YEPYENİ BİR SÜRECE
HAZIR OLALIM…
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yepyeni bir sayfa açılıyor.
Şimdiye kadar katıksız laik kesimler tarafından yönetilen ülkemizin kaptan köşkünü, bundan böyle tümüyle Ak Parti ekibi kontrol altına alıyor.
Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı Ak Parti’nin elindeydi. Bundan böyle, laiklik kalesinin simgesi olarak algılanan Çankaya Köşkü de AKP’ye geçiyor.
Köşk’ün AKP’lileşmesi, aslına bakacak olursanız, pratikte çok bir şeyi değiştirmez. Cumhurbaşkanlığı’nın yetkileri kısıtlıdır. Cumhurbaşkanı, TBMM’den gelen yasaları veto edip geri gönderse dahi, AKP Meclis’teki çoğunluğuyla, aynı yasayı tekrar oylayıp Köşk vetosunu bertaraf edebiliyordu.
Buna karşın, Cumhurbaşkanı’nın en etkin yetkisi, Anayasa Mahkemesi ve YÖK gibi önemli kurumlara yapılacak atamalarda ortaya çıkıyor. Laikliğin kalesi olarak nitelenen Çankaya Köşkü’ne bir AKP’linin geçmesi, mutlaka bazı yaklaşımları değiştirecektir.
Çankaya, artık laik sistemin kalesi olmayacaktır.
İster eşi türbanlı bir erkek, ister başı açık bir kadın çıksın, Türkiye artık bambaşka bir sürece girmektedir.
İktidar Ak Parti elinde…
Meclisi de Ak Parti kontrol ediyor…
Şimdi de Cumhurbaşkanlığı Ak Parti’ye geçiyor…
Büyük olasılıkla, bir süre sonra, Anayasa değiştirilecek ve yarı başkanlık sistemine geçilecek. Böylece, Ak Parti’nin ülke yönetimindeki kontrolü daha da artacaktır.
Şimdi, özellikle laik kesimlerin sordukları en önemli soru “kaptan köşküne de hakim olacak Ak Parti Türkiye’nin dümenini ne tarafa çevirecek” şeklinde. Bu şekilde, Türkiye’nin giderek kabuk değiştireceğine inanılıyor. Hele TSK’nın devre dışına çıkmasıyla birlikte, Atatürk’ün yarattığı Türkiye’nin zaman içinde yok olacağından korkuluyor.
Acaba, bu varsayım gerçekten ciddiye alınmalı mı?
Hem, evet alınmalı… Hem de hayır, fazla abartılmamalı.
Kendi kendimizi aldatmayalım, Türkiye önümüzdeki dönemde daha muhafazakar bir ortama girecektir. Toplum, eski yıllara oranla din konusunda daha fazla duyarlık gösterecek, bu ülke daha dindarlaşacaktır.
Ancak, bu manzaraya bakarak, Türkiye’nin elden gideceği ve laik sistemin yok olacağı da söylenemez. Bu dev değişimi Ak Parti gerçekleştiremez. Ne gücü, ne de vizyonu böylesine büyük bir değişimi kaldırabilir.
Ayrıca, asıl Türk kamuoyu böyle bir değişime izin vermez. Laiklik bu ülkenin derisine artık öylesine girmiştir ki, kim ne kadar zorlarsa zorlasın, bu elbisenin üstümüzden çıkarılabilmesi imkansızdır.
Bakın, yaşayıp göreceğiz.
Korkularımızdan kurtulduğumuz oranda da önümüz açılacak. Önümüzdeki dönem, Türkiye’nin önünü kapatmayacak. Ancak bunun için, hepimizin sorumluluklarımızı iyi yüklenmemiz, laik- demokratik rejime sahip çıkmamız gerekiyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|