Mehmet Ali Birand
 
DEMOKRASİMİZDE İNCE İNCE AYAR KAVGASI YAPIYORUZ
 
 

DEMOKRASİMİZDE İNCE

İNCE AYAR KAVGASI YAPIYORUZ


Hem biz laikler, hem de AKP’liler, büyük bir ikilem içindeyiz. Biz bir yandan AKP’nin ülkeyi İslamileştirmesinden kuşkulanıyoruz. Üstelik, bunun aksini gösterecek hiçbir şey yapmadıklarından dolayı bu kuşkularımız kaygıya dönüşüyor ve bunu engellemek istiyoruz. Ancak engellemek için ofsayttan gol atmaya çalışıyoruz. Ak Partililer de ikilem içinde olmalılar. Onlar da, hem ne yapmak istediklerini tam anlamıyla kararlaştıramamış bir görüntü veriyorlar, hem de demokrasi adına ofsayttan goller atıp, seçmenine “Bak ben en iyi müslümanım” diyebilmek için çırpınıyor. Şu anda, her iki cephe de, samimi şekilde inanarak, demokratik sisteme ince ayar yapmaya çalışıyor

 Bu mücadelenin sonunda, taraflardan birinin yüzde yüz kazanması imkansız. Ya bir uzlaşı formülü bulunacak ve birlikte yaşama olanağı doğacak. Türkiye’ye özgü bir İslam-Demokrasi sentezi yakalanacak .  Veya sisteme dışardan bir müdahale olacak.  Bu öylesine önemli bir süreç ki, sonunda Türkiye’nin geleceği ortaya çıkacak. Ya, Avrupa’ya girebilecek, demokratik ve modern bir müslüman ülke doğacak veya Orta Doğu’nun karanlıklarına itilmiş, üçüncü sınıf bir ülke yaratılacak...

AKP DE, YÜZDE 47 İLE HERŞEYİ

YAPAMAYACAĞINI KABUL ETMELİ.


AKP’liler de kendilerini aldatmasınlar. Onlar da bu işi iyi yönetemediler. Gizli gündemleri var mıydı, yok muydu önceleri belli değildi, ancak kafalarında ne var idiyse bunların uygulanmasını yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Belki deneyimsizliklerinden ve bilmeyerek , belki de farklı dünyada yaşadıklarından dolayı, bizlere son derece yanlış mesajlar verdiler.


İlk dönemdeki tutumları bizlere “birlikte yaşayabilecekmişiz” hissi verdi.


Türban konusunda acele etmemeleri, birçok konuda yanlış adım attıklarını görüp gerilemeleri, Batı dünyasıyla ilişkilerini geliştirmeleri hepimizi ümitlendirmişti. Bunlar farklıydılar.


Herşeyi 22 temmuz seçimleri mahvetti.Yüzde 47’lik oy oranına kimseler inanamadı. Şok olduk. AKP’liler de şok oldu.


Aslında 22 temmuz gecesi gördüğümüz Tayyip Erdoğan müthişti.


Hepimizin duymak istediklerini söylüyordu. Hem de müthiş bir zafer kazandıktan sonra son derece mütevazi, uzlaşıcı ve bütün ülkeyi kucaklayan bir tarzda konuşuyordu.


Çoğumuz bu adamın  Türkiye’yi gerçekten uçuracağını  sandı.


Ancak, sonrası kötü geldi.


22 Temmuz’un sarhoşluğu sonradan kafalara vurdu.


Gelişmeler ardı ardına geldi. Kamuoyuna, Gül’ün Çankaya’ya neden  çıkması gerektiğini iyi anlatamadan Cumhurbaşkanlığı seçimi, ardından da türban adımı, pandoranın kutusunun açılmasıydı. 


AKP bundan sonra kontrolü kaybetti. Kadrolaşmasıyla, ülkenin yaşamını islamileştiren  yaklaşımlarıyla, gizli gündemleri ortaya çıktı. Bizi korkuttular.


Hele kapatılma davası, işi çığırından çıkardı. Sert tepki göstermelerinin bir bölümünde haklı olsalar dahi, bizleri anlamamakta ısrar etmeleri, kaygılarımızı giderecek hiçbir adım atmak istememeleri  yaptıkları en büyük hatalardan birkaçıydı.


Bu durumdan kurtulmak kolay değil.


Nasıl bizler kendi demokrasimizi korumak ve kollamak istiyorsak, AKP’de kendi düşüncelerini korumak ve kollamak istiyor.


Eğer AKP’de bu işin kansız bitmesini istiyorsa, biran durup yeniden planlama yapmayı ve bu filmi yeniden başlatmayı düşünmeli.


Sonuç:


Ne bizler yüzde yüz haklıyız, ne de AKP’liler. Bu ülkeyi birlikte yönetmek, zenginliklerini birlikte paylaşmak ve bu topraklar üstünde birlikte yaşamak zorundayız.  Trene kaza yaptırmak istemiyorsak, senaryolarımıza yeniden bakmalıyız.



                                    

                                  




Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…