Mehmet Ali Birand
 
HUNTINGTON BENİM MORALİMİ BOZMADI
 
 

HUNTINGTON BENİM

MORALİMİ BOZMADI

 

Samuel Huntington, İstanbul’dan geçti. Yaptığı açıklamalar bazılarının moralini fena halde bozdu.

 

Türkiye’nin Avrupaya katılma şansını sıfır olarak gören 78 yaşındaki bilim adamı, bu öngörüsünün gerekçelerini anlatırken, ülkemizdeki karamsarların veya yeminli AB aleyhtarlarının kullandıkları klişeleşmiş ve yüzeysel sloganlarla karşımıza çıktı. Sanki kafasında her ülkeyi belirli kategoriye yerleştirmiş ve değişen koşulları, Uluslararası dinamikleri hiç dikkate almadan konuşuyormuş izlenimi verdi.

 

Türkiye bir müslüman ülkedir... Avrupa müslümanları içine almaz... Türkiye de kendi yerini müslüman ülkeler  arasında aramalıdır...”

 

Bana bu görüşler çok basitleştirilmiş şablonlar gibi göründü. Beklediğim derinliği bulamadım.

 

Türkiye hakkındaki görüşleri de epey eski. Son değişimleri ya görmek istemiyor veya göremiyor.

 

Son kitabında, Türkiye’yi en dindar müslüman ülkeler listesinde 4 üncü sıraya koyuyor.

 

Hangi verilerle hareket ettiniz?” diye sorulduğunda  sadece “çeşitli anketler ve söyleşiler” yanıtını veriyor.

 

Türkiye konusundaki sorulara yanıtları da, kafasının ne kadar karışık olduğunu gösteriyor. Farklı  cümlelerle “siz kimlik krizi yaşayan bir ülkesiniz. Müslümanlığınızı bilin ve oturun oturduğunuz yerde” demeye getiriyor.

 

İsim önemli...

 

Eğer adınız Samuel Huntington ise, hele adınızın önünde bir “Prof” ünvanı var ve de Harward’da öğretim üyeliği yapıyor iseniz, o zaman söyledikleriniz bir başka türlü algılanır.

 

AB’den yana olanların morali bozulur.

 

AB karşıtı iseniz, keyfinizden göbek atarsınız. “Ben demedim mi?” diyebilmenin tadını çıkarırsınız. “Baksana, koskoca Huntington bile söylüyor. Avrupadan ümidimizi keselim!” konuşmalarını arttırırsınız.

 

Ben ise hiç etkilenmedim.

 

Huntington moralimi bozmadı.

 

Hele “Türkiye’nin Avrupaya katılma şansı sıfır” dediği zaman, 78 yaşındaki bilim adamının Türkiye tahminlerinin ciddiye alınmaması gerektiğine daha fazla inandım.

 

Israrla tekrar ediyorum. Avrupa Birliğine  tam üye olup olmamak büyük oranda Türkiye’nin tutumuna bağlıdır. Türkiye oyunu düzgün oynar, koşulları yerine getirir ve hesaplarını iyi yaparsa, Avrupa HAYIR  diyemez. AB’nin Türkiye’yi engelleme, topu taca atma eğilimleri hep vardır ve sonuna kadar da sürecektir. Eğer bizler, HAYIRCILARA fırsat verir, kendi kalemize gol atarsak, onlar da ellerinden geleni yapacaklardır.

 

Herşey bizim tam üyeliği ne kadar istediğimiz ve oyunu iyi oynamamıza bağlıdır.

 

Gerisi boştur...



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…