Türk siyaseti yepyeni bir isim kazandı.
* * *
KENDİ DE?İL, AKP
KAYBETTİRDİ?
Ba?ta Ba?bakan olmak üzere, çok kimseyi hayretler içinde bırakan seçim sonucu Antalya?da alındı.
Menderes Türel son derece ba?arılı bir Belediye Ba?kanı olarak tanınırdı. Do?rusunu söylemek gerekir, Antalya?ya büyük katkıları oldu. Bu kentin her ?eyini de?i?tirdi. Ayrıca sempatisi ve cana yakın ki?ili?iyle de puan toplayan bir adaydı. Büyük bir farkla kazanması beklenirken, kaybetmesi ?ok etkisi yaptı.
Aslına bakacak olursak, Menderes Türel kaybetmedi. Daha do?rusu, kaybetme nedeni kendi performans zayıflı?ı de?ildi. Ona, Akp?li olması oy kaybettirdi. Antalya?nın seçmenleri, Akp?den kaçıp eski partilerine geri dönünce, Türel yeterli oyu alamadı.
CHP?nin adayı Mustafa Akaydın??da son derece saygın bir isimdi. Belediye deneyimi yoktu, ancak rektörlükte hakkı yenmi? bir isimdi. Seçmen Akp ?den korkunca da CHP?yi tercih etti.
Bu durumda kimin kaybetti?inin sorusunu sormak daha do?ru olur: Akp mi, yoksa Antalya mı?
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|