GELİN ARTIK SE?‡İM SONRASINI KONU?žALIM:

?

AB: TAMAM MI,

DEVAM MI?

?

Artık seçimlerle ilgili olarak konu?Ÿulacak pek bir?Ÿey kalmadı?Ÿı için, bu hafta ba?Ÿından beri sizlere, seçim sonrasında gündemin ön sıralarına çıkacak önemli konuları anlatmaya çalı?Ÿıyorum.

?

Bugün sırada, Avrupa Birli?Ÿi ile ili?Ÿkiler var.

?

Bazı kesimler, AB projesini engellediklerini sanıyorlar. Oysa çok yanılıyorlar. Avrupa Birli?Ÿi Türk halkının hakkıdır ve ne herhangi bir hükümet ne de bazı kurum ve kesimler bu ili?Ÿkiyi koparamazlar. Belki hayatı zorla?Ÿtırır, süreyi uzatabilirler, ancak süreci bitiremezler.

?

?žimdi ?Ÿu andaki genel duruma bakalım:

?

Tayyip Erdo?Ÿan resmi

?

1. T?œRKİYE? (kimi haklı, kimi haksız) gerekçelerle AB projesini 2007 ba?Ÿından itibaren askıya aldı. AK Parti?nin, AB lafını a?Ÿzına almak istememesinin ba?Ÿlıca nedeni, MHP korkusuydu. MHP?nin AB üzeriden alaca?Ÿı sempati oylarıyla barajı geçmesinden çekinen iktidar, konuyu rafa kaldırdı. 301?inci madde ba?Ÿta olmak üzere hiçbir ?Ÿey yapmadı. AB aleyhtarlı?Ÿına sahayı bo?Ÿ bıraktı. Korkunun ecele faydası olmadı?Ÿını gördü?Ÿü zaman i?Ÿ i?Ÿten geçmi?Ÿti. AB zırhını kaybetmekle kaldı. Kim ne derse desin, iktidar zoru de?Ÿil kolayı tercih etti. Hem kendine hem de Türkiye?ye gereksiz ?Ÿekilde zarar verdi.
2. AVRUPA BİRLİ?žİ, bu ili?Ÿkilerde daha da hoyratça davrandı. Fransa?nın yeni Cumhurba?Ÿkanı Sarkozy?nin Türkiye aleyhtarlı?Ÿına kimse yeterince direni?Ÿ göstermedi. Sadece Avrupa Komisyonu tepki verdi. ?Ancak onun da gücü sınırlı oldu?Ÿundan dolayı, Sarkozy istedi?Ÿi gibi at ko?Ÿturdu. Fransa?nın ısrarı sonucunda müzakereler, kelimenin tam anlamıyla kısırla?Ÿtırıldı. Sözde müzakere sürüyor, oysa somut do?Ÿru dürüst hiçbir ilerleme yok. Daha da kötüsü, Almanya ile Fransa, hemen her gün Türkiye?ye ?tam üye olamayaca?Ÿının? mesajlarını veriyorlar.

?

Bugün Türkiye-AB ili?Ÿkileri, tam anlamıyla bir çıkmazdadır. Böyle devam edilirse, müzakere süreci kendi kendine duracak.

?

?Zaten önümüzdeki Aralık ayındaki AB doru?Ÿunda Fransa?nın yapmak istedi?Ÿi de bu. İli?Ÿkileri dondurma noktasına indirgemek ve Türkiye?yi ?tam üyelik yerine ?privilaged? (ayrıcalıklı) ortaklı?Ÿa? itmek. Yani tehlike kapımıza gelmi?Ÿ durumda. Seçim sonrasındaki iktidarların beklemeden karar vermelerini gerektirecek bir noktadayız. E?Ÿer taraflar gerçekten bir atılım yaparlarsa, tren yeniden raya sokulabilir. Bunu gerçekle?Ÿtirmek, hem AB?nin hem de Türkiye?nin atması gereken adımlara ba?Ÿlıdır.

?

?

?

T?œRKİYE?NİN

YAPMASI GEREKENLER

?

