FATURA YİNE
MEDYA’YA ÇIKTI(!)
Bravo doğrusu, polis dayağı ile ilgili fatura döndü dolaştı ve sonunda medya’ya çıkarıldı.
Başbakan, medya’nın reyting uğruna polisini Avrupa’ya jurnallediğini söyledi.
Ne kadar talihsiz bir açıklama…
Bu tip olayların bir daha tekrarlanmaması için gereken önlemlerin alındığını ayrıntılarıyla açıklamak, toplum ile polis arasındaki ilişkinin düzeltilmesi için çalışmaları ön plana çıkartmak yerine, Başbakan medya’yı suçluyor.
Artık bu kadarı da olmaz.
Medya ne yapmalıydı?
Polis kadınları yerde sürükleyip tekmeyi ve cobu basarken, “Hayır Allahım, ben bunu çekemem. Vatanımı çok seviyorum. Vatanım aleyhine kullanırlar ve bizi kötü şekilde eleştirirler” mi demesi gerekiyordu?
Medya’nın işlevi galiba tam olarak anlaşılamıyor.
Gazetecilerin görevi, ülke propagandası yapmak değildir. Kamerası veya fotoğraf makinasını kullanırken, çektiklerinden hangisinin yabancı ajanslar tarafından alınacağını, hangilerinin sadece içerde kullanılacağını bilemez. Ayrıca, Uluslararası basın arasındaki alışveriş “ihbar” üzerine kurulu değildir. Kimse kimseyi ihbar etmez. “Aman Henry bizde harika bir dayak filmi veya resmi var!” demez. Herkes birbirini görür, elindeki görüntüleri bilir. Konu ilgisini çekerse, yayınlar ve parasını öder.
Artık bazı şeylere alışmamız gerekiyor.
Bundan böyle, belirli kurallara uymak zorundayız. Uygar bir yaşama geçebilmek için, belirli değerlere sahip çıkmalıyız.
Evet, Avrupa medyasının tepkisinin abartılı olduğunu söyleyebiliriz. Avrupanın, Türkiye’deki gelişmelere daha bir farklı baktığını, çifte standart kullandığını da tartışabiliriz. Ancak hiçbirimiz, dayağı savunmamalıyız. Hele, faturayı medya’ya kesmemeliyiz.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|