CHIRAC TÜRKİYE
ÜSTÜNDEN CEZALANIYOR
17 Aralık’ta AB Konseyinden Türkiye’ye müzakere tarihi verilip verilemeyceği kesin değil. Fransa’daki iç dalgalanmalar, Başkan Chirac’ı giderek sıkıştırıyor. Sırf Cumhurbaşkanına muhalefet edebilmek, onu güç duruma sokabilmek için, tüm rakipleri ayaklanma halindeler. Chirac, Türkiye’ye EVET dediği için cezalandırılmaya çalışılıyor. Fransa’da yaşanan iç politik mücadele, Türkiye’ye yansıyor.
Chirac üstündeki baskı arttıkça, göreceksiniz Türkiye’ye HAYIR diyen, ancak bunu açıkça söylemekten çekinen bazı ülkelerin de sesi yükselecek.
Daha şimdiden, Fransa’daki Türkiye muhalefeti, yavaş yavaş diğer bazı AB ülkelerine de yayılma eğilimi gösteriyor.
Chirac’ı güç duruma sokmak için, Türkiye’ye müzakere tarihi vermeden (Yani 17 Aralık’tan) önce, ya referandum (bu gerçekleştirilmezse) veya Meclis’te oylama isteyenlerin sayıları giderek artıyor. Eğer bu girişim başarı kazanır ve Fransa 17 Aralık öncesinde Meclis’te oyalma yaparsa, görürsünüz diğer bir çok ülke aynı yola sapmak zorunda kalacaklardır. Kamuoyu ve siyasi baskılar, iktidarlara boyun eğdirecek ve EVET demek isteyen bazı hükümetler dahi, Meclislerine gideceklerdir.
Önümüzdeki 1-2 hafta içinde bu durum daha netleşir.
Cumhurbaşkanı Chirac, sıkıştıkça taktik gerilemelerle işi idare etmeye çalışıyor. Örneğin, baskılar karşısında Türkiye için referandumu kabul etti, ancak 10 yıl sonra bitecek müzakerelerin ertesine attı. Meclis’te konunun tartışılması taleplerine boyun eğdi, ancak oylamadan kaçtı.
Bu şekilde devam eder ve 17 Aralığa kadar ulaşabilirse, Türkiye’ye müzakere tarihi verilmesini yine de göze alır. Aksi halde, Ankara’nın kapısını çalıp “gelin birlikte bir başka tarih saptayalım” diyebilir.
Biz istediğimiz kadar “Kopenhag (2002) doruğunda karar aldınız. Şimdi geri dönemezsiniz. Bu haksızlıktır. Çifte standarttır” diye bağıralım, hiç farketmez.
İç politikadaki zorluklar, her hükümet için önceliklidir.
FRANSA NASIL
BİR ÇÖZÜM İSTEYEBİLİR?
Paris’te sinirler gergin.
Hemen hergün farklı bir öneri ile ortaya çıkıyorlar.
Birgün, Türkiye ile müzakerelerin 2005 yılı Aralık doruğunda saptanmasını istiyorlar. Ertesi gün, 2006 yılı için bir müzakere tarihi üzerinde duruyorlar.
Henüz kesin bir tutum saptayabilmiş değiller.
Büyük bir olasılıkla da, son dakikaya kadar tutumlarını saptayamayacaklar. İç siyasetteki rüzgarların nereye doğru estiğine bakıp, son anda da bir formül çıkarabilirler.
17 Aralık çok heyecanlı geçeceğe benziyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|