Mehmet Ali Birand
 
DEHAP DA. BİZ DE TİYATRO OYNUYORUZ
 
 

 

DEHAP DA. BİZ DE

TİYATRO OYNUYORUZ

 

Yine birbirimizi aldatmaya, daha doğrusu karşılıklı tiyatro oynamaya başladık. Hatırlamamanıza imkan yok, yıllarca önce de  aynı tiyatroları oynadık.

 

Kürt ve Kürtçe’nin varlığını reddeder, ilkokul müsamerelerindeki söylemlerle, kamuoyunu aldatmaya çalışırdık. Aslında kamuoyu bu komediyi yutmaz, ancak yutarmış görünürdü.

 

Birbirimize tiyatro oynardık.

 

Son günlerde bir başka oyun sergilenir oldu. Doğrusu eskiden de bunu görürdük, ancak bu defa iş ciddiye biniyor.

 

“BUNLAR VERDİKÇE

DAHA FAZLA İSTİYORLAR”

 

Kürt sorununa olumsuz gözle bakan, Kürtlerin Türkiye’yi böleceğine inanan çevreler ve yazarlarının yorumlarına bakarsanız, hemen hemen tamamında aynı mantık yapısını görürsünüz:

 

... Kürtler doymak bilmiyorlar. TC Devletinin attığı her adımdan sonra daha fazlasını istiyorlar. Dün DEP’liler çıksın diyorlardı, bugün genel af ve Öcalan’ın da serbest bırakılmasını talep ediyorlar... Sonunda Türkiye’nin yarısını da isteyecekler (!)”

 

Kendi kendimize şu gerçeği kabul edelim: Her attığımız adımdan sonra yeni istekler gelecektir.

 

Dünya’nın hiçbir yerinde bu tip taleplerin sonu gelmez. Bunu doğal karşılamamız gerekir. Kürtler bastıracak, TC direnecek, akıllı politikalarla orta yolda  buluşulacak.

 

Kürtlerin  temel özgürlüklerini, kültür, dil gibi ihtiyaçlarını talep etmeleri haklarıdır. Bunları  bir dayatma gibi görmemek, haksız bir istek gibi değerlendirmemek gerekir. En basit haklarını istemektedirler.

 

İlerde bugünkü mütevazi isteklerinin de ötesindeki taleplere  gideceklerinden de eminim. İnsanoğlu böyledir, verdikçe daha fazlasını ister. Buna da kızmamamız gerekir. Zira  artık dünya ve Türkiye değişmiştir.

 

Atılan bu adımları atmayacaktıkta ne yapacaktık? Her isteklerine karşılık, üzerlerine asker mi yollayacaktık?

 

Bundan dolayı, birbirimizi aldatmayalım.

 

Kürtlerin temel taleplerini belirli ölçülerde (ülkenin bütünlüğünü  bozmamak kaydıyla) karşılamak zorundayız.  Karşılamadığımız taktirde ülkemizi  bölünme  tehlikesine itmiş  olacağımızı unutmayın.

 

Bütün mesele bu ince çizgiyi, dengeyi iyi bulmaktan geçmektedir.



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…