Mehmet Ali Birand
 
AKP BOYUN EĞMEME KARARINDA
 
 

AKP BOYUN

EĞMEME KARARINDA


Bir işin çivisi çıktı mı, bir daha düzeltebilmek çok güç oluyor.

Ah, şu yüzde 47’lik seçim sonucu birilerinin başını döndürmeseydi, işler çok daha kolay olacaktı. Ancak şimdi tırmanma sürüyor.

En son olay, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun muhtıra tadındaki açıklaması, ardından da Danıştay’ın verdiği destek. Artçı sarsıntıları devam ediyor. Tam bir cepheleşme yaşanıyor.

Devlet Kurumlarının görüşlerini açıklamalarını ben doğal karşılıyorum. Ancak bu defaki bildirinin dili ve yazılış şekli son derece sertti. Bir Devlet Kurumunun sınırlarını aşmıştı. Karar verici konumdaki hükümeti böylesine yerden yere vurulması, bildirinin haklı yönlerini de gölgeledi.

Teker teker incelediğinizde, Yargıtay Başkanlar Kurulunun özellikle iki noktada haklı bir serzenişte bulunuyor.

Bunlardan biri, hükümetin yargı reformunu, bir defa görüş dahi almadan AB yetkililerine vermesidir.

Bu konuda kullanılan katı kelimeler dikkate alınmazsa, Yargıtay Başkanları haklılar. Böyle bir diyalog yararlı olurdu.

Diğeri de, Yargıtay Başsavcısına yönelik tehditler, sert eleştiriler. 

Gerçekten de, katılırsınız veya katılmazsınız, ancak Yargıtay Başsavcısı’nın açıkça hedef gösterilmesi hiç doğru olmamıştır.

Madalyonun öbür yüzü ise, Yargıtay Başkanlarına hak verdirtmiyor. Zira bu kurum, siyasi hükümete neleri yapabilecek ve neleri yapamayacağı dersi veriyor. Yani siyasi bir yaklaşım sergiliyor. “Ben sana karışırım, sen bana karışamazsın” deniyor adeta...

Yargıtay ve Danıştay’ın açıklamalarına karşı, AKP tepkisi de çok sert. Hükümet, 27 nisan 2007’deki Genelkurmay bildirisine karşı gösterdiği tutumun aynısını, bu defa yargıya karşı tekrarlıyor. Otağtepe kriterleri uygulanıyor.


Erdoğan “boyun eğmemek- teslim olmamak” konusunda son derece kararlı görünüyor. Bazı devlet  kurumlarına mesaj yollanıyor: “Tepki veya  darbeye karşı çok sert tepki gösteririm. Şapkamı alıp gitmem”.

İlginç bir gelişme izliyoruz.

Bir süre öncesine kadar, Türk Silahlı Kuvvetleri ön plana çıkar, eleştirilere aldırmadan, demeç veya internet sitesi aracılığıyla eleştirilerini sıralardı. Oysa bir süredir suskunlar. 

Genelkurmay’dan tık çıkmıyor.

Anlaşılan, Yargı ön plana çıkınca, TSK kendini geri plana çıktı ve beklemeyi tercih etti. Bakalım, Anayasa Mahkemesinin kararına kadar ve kararından sonraki süreçte daha neler göreceğiz.




Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…