TÜRKİYE’YE KARŞI
TEPKİLER ARTIYOR
12 Aralık’ta Brüksel’detoplanacak olan Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanları, Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine başlama tarihiverilip verilmemesini kararlaştıracaklar.
12 Aralık tarihi yaklaştıkça,daha doğrusu iş giderek ciddiye bindikçe, AB başkentlerindeki telaş daartıyor.
Bundan birkaç yıl öncesine kadar“Bütün gücümüzle sizin yanınızdayız.Türkiye’nin tam üyeliği bizim sonunakadar destekleyeceğimiz bir olaydır” diyenler, görüştükleri tüm Türk Başbakan ve dışişleri bakanlarına “vallahi de billahi de” yeminleriylekahramanlık gösterileri yapanlar şimdi kem küm ediyorlar.
Eskiden bu güvenceleri bolkeseden dağıtırken, Türkiye’nin Kopenhag kriterlerini yerine getiremeyeceğindenson derece emindiler.
Türkiye hepsini şaşırtınca, acıacı düşünmeye başladılar. Bunca yıl aksini söyledikleri bir konuda şimdi nasıl“hayır” diyeceklerini bilemiyorlar. Aslında gerekçeleri var: Dündündü, bugün bugün...
Dün koşullar farklıydı. Bugün25 üyeli duruma geldik. Çok büyüdük. Böylesine bir yükü nasıl hazmedebileceğimizibilemiyoruz. Bunun üstüne bir de Türkiye gibi, kocaman bir lokmayı yutamayız.Biraz daha bekleyelim.
Aslında, Türkiye’nin tamüyeliğini tüm kalbiyle destekleyen tek bir ülke dahi bulunmadığından eminim. Ancakbu onların bilecekleri birşey. Türkiyehakkı olduğuna inandığı bu statüyü elde etmek için mücadelesini sürdürecektir.
Kimse istemiyor, ancak büyükçoğunluk Türkiye’ye HAYIR demenin ortaya çıkaracağı kargaşayı, bozulacakdengeleri göze almakta zorlandıkları için, kerhen dahi olsa AVET demeyehazırlanıyorlar.
FRANSA’DAN KÖTÜ
KOKULAR ÇIKIYOR
Beni en çok rahatsız eden. AB’nin 3 büyüğünden(İngiltere, Almanya, Fransa) sayılan Fransadan çıkan tepkilerin giderek yoğunlaşması. Türkiye’yemüzakere tarihi verilmesinin tam anlamıyla bir iç politika sorununa dönüşmesi.
Cumhurbaşkanı Chirac’a muhalefetetmek isteyen herkes Türkiye konusunu da muhalefet programına sokuyor. Chirac’akızan kendi partisine mensup muhalifler dahi (eski başbakan Alain Juppebaşta) Cumhurbaşkanını Türkiye üzerinden sıkıştırmaya çalışıyorlar.
Acaba Chirac bu baskılarkarşısında, herşeye rağmen Türkiye’ye yeşil ışık yakabilecek mi, yoksaAnkara’dan özür dileyerek yolu kapatacak mı?
Bugünkü görüntü, işin zorolduğunu gösteriyor.
Tek ümidimiz, Haziran’dakiparlamento seçimlerinden sonra durumun değişmesi, daha normalleşmesi veTürkiye’nin iç politika tartışmalarınındışında kalması...
Ne olursa olsun, 12 Aralıksürecinde Türkiye’nin tüm çabalarına rağmen, 25 başkentin kararlarını tekbaşına etkilemesi zor olacağa benziyor.
HAYIR’cıları etkileyecek teketken ise, yine AB Komisyonu raporu olacaktır.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|