Yıllardır beri AB terör listesinin geni?lemesini istedik. Yeri, gö?ü inlettik. Devlet sorunu yaptık. Genelkurmay Ba?kanı dahi tepki gösterdi. Sonunda istedi?imizi elde ettik. Kimsenin umuru dahi olmadı.
Hayret etmekte haklı mıyım, de?il miyim lütfen siz karar verin ve görü?ünüzü benimle payla?ın.
Avrupa Birli?i (AB) Terör Listesinin geni?letilmesinden söz ediyorum. Bu konuyu yıllardan beri, AB ile ili?kilerimizin en önemli gündem maddesi haline soktuk. Nedeni, AB'nin PKK ve DHKP-C'yi terörist gruplar Listesine almamasıydı.
Hatırlayacaksınız, hemen her resmi temasta bu Liste konusu ortaya atıldı.
AB aleyhinde yazmak ve görü? vermek isteyenler sürekli Liste'yi ortaya attılar.
Liste'nin PKK ve DHKP-C ile geni?letilmemesi, ?AB'nin Türkiye'yi bölme niyetinin? bir örne?i olarak gösterildi. Türkiye'ye kar?ı komplonun parçası, Avurpalıların kötü niyetlili?inin simgesi olarak te?hir edildi. PKK ve DHKP-C Listeye alındı?ı taktirde biri siyasalla?amayacak, öbürünün de beli kırılacaktı. Hapisanelerdeki ölüm oruçları bitecekti.
Liste a?a?ı, Liste yukarı? Yemedik, içmedik Liste ile yattık, Liste ile kalktık.
Genelkurmay Ba?kanı dahi bu konuda demeçler verdi. AB'yi kötü niyetli olmakla suçladı.
Hele Medya'daki bazı kalem?örler yıllardır bu Liste nedeniyle AB'yi yerden yere vurdular. AB tartı?masının temel ta?larından biri durumuna soktular.
Terör Listesi böylesine duyarlık yaratan, kamuyounun böylesine önem verdi?i bir konuydu.
AB ülkelerinin ise, PKK ve DHKP-C'yi listeye almaktaki tereddütleri, bir yandan kendi iç hukukları ve alı?kanlıkları, öte yandan da bu örgütlerin sert tepki yaratıp, ülkede istikrarsızlı?a yol açmalarından korktukları için uzuyordu. Ancak bunu bize anlatamadılar. Büyük bir terör acısı çekmi? Türk kamuoyu, kendini AB yöneticilerinin yerine koyamazdı. Zaman geçtikçe de, kızgınlık öfkeye ve ard niyetlilik ku?kusuna dönü?tü.
Sonra ne oldu?
Geçen hafta AB, PKK ile DHKP-C'yi Terör Listesine aldı. Ancak basına sadece PKK'nın adı yayıldı.
?nce inanmadık. Sonra ?DHKP-C neden yok? Onu neden almadınız?? diye cılız sesler çıktı. Birgün sonra, DHKP-C'nin de Listede oldu?u anla?ıldı.
Bu defa ?PKK ne oldu, pekala KADEK ne olacak?? sorusu sorulmaya ba?landı. AB yetkilileri, iki isim arasında fark gözetmeyeceklerini, bir süre sonra KADEK'in de Listede olaca?ını söylediler.
Sanki yine memnun olmamı? gibi, bu defa ?Bu i?in içinde bir pislik var. Herhalde, alın i?te bu kadarıyla yetinin. Bizden daha farklı bir?ey beklemeyin mesajı vermek istiyorlar? demeye ba?ladık.
Oysa, ba?armı?tık.
İstedi?imizi elde etmi?tik.
Hesaplarımıza göre, PKK veya KADEK'in Siyasalla?ma ümitleri suya dü?ecek, Avrupada'ki örgütleri çalı?amaz duruma girecek, DHKP-C'nin de beli kırılacak, F tipi hapisanelerdeki ölüm oruçlarının sonu gelecekti.
Bundan daha güzel, bundan daha sevinilecek ne olabilirdi ki?
Oysa gelin görün, ne medya'da ne de resmi çevrelerde heyecan var. Sanki bunca yıldır kendini yerden yere atan biz de?ilmi?iz, sanki bu geli?me çok do?almı? gibi, pek fazla üstüne gidilmedi.
Toplum olarak bu geli?meyi vaka-i-adiye olarak gördük.
6 AY SONRA LİSTE YİNE DE?İ?İRSE ?A?MAYIN
Ancak bu tutumun önemli bir sakıncası var.
Bu kadar gürültü çıkarttıktan sonra, Liste'nin istedi?imiz gibi geni?melesini umursamazsak, AB bütün bu olayın kamuoyu tarafından pek ciddiye alınmadı?ı sonucuna varmaz mı?
O zamanda, ?imdi geni?letti?i listeyi 6 ay veya 1 yıl sonra daraltıp, örne?in KADEK'in ?terör örgütü olmadı?ı sonucuna varıp? liste dı?ına çıkartması daha kolay olmaz mı?
Bizler gerçekten, kötü haberden ho?lanan bir toplumuz galiba, İyi haberlerden pek keyif almıyoruz. Arkasında hep ba?ka bir oyun arıyoruz.
AB listeyi geni?letmeyi reddetseydi, günlerdir bu konuyu konu?up tartı?ıyor olurduk.
Ba?kalarının bizi rahatsız etmelerine hiç gerek yok. Biz kendi kendimizin rahatını bozacak geli?me ve haberleri çok ba?arılı ?ekilde, ya buluyoruz, bulamazsak da üretiyoruz.
Sonra da ?Türk'ün Türk'ten ba?ka dostu olmaz? deyip a?lamaktan çok ho?lanıyoruz.