ONLAR BOZARSA, BİZDE
UYGULAMAYI DURDURURUZ
Türkiye’nin Annan planını AB Birincil Yasasının parçası durumuna sokmak istemesinin başlıca nedeni, geçmişteki hayal kırıklıklarından, daha doğrusu verilip tutulmayan sözlerden kaynaklanıyor.
En önemlisi, Yunanistan’ın 74 harekatında ayrıldığı NATO askeri kanadına geri dönmesi sırasında, dönemin NATO Kuvvetleri Komutanı General Rogers’ın verdiği sözü tutmamasıydı. Yani, Yunanistan’ın geri dönüşünü veto etmemesi için Türkiye’nin istediği şekilde, Ege’deki Komutan Kontrol sorununu çözememesiydi.
Diğeri de, Yunanistan’ın AB’ye tam üye olurken verdiği “Türkiye’nin AB ile ilişkilerini engelleyecek hiçbir harekette bulunmayacağı” yolundaki yazılı taahhüde rağmen, elinden geleni ardına koymaması ve AB’nin de buna seyirci kalmasıydı.
Bu örneklerden hareketle Türk yetkililer, Annan planını kabul ettikleri taktirde, ilerde uygulanmama veya delinme olasılığına karşı kesin ve somut güvence istiyorlar.
Batı bize zaman zaman verdiği sözleri tutmadı da ne oldu ?
Hiç birşey olmadı.
Peki bu defa da tutmaz ve anlaşma ilerde delinirse ne olur ?
Bence hiçbir şey olmaz. O zaman da biz Annan planını uygulamadan kaldırırız. Yani Batılılar gibi hareket ederiz.
Karşı taraf anlaşmaya uymazsa, biz enayi gibi seyirci mi kalacağız ? AB istediği kadar bağırırsa bağırsın, Türk tarafı da anlaşmanın uygulanmasını durdurur.
Sadece hukuki güvenceler ararken, biraz da bastığımız yere bakalım. Avantaj bizde olduğuna göre, Kıbrıs’ın Kuzeyi bizden sorulacağına göre, o zaman da biz oyunu bozalım.
Unutmayalım ki, hukuk daima bir yorum işidir. Önemli olan sahadaki gerçeklerdir.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|