Türkiye?nin Avrupa Birli?Ÿi treni yürüyemez durumda. 2006 Aralık ayındaki tren kazası yara berelerle atlatılmı?Ÿ ve hasar gören raylar bakıma alınmı?Ÿtı. Ancak tamirat tahminlerden öte uzadı. Daha do?Ÿrusu, Türkiye?nin AB?ye yakla?Ÿmasını istemeyenler tarafından uzatıldı.

?

Bugün iki senaryo ile kar?Ÿı kar?Ÿıyayız. Hangisini seçersek ona göre hareket edece?Ÿiz.

?

1. SARKOZY ve etrafındaki ?HAYIR?cıları bir gerekçe gösterebiliriz, öncelikle onların tutumlarını de?Ÿi?Ÿtirmeleri gerekti?Ÿini söyleyebiliriz. İlk adımı Sarkozy ve? Merkel?in atması ve Türkiye?ye yönelik politikalarından vazgeçtiklerini açıklamalarını isteyebiliriz. Bu açıklama gelmeden Türkiye?nin adım atmayaca?Ÿını belirtebiliriz. Bu, HAYIR cephesinin oyununu oynamak anlamına gelir. İli?Ÿkilerin daha da batması ve kurtarılamaz noktaya sürüklenmesiyle sonuçlanır.
2. T?œRKİYE ne Sarkozy?nin engellemelerine, ne Merkel?in ayak sürümelerine bakar ve reformlarını tüm hızıyla? tekrar ba?Ÿlatır. Sonuna kadar da götürür. Böyle bir durumda ne Fransa ne de Almanya Türkiye?ye HAYIR diyemezler. Bu, siyasi faturası büyük bir politikadır. Ancak sonuç verir ve Türkiye?nin tam üyeli?Ÿini hızlandırır.

AB?NİN YAPKMASI

GEREKENLER...

?

Avrupa Birli?Ÿi?ne üye 27 ülkenin sadece 5?i (Fransa, Almanya, Hollanda, Avusturya ve Kıbrıs) farklı nedenlerle Türkiye?nin önünü kesmek ve aralarına e?Ÿit ?Ÿekilde almak yerine, farklı bir konuma sokmak istiyor. Büyük ço?Ÿunluk Türkiye?yi destekliyor. Ancak 5?lerin hem a?Ÿırlı?Ÿı var hem de geri kalan 22 yeterince ba?Ÿ kaldıramıyor. İ?Ÿte bu nedenle, AB?nin her ?Ÿeyden önce kendi içinde bir karara varması gerekiyor:

?

?Türkiye?yi tam üyeli?Ÿe gerçekten istiyor muyuz, yoksa Ankara ile oyun oynamaya devam mı edece?Ÿiz??

?

AB, Türkiye?ye yıllar boyunca sözler verdi. ??œmit verdi ve yaptı?Ÿı tüm anla?Ÿmalar, tam üyelik hedefini gösteriyordu. Ardından ko?Ÿullar de?Ÿi?Ÿti. ?žimdi, ayak sürüyor. Eski sözler ve imzalar unutuluyor.

?

İ?Ÿte bu yakla?Ÿıma bir son vermek gerekiyor. Olli Rehn?in dedi?Ÿi çok do?Ÿru. Her gün Türkiye?nin Avrupalılı?Ÿı yeniden tartı?Ÿılacak ve her gün aynı tartı?Ÿmalara geri dönülecekse, bunun hiçbir kıymeti kalmaz. Daha da önemlisi, kar?Ÿılıklı öylesine bir yıpranma ya?Ÿanır ki, tam üyelik sürecini bir yana bırakalım, ikili ili?Ÿkiler dahi ta?Ÿınamaz duruma girer. İyisi mi, Avrupa kendi içinde bir karara varmalı ve nereye gidilece?Ÿi konusundaki tereddütlere son verilmeli. Aksi halde hepimizi çok tehlikeli bir ba?Ÿka süreç bekliyor. (Bu sürecin ne olabilece?Ÿini seçimlerden sonraya bırakıyorum.)