Mehmet Ali Birand
 
“MÜZAKERELER 3 EKİM’DE BAŞLIYOR”
 
 

“MÜZAKERELER

3 EKİM’DE BAŞLIYOR”

ATİNA

 

Pazartesi akşamüstü Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barosso  ile burada uzun bir görüşme yaptım. Economist Dergisinin Atina’da düzenlediği yıllık konferansın onur konuğu idi. Bende, Türkiye-AB ilişkileri konusunda konuşmak üzere davetliydim.

 

Bu defaki söyleşiyi farklı bir format’ta  yaptık.

 

Barosso’nun karşısında Yunan  Mega televizyonunun star’ı Alexis Papahelas ile birlikte oturduk. Yıllar içinde, politikacıların gittikleri ülke medyasının ağzına bir parmak bal çalmak için, gönül alıcı sözler etmelerine alışmışızdır. Yunan medyasına Türkleri eleştirir, Türk medyasına da tam tersi sözler söylerler. Biz Barosso’nun karşısına oturunca, kaçacak yeri kalmadı. Kendi deyimiyle “ip üstündeki trapezci” gibi çok ince bir denge kolladı. Ancak, tipik bir politikacı olmadığını da gösterdi.

 

Barosso’nun en önem verdiği ve hem Türkiye’ye, hem de Yunanistan’a yönelik uyarısı, ikili ilişkilerle ilgiliydi. Son Kardak ve Yunan Harp Okulundaki bayrak olaylarına değindi. Bu kelimelerle değil, ancak net biçimde, müzakereye oturacak bir ülkenin (Türkiye), AB üyesi bir ülke (Yunanistan) ile itişmesinin sadece yeni zorluklar yaratacağını anlattı.

 

Bu yaklaşım, Yunanistan’ın her istediğini yapması, Türkiye’nin de boyun eğip kabul etmesi  anlamına gelmiyor tabii. Ancak, itiş kakışlarla veya güç gösterileriyle bir yere varılamayacağı da ortada.

 

Barosso’ya Türkiye’de çok merak edilen soruları sordum ve yanıtlarını aldım. (Aşağıdaki soru-yanıtlar tam metin değil, genişletilmiş, benim tarafımdan Türkçeleştirilmiştir)

 

-         Acaba, 3 Ekim öncesinde Türkiye’nin hala tamamlayamadığı veya söz veripte uygulamaya sokamadığı bir şey var mı ki, müzakereler erteleme tehlikesine düşsün?

 

-         Hayır, Barosso’ya göre, Türkiye Gümrük Birliği anlaşmasının Kıbrıs’a genişletilmesiyle ilgili Ankara mutabakatını imzaladığı ve verdiği diğer sözleri uygulamaya geçirdiği taktirde, hiçbir engel öngörülmüyor. Müzakerelere 3 Ekim günü başlanacak.

-         Fransa’daki AB Anayasası referandumundan HAYIR oyu çıkması, Avrupa’da neleri değiştirecek ve daha önemlisi Türkiye-AB genişleme müzakerelerini nasıl  etkileyecek?

 

-         Şimdiden hiçbir tahminde bulunamam. Varsayımlar üzerinden konuşmak, bir politikacının en yapmaması gerekendir.

 

-         Rumlar, Annan planını reddetti, ödüllendirildiler, Türkiye size güvendi ancak kaybetti. Ne zaman KKTC halkının beklentilerini karşılayacaksınız?

 

-         Türklere maddi yardım yapmaya karar verdik, ancak onlar parayı almıyor ve KKTC ile AB arasındaki ticaretin serbest bırakılması kararını bekliyor, arada bir bağ kuruyorlar. Bu bağa da Rumlar ve Yunanlılar karşı çıkıyorlar. Orta yol bulmaya çalışıyoruz.

 

-         Türkiye’nin müzakere tarihi aldıktan sonra, yavaşladığı, reformlara eskisi gibi asılmadığı, ne baş müzaekerecisini, ne de müzakere heyetini saptayamadığı eleştirileri var. Bizde bu eleştirilere katılıyor musunuz?

 

-         Ben Başbakan Erdoğan ile defalarca konuştum. Onun tutumunu değiştireceğini sanmıyorum. Erdoğan verdiği sözleri tutar ve uygulamaları yerine getirir.

 

CEZA YASASI, SORUN

YARATABİLİR...

 

Barosso değinmedi, ancak AB Komisyonu yetkilileri benim kulağıma, özellikle Haziran başına ertelenen Ceza Yasası tasarısıyla ilgili sözler fısıldadılar.

 

Anlaşılan, Türk yetkililer hemen her kesime bu yasa tasarısının “ifade ve basın özgürlükleri” maddelerinin, yapılan eleştirilere uygun biçimde değiştirileceği sözünü vermişler.

 

Oysa şimdi gelen haberler farklıymış. Taslak üzerinde yapılan değişikliklerin yetersiz kaldığı belirtiliyormuş.

 

“Aman dikkat, Sivil Toplum Örgütleri ve basın kuruluşlarını tatmin edecek değişiklikler gerçekleşmezse, müzakerelerin ertelenmesi için baskılar artacaktır” diyen bir AB Komisyonu yetkilisi, sözlerini “yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik, şimdi gerkesiz bir sorunla karşılaşmamak gerekiyor” diye bitirdi.

 

Bunlar mantıklı sözler de, biz daime mantıklı hareket etmediğimizden dolayı, yol kazaları ile karşılaşma tehlikesi son dakikaya kadar var...

Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…