İDAM URGANIYLA
POLİTİKA YAPMAK YAKIŞMADI
Milliyetçi Hareket Partisi çoğumuzu korkutuyor.
Devlet Bahçeli, siyaset meydanlarında öylesine sert ve abartılı bir dil kullanıyor ki, bu görüşlere kendinin de samimi olarak inandığını sanmıyorum. Daha doğrusu, inanmak istemiyorum.
MHP gibi büyük bir partinin, seçim stratejisini ve en vurucu sloganını idam üzerine kurması ve idamı adaletin bir parçası olarak görmesi, Türkiye açısından bir gerileme değildir de nedir?
Oysa benim gibi çok kimsenin beklentisi, MHP liderinin öncelikle çetelere karşı mücadeleye girmesiydi. Böyle bir tutum, onun partisini merkeze çekmek istediğinin en önemli simgesi olurdu. Bakıyoruz, Bahçeli sadece idam urganından söz ediyor, seçim alanlarında bu urganı ortaya atıp “Hadi al da Öcalan’ı as”diyebiliyor.
Hayır, Türkiye artık bu dönemleri çok geride bırakmış olması gerekiyordu. Meğer Milliyetçi Hareket Partisi, TBMM’ne yaklaştıkça söylemini yine sertleştirmesi, çatışmacı tutumunu ortaya koyması karamsarlık yaratıyor.
23 Temmuz’da ortaya çıkacak meclisin eskilerine oranla çok farklı olacağı şimdiden bellidir. DTP tekrar geri dönüyor ve herkesin kuşkusu, olası DTP-MHP kavgalar dizisidir.
İşte bu çerçeve içinde, MHP’nin tutumu büyülteç altında.
Acaba ne yapacak ?
Bahçeli, bir devlet adamı olarak algılanır. Ülkücü gençleri sokaklardan salonlara taşımasıyla tanınır. Kavga döğüş değil, aksine uzlaşı arayan bir isim olarak nitelenir.
İşte bundan dolayı, Bahçeli’den genel beklenti idam etmek-urgan atmak- kavga çıkartmak değil, tam aksine çetelerle mücadele etmesidir.
22 temmuz akşamı nasıl bir Bahçeli ile karşı karşıya kalacağımızı henüz bilemiyoruz. Yine, ortaya rakamlar çıktıktan sonra, daha sağlıklı bir değerlendirme yapabileceğiz. Ancak bizlerin beklentisi, devlet adamı niteliğindeki bir Bahçeli ile karşılaşabilmektir.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|