TÜRKİYE ALEYHTARLIĞI
GİSCARD’A YARAMADI...
Şimdi herkes elinde kalem kağıt, kimin kazanıp kimin kaybettiğinin hesabı yapılıyor.
Kaybedenlerin arasında da, bizim kulaklarımızı çok çınlatmış olan bir isim var: Giscard D’ Estaing.
Giscard, Türkiye’nin tam üyelik girişimine öylesine bir muhalefet yaptı ki, attığı salvolar sonunda bumerang gibi geri döndü ve kendi yazdığı Anayasanın reddedilmesinde rol oynadı.
Belki tahmin edildiği kadar ağırlıklı değildi, ancak Giscard’ın Türkiye aleyhtarlığı pahalıya mal oldu. Anayasasının kabul edileceğinden o kadar emindi ki, Türkiye kampanyasını sonuna kadar sürdürdü.
Şimdi sorulan sorulardan biri de, reddedilen bu anayasanın yeniden müzakere edilip, tekrar referanduma sunulup sunulamayacağı.
Genel kanı, referandumun müzakere edilip yeniden yazılmasının imkansız olduğu şeklinde. Zira değişiklik isteyen o kadar çok ülke var ki, sıraya girdikleri taktirde, bunun altından kalkabilmek imkansız olacaktır.
Peki ne olacak ?
Brüksel koridorlarında konuşulan, bundan böyle anayasa yapmaktan vazgeçileceği ve Nice antlaşması genişletilerek yola devam edilebilineceği şeklinde. Anayasadan kurtarılabilecek bazı hükümler, örneğin AB’nin daha kolay işlemesine yarayacak -çoğunluk oyuyla alınacak kararlardan bazıları- maddelerin, Nice antlaşmasına taşınabilineceğine dikkat çekiliyor.
Avrupa çözümsüz kalmaz.
Mutlaka yeni bir formül üretilecek ve AB yolunda yürüyecektir.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|