DTP, PKK ETKİ ALANI
DIŞINA ÇIKIYOR
Seçim kavgaları arasında yeterince tartışmıyoruz, ancak DTP’nin aldığı karar, hem ülkedeki Kürt sorununu, hem de PKK ve İmralı’nın politikalar üstündeki ağırlıklarını çok etkileyecektir.
Bugüne kadar, Kürt politikalarını genel stratejisiyle İmralı saptıyordu. Abdullah Öcalan, avukatları aracılığıyla, politikaların ana çizgilerini çiziyor, gerekiyorsa kişilerle ilgili görüşlerini de iletiyordu.
PKK da, İmralı’dan gelen yönlendirmeler çerçevesinde, günlük uygulamaları gerçekleştiriyordu. Kim belediye başkanı olacak, nerede ne zaman gösteri yapılacak, kim partinin neresinde rol alacak? Bugüne kadar kurulan partilerin hiçbiri, kendi başına hareket edemediler. Liderinden, en alt düzeydeki yetkililerine kadar, İmralı ve PKK’dan bir işaret gelmeden adım atmadılar. Zira PKK tüm kadrolara hakim. Kadroların da bundan herhangi bir şikayeti yok. PKK ve parti kadroları iç içe çalışıyorlar. Kürt kökenli vatandaşlarımız da bu düzene alışmış görünüyorlar.
Bu düzenin en sakıncalı yönü, siyasi parti olarak ortaya çıkanların inisiyatiflerinin olmaması ve politikaların kendileri dışında saptanmasıdır.
Peki bundan sonra ne olacak?
İşte en önemli soru da bu… Bundan sonra, parti ile PKK ve İmralı arasındaki ilişkilerin değişmesi kaçınılmaz olacaktır. Belki uzun sürecek, ancak parti yönetimi giderek güçlenecek ve politikaların saptanmasında söz sahibi olacaktır. TBMM’ne girmiş olan DTP milletvekillerinin etkinliği ister istemez artacak ve zaman içinde de İmralı ve PKK’ya ters düşebileceklerdir. Zaten İmralı ve PKK’nın, siyasi kolları olarak niteledikleri DTP’nin, TBMM’ne bağımsız milletvekili olarak değil de, yüzde 10’luk barajı geçen bir parti olarak ön kapıdan girmesi için bugüne kadar ısrar etmesinin başka bir gerekçesini göremiyorum.
Uzun bir sürece giriyoruz.
Bizler gibi, Kürt siyasetçileri de değişecektir.
Ülkenin toprak bütünlüğü üzerinde uzlaşmadan başka bir çaremizin bulunmadığını da kabul edeceğiz.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|