2009:
İLİ?KİLERDE D?N?M NOKTASI
?
Türkiye-AB ili?kilerinde son derece ilginç bir dönemden geçiyoruz. Sanki söz birli?i etmi? gibi, hem Türk yetkililer hem de AB yetkilileri, katılım müzakerelerinin yava?laması için ellerinden geleni yapıyorlarmı? gibi bir durumla kar?ı kar?ıyayız.
???????????
Gelin önce Türkiye?den ba?layalım.
???????????
Dı?i?leri Bakanı Ali Babacan?ın açıklamalarını okumu?sunuzdur. Ulusal Program hazırlandı ve uygulamaya sokulmaya hazır duruma getirildi.
???????????
İlk ba?larda Programın? kabineden onay alınmadan yürütülece?i söylentisi çıkmı?tı. Babacan bunu yalanladı ve yasala?ma muamelesinin ba?latılaca?ını açıkladı.
?
Yine kabinede, AB için hazırlanan Ulusal Programın pek heyecan yaratmadı?ı ve hatta Ba?bakan?ın dahi i?i yava?tan aldı?ı söylentileri yayılmı?tı. Babacan, bu konuda da çok kesin ve net konu?tu. Heyecanın ve iste?in tam kıvamında oldu?unu ve Ba?bakan?ın da AB projesine büyük önem verdi?ini vurguladı.
?
İn?allah.
?
Dı?i?leri Bakanının bu saptamalarının do?rulu?undan bir ku?kumuz olamaz. Bakan mutlaka do?ruyu yansıtır. Ancak kamuoyunun da, bu heyecanı ve öncelikli çalı?maları göremedi?i veya hissedemedi?i de bir gerçek.
?
Dı?i?leri Bakanı, müzakerelerin ve hazırlıkların hiç aksama olmadan yürüdü?ünü ilan ediyor, ancak bürokrasiden beklenen hareket bir türlü görülemiyor.
?
İ?in içinde bir bit yeni?i var.
?
Ba?bakan ne zaman AB yetkilileriyle kar?ıla?sa, Dı?i?leri Bakanımız da ne zaman AB Bakanlarıyla bir araya gelse, hep aynı ?ikayet duyuluyor.
?
??Avrupa Birli?i Türkiye?ye farklı davranıyor. Ba?ka hiçbir adaya göstermedi?i oranda yava? bir tutum sergileniyor??
?
Ankara son derece rahatsız.
?
Komisyonun ,açılacak paragraflarla ilgili tarama çalı?malarını dahi yava?tan aldı?ına dikkat çekiliyor. Açılan müzakere ba?lıklarının yetersizli?i ve sürekli ?ekilde ortaya atılan, siyasi nitelikli engeller, Türkiye?yi açıkça so?utuyor.
?
Türkiye, AB?nin bu tutumunu gerekçe gösteriyor ve müzakerelerdeki yava?lamanın Brüksel?den kaynaklandı?ını söylüyor.
?
AB cephesine bakacak olursak, onlar da Türkiye?yi i?i yava?tan almakla suçluyorlar.
?
??AKP iktidarı reformları tam anlamıyla serdi. Geçen yılı seçimlerden dolayı kaybetmi?tik. 2008?i de Cumhurba?kanlı?ı seçimi ve AKP? nin Anayasa Mahkemesindeki davasıyla kaybettik?Gerçekle?tirilmesi gereken büyük reformlar var. Ancak iktidarda? böyle bir istek görülmüyor?? cümlesi sık sık duyuluyor.
?
Hatta daha da önemlisi, bazı ba?kentlerde Türkiye?nin AB hedefi? ilk defa sorgulanıyor. Genel izlenim, AKP?nin tam üyelik konusuna 2004 yılındaki gibi asılmadı?ı ve sürekli bir ? Aday adayı ülke? konumunda kalmayı içine sindirmeye ba?ladı?ı ?eklinde.
?
Anlayaca?ınız, ortada açıkça bir yava?lama var, ancak bunun hangi taraftan kaynaklandı?ı konusunda herkes topu di?erine atıyor.
?
Adeta bu alanda bir yarı? yapılıyor.
?
