ÜNİVERSİTELERDEKİ
AB KARŞITLIĞI(!)
Eskişehir Anadolu Üinversitesi toplantılarında bir olay beni çok rahatsız etti.
Toplantının belirli bölümünde, 15-20 kişilik bir grup gösteri yapmaya başladı. Sloganlar attılar, pankartlar açtılar ve AB sürecini, Uluslararası emperyalizmin bir parçası olarak nitelediler. Yaşları 17-20 arasındaydı. Ancak besbelli, bir yerden emir almışlardı. Artık çağdışı kalmış sloganlar attılar, bağırdılar çağırdılar ve toplantıyı engellediler.
Demokratik haklarını kullandılar, ancak ben iki noktaya hayret ettim.
Biri, Avrupa Birliği fikrine karşı tepkileriydi. AB’yi Türkiye’yi fakirleştirecek bir unsur olarak nitelediler, oysa tam tersine AB Türkiye’yi daha şimdiden zenginleştirmeye başladı. AB’yi işsizliğin nedeni olarak eleştirdiler, oysa işsizliği yenmenin tek yolu, yeni işyeri açmak. Baktım da gencecik insanlar eski sisteme dönmek, Devlet dairelerinde iş bulmak, KİT (Kamu İktisadi Teşekkülleri) düzenini yeniden canlandırmak istiyorlar.
Ne yazık...
Ben benim, o gençler bundan 20 yıl sonra, bugünleri hatırlayıp başlarını duvarlara vuracaklar. “Ben gençken ne hata etmişim” diyecekler. Ancak, yine de memnun olacaklar. Türkiye’nin AB’ye yürüyüşünü ne onlar ne de başkaları engelleyemeyeceğinden dolayı bu olaylar bir gençlik anısı olarak kalacak.
Hayret ettiğim ikinci nokta, Anadolu Üniversitesi amfisinde 10-15 kişi bağırıp çağırıp etrafı kasıp kavururken, tek bir kişi hariç, kimse “Durun kardeşim. Bu Üniversiteyi siz temsil etmiyorsunuz. Sizin gibi düşünmeyen çok daha fazla insan var” diyemedi.
Diğerleri kortular.
Pıstılar.
Seslerini çıkaramadılar.
Anlaşılıyor ki, Üniversitelerimize yeterli AB kültürü verilmemiş.
AB karşıtlığını, örneğin tarım veya çevre konularında yapsalar canım yanmayacak. Ancak, AB karşıtları çağdışı solcu sloganlar, devletçilik, Arnavutluk gibi içine kapanma gibi fikirlerle ortaya çıkıyorlar.
AB ise, bu gençler için bir gelecek, bir ümit... Oysa onlar Devlet kapısında sürünüp iş aramayı, rekabet yerine güdümlü ekonomiyi tercih ediyorlar.
Bu durum sadece Anadolu Üniversitesi için geçerli değil. Daha bir çok üniversitede, avuç içi kadar bir grup –özellikle İşçi Partililer- sürekli olay çıkartıyorlar. Çağdışı dünyalarını diğer öğrencilere zorla kabul ettirmeye çalışıyorlar.
Ancak başarılı olamayacaklar.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|