TÜRKİYE İSTERSE, TASARIYI
ENGELLEYEBİLİR…
Ermeni soykırım tasarısını engelleyebilmek için Türkiye’nin kullandığı tek silah, ister Amerikan yönetimine, ister başka ülkelere yönelik olsun, sadece “Eğer bu tasarıyı geçirirseniz ilişkilerimiz bozulur. Türk halkı büyük tepki gösterir” tehdidi. Bunlar belki tehdit değil, aksine günün gerçekleri olabilir, ancak karşı tarafça tehdit olarak algılanıyor.
Buna karşılık, soykırım kavgasının gidişini değiştirmek ve Ermenistan’ı belirli oranda yanımıza çekebilmenin yolu var.
Ancak, bunun için cesaret gerekiyor.
Kendine güven gerekiyor.
İşte önerilen girişimlerden bazıları:
- Türkiye, Ermenistan ile önkoşulsuz görüşmelere oturabilir.
Masaya oturulduktan sonra ise, her konu açılınır ve tartışılır. Yıllarca gidecek bir süreç başlatılmış olur. Azeri dostlarımıza da, böyle bir yaklaşımın onlarında yararına olacağı anlatılabilir.
- Türkiye ile Ermenistan arasındaki kapı ilk aşamada sadece insan trafiğine açılabilir.
Kapı ilk aşamada ticarete kapalı tutulur. Böylece hem Ermenilere karşı bir jest yapılmış olunur, hem de Azerbaycan’ı da fazla rahatsız etmez.
- Uluslararası tarihçilerden oluşan bir kurul oluşturulması girişimi tekrarlanabilir.
Ermeniler bu kurula karşı çıkıyorlar. “Soykırım artık Uluslararası Camia tarafından kabul edildi. Şimdi neden böyle bir kurul kurup riske girelim” diyorlar. Ancak, Türkiye’nin geniş bir paketle ortaya çıkması ve iyi bir kampanya ile elini Ermenistan’a uzatması, Ermeni diasporasının direncini kırabilir.
- 301’inci madde ya tümüyle kaldırılır veya önemli değişiklik yapılıp gerekçeleri iptal edilerek yeni ve daha somut gerekçe yazılır.
301 Hrant Dink cinayetinin azmetticilerinden biri olarak görüldüğünden dolayı hem iç hem dış kamuoylarına bu şekilde önemli bir mesaj verilmiş olur.
Soykırım iddialarını yıllar boyunca görmezden geldik. Sanki üstüne gitmezsek yok olacakmış gibi davrandık. Oysa tam aksine, yıllar geçtikçe Ermeniler görüşlerini kabul ettirdiler. Artık geldiğimizdeki noktada, ancak dünyayı şaşırtacak adımlar atarak, son derece cesur çıkışlar yaparak bu tuzaktan kurtulabiliriz.
Basit milliyetçi sloganlarla yolumuza devam edeceksek, bilelim ki yolun sonunda Ermeniler isteklerini bize kabul ettiremeseler dahi, Uluslararası kamuoyunun tamamına kabul ettirecekler.
İyisi mi, akılcı davranalım.
Vizyon sahibi olalım.
Komplo teorilerinin arkasına saklanmaktan kendimizi kurtaralım.
İlerde Uluslararası kamuoyunda kaybedeceğimiz prestij, emin olun seçim sandığında kaybedilecek birkaç yüz bin oydan çok daha pahalıya mal olur.
Ülkeyi sevmek budur.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|