Mehmet Ali Birand
 
MHP "Bize çok haksızlık ettiniz"
 
 
Genel Başkan Vekili Şefkat Çetin, 30 Mayıs günkü “MHP'nin Türkiye'nin çıkarlarına zarar verdiği” görüşünü işleyen yazımıza yanıt verdi. Partisinin tutumunu açıkladı.

30 Mayıs günü bu köşe'de, Devlet Bahçeli'nin Çin'deki açıklamaları ele alınmış, MHP'nin Türkiye'nin iç ve dış konulardaki uzun vadeli çıkarlarına zarar veren bir tutum içinde olduğu belirtilmişti.

Bahçeli'nin, gelecek seçimlerde oy kaybına uğramamak amacıyla “siyaset yaptığı” amacının Öcalan'ı infaz etmek değil, Öcalan'ı idamdan kurtaran partiler arasında görünmemek olduğu ileri sürülmüştü. Mert, sözünde duran, Milliyetçiliğine toz kondurmayan, bir parti olarak kendini tanıtan bir partinin, bizleri hayal kırıklığına uğrattığı ve toplumu kandırdığı yazılmıştı.

MHP Genel Başkan Vekili Şefkat Çetin, bu makalemizi “son derece yanıltıcı ve gerçek dışı bilgilerle donatılmış” olarak niteleyen bir yanıt yolladı. Bu köşe'nin sınırlarını çok aştığı için, yanıtın en önemli bölümlerini yansıtmak isterim:

“… Türkiye'nin AB üyeliği konusunda süratle yol alınan üç yıla rağmen MHP'nin yaptığı onca katkıyı göz ardı ederek, toplumumuzda tartışılmasına gerçekten inandığımız bazı hususları dile getirdi diye bir kalemde silip atmanızı hakkaniyetle bağdaştıramıyoruz. AB üyeliği ile ilgili olarak bazı konularda toplumumuzun önemli bir kesiminin paylaştığı konuları gündeme taşımak ve bu nedenle sizlerin düşünceleriyle örtüşmenin karşılığı bu denli büyük eleştiriler olmamalıdır. MHP'yi AB üyeliğine hepten karşı çıkan ve bu nedenle de Türkiye'ye büyük zararlar veren bir parti olarak göstermeniz ve hatta Türkiye'yi yönetemeyeceğini iddia etmeniz son derece yakışıksız bir yaklaşımdır… Milliyetçi Hareket Partisi her platformda AB ile ilgili görüşlerini son derece açık ve net dile getirmektedir. Üstelik bugüne kadar Türkiye'nin AB konusunda attığı en büyük adımlar, MHP'nin iktidarı paylaştığı 57.Cumhuriyet Hükümeti zamanına rastlamaktadır. İddia ettiğiniz gibi MHP'nin AB karşıtlığı gibi bir gizli ya da açık niyeti olsa idi eğer, Türkiye'nin üyelik konusunda bu noktaya gelmesi mümkün olur muydu?...

“AB'YE KAYITSIZ ŞARTSIZ MI GİRELİM?”

“AB'ye koşulsuz, sorgulamadan ve kamuoyumuzu yapılan değişikliklere ikna etmeden girişin çok da sağlıklı bir yöntem olmayacağı açıktır… Duruşunu son derece açık ve net ifade eden MHP'ye oy avcılığı ya da AB karşıtlığı gibi çirkin suçlamalar yöneltmek doğru bir yaklaşım değildir. Bu durumda Türkiye'nin tartışmasız bir gerçeği olan bazı hassasiyetleri görmezden gelerek AB üyeliğini kayıtsız şartsız istemenin de benzer suçlamalara ve daha ağırlarına muhatap olması kaçınılmazdır… Tamamıyla Türkiye'nin menfaatleri yönünde duyulan endişelerle hareket eden MHP politikalarını Türk basınının değerli bir temsilcisi olan şahsınızın kimi düşünceleriyle örtüşmediği için bu şekilde eleştirmenizi doğru bulmuyoruz. Neticede tüm Türkiye'yi ilgilendiren AB gibi önemli bir konuda MHP'nin de fikirlerini açıkça ortaya koymasına saygı duymanızı beklemeye hakkımız olduğunu düşünüyoruz. MHP'nin bu duruşunu bir karşı tavır ya da Türkiye'nin önünde bir engel olarak göstermek yerine, objektif bir değerlendirmeye tabi tutmanızı bekliyoruz.”

MHP ÇOK ÖNEMLİ BİR PARTİDİR…

Çetin, partisinin yaklaşımını bir mantık dizisi içinde anlatmış.

Teşekkür ederim.

Benim tepkim, MHP'ye çok önem vermemden kaynaklanmıştır. Bu partinin, Bahçeli döneminde büyük değişimler gösterdiği, parti çıkarı değil ülkenin uzun vadeli çıkarlarını ön planda tuttuğu, mert ve sözünde duran bir çizgi gösterdiğini de -hatırlayacaksınız- defalarca yazmışımdır. 30 Mayıs köşe yazısı hayal kırıklığına uğramanın bir tepkisiydi.

Siyaset yapma, söylediklerinizin toplum tarafından en doğru şekilde algılanmasını sağlama sanatıdır.

Bahçeli'nin açıklamasının, yapılış yeri, tonu ve içeriği, benim gibi toplumun bir bölümü tarafından “AB'ye kapıyı kapama” gibi algılanmıştır. Hele Bahçeli'nin son konuşmaları da buna eklenirse, MHP'nin “AB ile iyi pazarlık etmek” değil, koalisyonda kaldığı sürece, AB'ye giden yollardaki engelleri yok etme niyetinde olmadığı izlenimini vermiştir. Bu durumda, ya Sayın Bahçeli gerçek niyetlerini gerektiği biçimde aktaramamakta veya bizler bu mesajları anlayamamaktayız.

Sayın Çetin, “Hayır, yanlışsınız. Bizim AB hedefini engelleme niyetimiz yok” diyor.

Önümüzdeki 6 ay, Türkiye'nin uzun vadeli çıkarları açısından hayati önemdedir. Kopenhaf kriterlerine uyum ve Kıbrıs konularında, Türkiye'nin önünü açacak kararlar gerektirmektedir. MHP gerçek niyetlerini bu dönemde gösterecektir.

Ben yanılmış olmaya ve ardından da özür dilemeye hazırım.


Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…