Mehmet Ali Birand
 
BÜTÜN BUNLARA NE GEREK VARDI
 
 

BÜTÜN BUNLARA

NE GEREK VARDI

 

Bu krizi ben “kendi kalemize gol atmak atmamız” diye nitelemiştim. Hatta  Tayyip  Erdoğan’ı, çapraz gelen topa ayak koyan ve kalesine gol atma tehlikesine düşen bir futbolcuya benzetmiştim. Top döndü dolaştı ve tam kale çizgisinden geçmek üzereyken, Tayyip Erdoğan inanılmaz bir planjon yapıp golü kurtardı.

 

Verheugen’in açıklamaları son derece netti: “ Hiçbir engel kalmadığını, hiçbir yeni koşul olmayacağını, bu durumda Türkiye’nin Kopenhag kriterlerini büyük ölçüde yerine getirdiğini ve müzakere tarihi verilmesini tavsiye edeceğini” söyledi.

 

Tayyip Erdoğan golü kurtardı.

 

Tabii şimdi kendi kendimize “böyle yapacaktın da neden kriz yarattın?” diye sorabiliriz. Bunun hiçbir yanıtı da yok. Tamamen Başbakanın kişisel tutumuna bağlı. Tayyip bey yoğurdu böyle yediğini gösterdi.

 

Başbakan zina konusunda  çok yanlız kaldı ve U dönüşü yapmaktan başka çeresi de yoktu. Bunu yaparkende, yarım ölçüde değil, dibine kadar gitti. Eğer geri adım atacaksa, yarayı tümüyle kesip atmayı tercih etti.

 

Doğrusu da buydu.

 

Yanlış hesabın bir yerden dönmesi gerekiyordu.

 

Başbakan’ın Verheugen ile görüşmesinde, hiç değilse karizmasının bir bölümünü kurtarabilmek için, TCK’yı 6 Ekim sonrasına  bırakması bekleniyordu.

 

Tam aksine, yasalaşmanın 6 ekim öncesine alınması, AB komisyonunu büyük oranda  rahatlatmış durumda.

 

Brüksel koridorlarında artık “Türkiye istediğini elde etti” diyenlerin sayısı büyük oranda arttı.

 

Başbakan, gerilim yaratarak konuyu gündeme getirdi ve sonucu da kendi saptadı.

Bundan sonra, özellikle Verheugen’in sözleri çıkacak raporun rengini de belli etti. Bundan böyle, AB komisyonu raporu konusunda fazla bir kuşku duymamak gerekiyor. AB komisyonu, AB üye ülkelerine “tarih verilmesini tavsiye edecek” ancak, fazla da hayale kapılmamamız gerekiyor.

 

Şimdi asıl pazarlıklar, 17 Aralık Konseyine yönelecek.

 

Türkiye’ye tarih verilecek, ancak bunun koşulları olacak. Zina tartışmaları, ister istemez bir zarar verdirdi. Başbakan’ın sözünün eri olduğu yolundaki inançlar önemli bir darbe yedi.

 

AB başkentlerindeki gazetelere şöyle bir göz attığınız taktirde, havayı hemen anlıyorsunuz.

 

Genel algılama, Tayyip Edoğan’ın din ağırlıklı yanını ön plana çıkarttığı şeklinde. Bu, doğru veya yanlış olabilir. Ancak algılama çok önemlidir ve iz bırakacaktır.

 

17 Aralık doruğunda Türkiye’ye müzakere tarihi verirken, bu kuşkular nedeniyle koşullar artacaktır.

 

Bizler bazı şeyleri çok kolaylıkla   unutuyoruz. Gündemi hızla değiştirdiğimizden dolayı, başkalarının da aynı şekilde hareket ettiğini sanıyoruz. Oysa AB’de işler böyle dönmüyor. İnsanların içine bir kuşku düştüğü zaman, buna göre önlem alıyorlar.

 

AB’nin 17 Aralık günkü kararında bu koşulları, bu önlemleri göreceğiz.

 

O zaman da, AB’yi suçlamamamız gerekir.

 

Zira işi bu noktaya bizler getirdik.

 

Neyse, 17 Aralığı sonra düşünürüz. Bugün işlerin rayına oturmuş olması dahi çok olumlu bir gelişme sayılmalı.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…