Mehmet Ali Birand
 
TÜRK DIŞPOLİTİKASI ÖZGÜVEN KAZANIYOR
 
 

TÜRK DIŞPOLİTİKASI

ÖZGÜVEN KAZANIYOR

 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan, şu sıralarda Birleşmiş Milletlerde son derece keyifli bir açılış yapıyorlar. Nedeni de, iç politikada ne kadar büyük bir istikrarsızlık varsa, dış politikada da Türkiye tam tersine herhalde altın döneminden geçiyor. Bu noktaya gelinmesinde en önemli rolü oynayanların başında Gül geliyor. Gayet tabii, bugünün dışişleri bakanını ve Başbakanı bu oluşumun dışına çıkaramayız. Ancak, Gül’ün hakkını da Gül’e vermek gerekir.

 

Uzman olmanız gerekmiyor.

 

Dosyaların ayrıntılarını bilmeniz ve ona göre  değerlendirmeler yapmanıza da gerek yok.

 

Genel gidişe bakmanız yeterli.

 

Eğer farklı bir görüşe gereksinme duyuyorsanız, yabancı kaynakların yorumlarını okuyabilirsiniz.

 

Türkiye’nin dış politikasından  söz ediyorum. Yaklaşık 50 yıldan beri izlediğim ve deneyimlerime dayanarak, rahatlıkla görüş beyan edebileceğim bir konu hakkında  konuşuyorum.

 

Türkiye’nin dış politikası, ÖZAL’lı yıllardan  başlayarak, son derece dengeli, sağlıklı ve başarılı bir çizgide yürüyor.

 

Özellikle bu iktidar sırasında, yukarda saydığım  kaliteler daha da belirgin  bir hale girdi. Yani, eski kalıpların, tabuların yıkıldığı, özgüvenin arttığı ve şimdiye kadar görülmediği derecede  çeşitlendiği  bir sürece girdik.

 

Bazı örnekler vereyim.

 

Kıbrıs’ta ilk defa gerçek bir çözüm yönünde adımlar atılır oldu.  Yavruvatan edebiyatından vazgeçildi.

 

Ermenistan ile ilk defa, bir kapı aralandı.  Ermeni  düşmandır, ne pahasına olursa olsun konuşulmaz, yaklaşımı terk edildi.

 

İran ile dengeli bir ilişki sürdürülür oldu.

 

Suriye gibi, eskiden baş düşman diye nitelenen bir ülke ile iç içe yaşanır duruma girildi.

 

Kuzey Irak’taki Kürt tabusu  yıkıldı. Başka bir yaklaşım benimsendi.

 

Irak’ta etkinlik arttırıldı.

 

İsrail  ile ilişkilere  büyük önem verilirken, Filistinliler, özellikle  Hamas köşeye sıkıştırılmadı.  Aksine ön plana çıkarıldı.

 

Lübnan’ın yüzüne bakmazdık, şimdi anlaşmazlığın çözümünde rol alınır oldu.

 

Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakereleri (beklenenden yavaş gidiyor olsa dahi)  sürdürülüyor.

 

ABD ile ilişkiler daha düzeldi,  (eskisi kadar olmasa ve artık pek fazla anlam taşımasa dahi)  ve Stratejik Ortak konumuna gelindi.

 

Gürcistan savaşına rağmen, Rusya ile sıcak bir işbirliği sürecine girildi.

 

İslam Ülkeleri, birden bire Türkiye’yi keşfettiler. Hem yatırımlarıyla, hem siyasi temaslarla Ankara’ya farklı bakar oldular.

 

Bu listeyi uzatabiliriz, ancak  bence bu kadarı dahi yeter. İktidarları eleştirelim, ancak yapılan iyi işleri de görmezden gelmeyelim.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…