BAYKAL, GÜL İLE TOPA
GİRMEK İSTEMİYOR...
Sizi bilmem, ancak ben çok şaşırdım.
Böylesine bir ortamda Cuhmurbaşkanı, muhalefet liderini , eski tarihli olsa dahi davet edecek ve gerilimin nasıl düşürülmesi gerektiği konusunda hiçbir şey söylemeyecek !
Olacak şey mi ?
Aslına bakılacak olursa, Cumhurbaşkanı 50 dakikalık görüşmede kaygılarını söylemiş. Demokrasinin ve istikrarın nasıl tehlikeli bir süreçten geçtiğine dikkat çekmiş. Uzun uzun bu konulara değinmiş, ancak somut şekilde “Siz şunu yapın, AKP şunu yapsın” gibi bir pazarlığa girmemiş.
Bu görüşmeden sonra, Baykal ile konuştuğum zaman, CHP liderinin genel yaklaşımını, stratejisini anlayabildim sanıyorum.
Herşeyin başında Baykal, gerilimin azaltılması konusunda kendinin muhatap konuma sokulmasını istemiyor. Adresin CHP olmadığına işaret ediyor.
“Gerilimi yaratan ben değilim. AKP’dir. Dolayısiyle birilerinin adım atması gerekiyorsa, o da AKP’dir”diyor. Bundan dolayı da, TOBB’un “Herkes bir adım geri atsın” yaklaşımına ters bakıyor. “İş adamlarının pazarlığı ile devletin temellerinin savunulamayacağını” söylüyor.
Özetle, iş çevrelerinin araya giriş şeklinden ve genel yaklaşımlarından rahatsız. “Neden bana geliyorsunuz, Erdoğan’a gidin” diyor.
Konuşmamızdaki ikinci önemli nokta, Baykal’ın, Cumhurbaşkanını da bir taraf olarak görmesiydi. Gül’ün adeta bir arabulucu gibi hareket edemeyeceğine inanıyor. Onu devre dışı bırakıyor. Böyle bir süreci açacak konumda olmadığına inanıyor.
Peki ilk adımı kim atmalı ?
Çok açık ve net.
Baykal’a göre, AKP gerilimin gerçek sahibi olarak durumunu yeniden gözden geçirmeli ve attığı adımları değiştirmeli. Bunların neler olduğunu söylemiyor tabii, ancak en başta, kapanmayı zorlaştırıcı anayasa değişikliği ve türban konusu olduğunu da hissettiriyor.
SONUÇ: Bu süreçten- eğer buna hala süreç diyebiliyorsak- hiçbir şey beklemememiz gerekir. Olmayacak. Ne muhalefet, ne de iktidar, uzlaşı havasında. Muhalefet, AKP’yi tam kapana sıkıştırdığı sırada araya başkalarının girmesini istemiyor. İktidar da, muhalefetin bu tutumu karşısında geri adım atmak yerine, savaşı sonuna kadar götürmekte kararlı.
Kısacası, olmadı bu iş.
Başlanılan noktaya geri dönüldü...
Peki bundan sonra ne olacak ?
Giderek “kaos”a gireceğiz. Bir süre sonra, bu durum ekonomiye çok daha fazla yansıyacak. İşten çıkarmalara kadar giden bir küçülme dönemine gireceğiz. Kriz derinleştikçe bu defa gerilim daha da artacak.
Ve sonunda biri veya karşılıklı olarak her iki taraf pes edecek. Ancak emin olun, olan yine bizlere olacak.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|