Mehmet Ali Birand
 
NEDİR BU BÖLÜNME KORKUSU ?
 
 

NEDİR BU BÖLÜNME

KORKUSU ?

 

Ben çocukluğumdan beri hep aynı senaryoları duyarım.

           

Türkiye bir gün bölünecektir...Dış ve İç güçler el ele verip bunu başaracaklardır...”

           

Hepimize bunlar öğretildi. Osmanlı imparatorluğunun içerden ve dışardan kaynaklanan etkilerle parçalanması örnek gösterildi ve içimize bu korku sokuldu. Sevr anlaşması da bu korkunun simgesi olarak takdim edildi. Bunların hepsi doğruydu elbette. Osmanlı İmparatorluğu yanlış yönetimler nedeniyle küçülmüş ve parçalanıp dağılma noktasına gelmişti ki, Atatürk’ün liderliğinde genç Cumhuriyete sahip çıktık ve yepyeni bir düzen kurduk.

           

Böylesine tehlikeli süreçlerden geçmiş olan bir ülkenin toplumunu uyanık tutmak istemesi, tarihini okutup dikkatini çekmesi de doğaldır. Ancak sanıyorum biz biraz ileri gittik. Gençlerimizin kafasını sadece yoğunluklu şekilde bölünme korkusuyla doldurduk.

           

Aradan 85 yıl geçmiş ,bu sürede dünya tümüyle değişmiş, Türkiye deseniz eskiye oranla inanılmaz şekilde güçlenmiş, kendine güveni gelmiş ve biz bütün bunlara rağmen, hala bölünme korkusuyla yaşıyoruz.

           

Bu korkunun gerçekleri yansıtıp yansıtmadığını tartışmak istemiyorum. Zira ben bu ülkenin bölünebileceğine inanmıyorum. Türkiye’nin çok güçlendiğine ve bu korkuların tamamen temelsiz olduğunu da biliyorum. Ancak, eğer bir toplumda böylesine bir korku varsa ve de giderek yaygınlaşıyorsa, bunun nedenlerini de aramalıyız.

           

Başlıca nedenlerden biri, PKK terörünün yaygınlaşmasıdır.

           

Kürt sorununda iktidarın gerekeni yapmaması, tam doğru adımlar atarken geri çekilmesi, silahlı kuvvetlerin teröristle mücadelede bir türlü sonuç alamıyormuş izleniminin yayılması ve tabii terör dalgasının sürmesi insanlarımızın bir bölümünde, bölünme kaygısını arttırıyor. Bu nedenle pompalı silaha sarılanların sayısı artıyor. Vatanı kurtarma adına dernek kurup PKK’lı avına çıkanlar, Devlet ideolojisine karşı koyanları yola getirmek adına örgütlenenler çoğalıyor.

           

İktidarın din konusundaki tutumu, türbanı simgeleştirmesi de bu bölünme kaygılarını yaygınlaştırıyor. Türkiye’nin laikler ve dinciler diye ikiye bölünmesi bazı çevreleri gerçekten korkutuyor.

           

Can Dündar’ın filmi MUSTAFA’nın bu kadar gereksiz ve sert şekilde eleştirilmesinin altında da bu bölünme korkusu yatıyor. Geçenlerde Radikal’deki köşesinde Haluk Şahin yazmıştı ve çok doğruydu. Bölünmeden korkanların sarıldıkları simge Atatürk. Hangi gerekçeyle olursa olsun, Atatürk’ün kafalarındakinden farklı şekilde gösterilmesine tepki koyuyorlar. “Elimizde tek Atatürk’ümüz kaldı.Bu iktidar herşeyi değiştiriyor, bari ona dokunulmasın” diyorlar.

           

Bu durumu ciddiye almak ve buna göre davranmak gerekir. Herkesten önce de İktidarın bu gidişi dönüştürecek adımlar atması şarttır.

           

Türk toplumunun böylesine korkularla yaşamasına göz yummamalıyız.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…