Türkiye-AB ili?kilerinin en önemli süreci, 2009 ba?ından yıl sonuna kadarki dönemde ya?anacak. A?a?ıda bulaca?ınız liste, size bu ili?kilerin nasıl etkilenece?ini gösterecektir.
- AB KOMİSYONU DE?İ?ECEK.
?
Avrupa Komisyonu, Türkiye gibi aday ülkelerin en büyük koruyucusu ve kollayıcısıdır. Dı?ardan bakanlar, Komisyon ile Konsey arasında bir fark görmeyebilirler. Oysa Komisyon, müzakereleri Konsey adına yürütür ve aday ülkenin tam üye olması için u?ra?ır. ?rne?in Türkiye?nin tam üyeli?i Komisyonun da ba?arısı demektir. İ?te bu ba?lamda, Komisyon üyeleri çok önemlidir.Türkiye?ye sıcak bakan, Türkiye?nin tam üyeli?ini içine sindirmi? Komiserlerin yakla?ımları, aday ülkeler için büyük avantajdır. Bugünkü Komisyon, ba?ta ?Geni?lemeden sorumlu Komiser Rehn, Komisyon Ba?kanı Barosso, eski Geni?leme sorumlusu Verheugen gibi, Türkiye?yi yakından tanıyan ve destekleyen isimlerden olu?uyor. Komisyon, 2009?un ilk yarısında de?i?ti?inde, kar?ımıza kimlerin çıkaca?ını bilemeyiz.Türkiye?ye ters bakan Komiserlerle i?imiz çok daha güçle?ecektir.
- PARLAMENTO SE?İMLERİ YAPILACAK.
Türkiye- Avrupa ili?kilerini Avrupa Parlamentosu seçimleri de gerecek. Oy kazanmanın en kestirme yolunun Türkiye?ye saldırmak ,Türkiye?nin Avrupalı olmadı?ını iddia etmek oldu?unu dü?ünürsek, Avrupalı Milletvekillerinin ellerinden geleni artlarına komayacakları sonucuna varabiliriz.
?
- KIBRIS İ?İN KARAR TARİHİ GELİYOR.
Nihayet, en sonuncu ve en önemlisi, Kıbrıs Rum gemilerine Türk limanlarının açılması konusu.Hatırlayacaksınız, Türkiye?nin Rum ticaret gemilerine ve uçaklarına hava alanlarını ve limanlarını açması için 2009 aralı?ındaki AB doru?una kadar süre verilmi?ti. 2009 aralı?ına kadar, KKTC ve Rum Cumhuriyetinin bir anla?maya varamadıkları veya Türkiye, Gümrük Birli?i çerçevesinde yükümlülüklerini yerine getirmedi?i taktirde, AB Konseyi müzakereleri tümüyle askıya alabilecek.
?
SONU?: T?RKİYE DE, AB DE
ARTIK BİR KARAR VERMELİ
?
Bu manzaraya baktı?ınızda, nasıl bir darbo?azdan geçilece?i açıkça görülüyor.
?
Müzakereleri askıya almak kolay bir i? de?il. Böyle bir adım atılması,? müzakerelerin bir daha ba?latılmamak üzere kesilmesi anlamına gelece?inden dolayı, ço?unluk ?görü?meleri durdurmak? yerine, ba?ka önlemleri tercih edebilirler. Ancak ne olursa olsun, yine de 2009 yılı, ili?kilerin kırıldı?ı veya düzlü?e çıktı?ı bir yıl olacaktır.
Avrupa Birli?i, kendi aralarında bir uzla?ıya varıp, Türkiye konusunda ne yapmak istediklerini saptamalılar. Zira bu ?ekilde müzakere sürdürülemez. Türkiye?nin statüsünü hergün? tartı?arak, her atılan adımı zorla?tırarak hiçbir yere varılamaz.
???????????????????????
Türkiye?de artık kararını vermeli ve reformlarını hızlandırmalıdır. AKP hükümetinden çıkan sesler, AB projesi hakkındaki ku?ku ve kaygıları arttırmaktadır. Abdullah Gül?ün Cumhurba?kanlı?ına çıkmasından bu yana AB sahipsiz kalmı?tır.
???????????????????????
?zetle, önümüzdeki dönemde müzakereler ya tümüyle yava?layacak ve durma noktasına gelecek veya önümüz açılacak.
?
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|