T?RKİYE DE?İ?İYOR,
FARKINDA DE?İLİZ...
?
Türkiyemizde günlük konular, konu?ulan ki?i veya olaylar büyük bir hızla de?i?iyor.? Ancak bizler henüz yeterince farkında de?iliz.
?
Eski ile bugün arasındaki farkı daha iyi anlatabilmek için, örnekleme yapmak istiyorum.
?
Herhalde son 30-35 yılımızı (ANAP?ın 83 sonrası yakaladı?ı? 4-5 yıllık ço?unluk iktidarı hariç) koalisyonlu yönetimler, örtülü veya açık askeri müdahelelerle geçirdik.
?
Hergün evimize giren gazetelerin temel hammaddesi, koalisyon partileri arasındaki gerilimler, birbirine ters dü?en politikalar ve bunun sonucu olarakta, kimin ne dedi?i idi.
?
Bir siyasi kriz (ki, hiçbir zaman eksik olmazdı)? ba?ladı mı, hemen herkes i?ini gücünü bırakır ve ?bakalım ne olacak?? sohbetlerine girerdi. Liderler ardı ardına demeç verirler, onlar olmazsa koalisyona dahil politikacılar konu?urlardı. O da olmazsa, muhalefet kükrerdi.
?
Politikacılar konu?tukça, bizler de birini destekler, di?erini ele?tirirdik. Kriz uzarsa, i?in gidi?ine? göre, bürokrasi de hemen kokuyu alır ve devlet mekanizmasi dururdu. Kimse imza atmaz, karar almaz ve koalisyonun bozulup bozulmayaca?ının hesapları yapılırdı. Medya da bu kriz ortamında demeç fırtınası içinde kamuoyunu beslerdi.
?
Kriz olmasa bu defa, koalisyon ortakları arasındaki yakla?ım farkları aranır ve yine ?kim ne dedi?? gazetecili?i ön planda tutulurdu.
?
Hele i?in içine bir de ?Askerde huzursuzluk? man?etleri girdi mi, günlük ya?amımız tümüyle Ankara?da kimlerin ne dediklerine endekslenirdi. Adı verilmeyen bir komutanın bir sözü, ona Ba?bakan veya bir bakanın yanıtı, gündemin tek maddesi olurdu.
?
Bütün bunlara bir de 70?lerin sa?cı-solcu terörünü, ardından da 80-90?lardaki PKK terörünü ekleyin...
?
İ?te yıllarımız böyle geçti.
?
Medya bu olayları yansıttı, bizler de konu?tuk durduk...
?
?
BUG?N DURUM
GİDEREK DE?İ?İYOR...
?
?imdi bir de? bugüne bakalım.
?
Elimizde? (medya açısından bakarsak) potansiyel? kriz olarak ne var?
?
Bir Türban, bir de İmam Hatip.
?
Bu konularda da hükümet çok dikkatli gidiyor. Bir ara gereksiz bir İmam Hatip krizi çıkarır gibi oldu, ancak onu da son dakikada dondurdu. Türban?ı da -?imdilik- askıya almı? gibi görünüyor. Durum böyle olunca, Asker-Hükümet krizi olasılı?ı da ortadan kalkıyor.
?
?ok ?ükür terör yok.
?
Dikkat edecek? olursanız, eskiden tüm medyanın projektörleri altında yapılan Askeri ?ura toplantıları dahi, medya?da eski yerini bulmuyor. Türk Silahlı Kuvvetleri, demokratik bir ya?amda olması gerekti?i kadar ilgi topluyor.
?
Ekonomi, IMF ile üç yıllık yeni bir stand-by yapılaca?ı açıklandıktan sonra daha da sakinle?ti.
?
?o?unluk hükümeti içinde herhangi bir kutupla?ma veya bölünme i?areti yok. Hırçın ve güçlü bir muhalefet de yok.
?
Kıbrıs Ege veya kom?ularımızla ili?kiler konularında da artık eski krizler, eski iti?meler kalmadı.
?
Sonuç olarak, Türkiye normalle?iyor. Kriz endeksi giderek dü?en bir ülke konumuna giriyor. ?stelik, hiç de?ilse orta vadede bu gidi?in de?i?meyece?i izlenimi kamuoyunda yaygınla?ıyor.
?
Hele 17 Aralık?ta Avrupa Birli?i ile tam üyelik müzakerelerine ba?layacak bir Türkiye, daha da normalle?ecek, siyasi ve ekonomik krizlerden uzakla?acak. (Tabii rahat batar da, olmadık konularda krizler üretmezsek...)
?
Bu de?i?imi kamuoyu, bizlerden (medya) daha çabuk farketmi? gibi gözüküyor. Bizler geri kalıyoruz.
?
Peki ?imdi ne yapaca?ız. (!)
?
Neyin dedikodusu ile me?gul olaca?ız?
?
Nasıl komplo teorileri üretece?iz?
?
?Bugün gündem bombo?? cümlesi hemen hergün, her haber merkezinde tekrarlanıyor.
?
Henüz de?i?imi tam olarak kavrayamadık. Siyasilerimizden 1-2 kriz bekler gibi bir halimiz var.
?
Oysa de?i?im zorunlu?u kendini giderek hissettiriyor. Artık demeç gazetecili?i, kulaktan dolma haberlerin yazıldı?ı dönemin kapandı?ı apaçık ortada.
?
Bu de?i?imi, biz medya olarak yakaladı?ımız zaman ülke çok daha büyük bir hızla kabuk de?i?tirecek.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|