YENİDEN DOĞANLAR
DTP, RÖVANŞ
ALMAYA MI GELDİ?
Ahmet Türk, seçim sonuçlarını aldıktan hemen sonraki ilk açıklamasında “1994’ün (!) rövanşını aldık” dedi. Ayrıca, bekledikleri sonucu elde edemediklerini de itiraf etti. AKP’nin oy patlaması yapması, DTP’nin de önünü kapattı. Demek ki, ekonomik yatırımlar, Kürt kökenli vatandaşları etkilemiş ki, oy oranını arttırdı.
Bu, son derece önemli.
Güneydoğu’nun PKK konusunda nasıl bölündüğünün açık bir göstergesi. Hepimiz, DTP’nin silip süpüreceğini ve 35’e yakın bağımsız milletvekili çıkaracağını bekliyorduk. Yapamadı ve onlar da AKP engeline çarptı.
Peki, DTP nasıl bir politika izleyecek?
Ahmet Türk’ün dediği gibi, rövanş almanın içgüdüsüyle mi TBMM’ye girecekler, yoksa Tuğluk’nun dediği gibi, uzlaşı mı arayacaklar?
Bugünden kesin bir şey söylenemez. Parti üst yönetimi “uzlaşıdan yana” görünüyor. Ancak yarın, İmralı’nın ne diyeceğini, PKK’nın nasıl bir strateji uygulayacağını, MHP’nin tutumunun ne olacağını bilemeyiz.
DTP, kavga etmemek üzere geliyorsa, hoş geldi. Ayrıca böyle bir yaklaşım, Kürt sorununun çözümüne de büyük katkıda bulunur.
MHP KUYUDAN ÇIKTI...
Devlet Bahçeli kazandı.
Bu seçimler, Bahçeli’nin genel başkanlığını da kurtardı. Oylarını bir misline çıkartan MHP’nin en büyük destekçisi, PKK’nın son aylarda tırmandırdığı terör oldu.
PKK vurdukça, MHP oy kazandı.
Seçim stratejisini tümüyle, PKK’ya karşı kuran Milliyetçi Hareket Partisi’nin kentlerdeki oy patlaması da çok önemliydi.
Şimdi herkesin beklentisi, TBMM’de MHP’nin nasıl bir politika benimseyeceği.
Acaba, oy verenlerini tatmin etmek için, PKK’nın bir uzantısı veya PKK’nın siyasi kolu gibi gördükleri DTP’yi sürekli baskı altında tutup, sürekli kavga mı çıkartacaklar, yoksa yepyeni bir politika mı izleyecekler?
MHP önde gelenleri, sürekli reddediyorlar. Gerektiğinde, gerektiği dozda tepki göstereceklerini söylüyorlar.
Kürt sorununda öylesine önemli bir sürece giriyoruz ki, MHP’nin tutumu, bu açıdan daha da önem kazanıyor.
SİLİNENLER
UÇUK VAATLER
TUTMADI...
Cem Uzan’ın Genç Partisi, bu seçimin renklerinden biriydi. Özellikle mazotun 1 YTL olacağı vaadi öylesine tuttu ki, diğer partileri arkasına aldı ve peşinden koşturdu.
Ancak, uçuk vaatler tutmadı.
Kampanya sırasında “ülkede o kadar fakir ve vaatlerle harekete geçebilecek insan var ki, Uzan’ın peşinden koşarlar” deniyordu.
İlginçtir olmadı.
En fakirimiz dahi vaatlerin bu kadar parlak olmasından kuşkulanmışlar ki, GP seçim sandığına gömüldü. Bırakın bir tehdit olmayı, belini dahi doğrultamadı.
Buna karşılık, kampanya Cem Uzan’a kişisel olarak yaradı. Yeniden gündeme geldi. TV ekranlarını doldurdu ve ne kadar becerikli bir iş adamı olduğunu hatırlattı.
GP, tek adam partisi kaldıkça bir yere gidemeyeceğini gösterdi.
SAADET DE
GÖMÜLDÜ...
Sandıkta silinen diğer bir parti Saadet idi. Recai Kutan, tüm yaşına ve rahatsızlığına rağmen, seçim meydanlarının en renkli topu Erbakan’ı da sahaya sürmesine rağmen hiçbir varlık gösteremedi. Yüzde 2.3 ile tam bir yenilgiye uğradı. Anlaşılan, Saadet’çiler de sonunda AKP’yi tercih etmişler.
Perinçek’in İşçi Partisi (yüzde 0.36) ve diğerleri (Aydınlık Türkiye Partisi 0.29- Bağımsız Türkiye Partisi 0.51- Halkın Yükselişi partisi 0.50 – Türkiye Komünist Partisi 0.21) de bu seçimler birlikte silinenler arasındaydılar.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|