Mehmet Ali Birand
 
TÜRKİYE, KENDİ HAMLESİNİ ÇELMELİYOR
 
 

TÜRKİYE, KENDİ

HAMLESİNİ ÇELMELİYOR

 

Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki satranç oyununda son derece ince bir çizgiden geçiliyor. Türkiye’nin 1 liman ve 1 havaalanı önerisi, AB içindeki bölünmeyi büyülttü. HAYIR Cephesi sinirli. Rumlar çok rahatsız. EVET Cephesi ise, bu hamleyi gösterip “Türkiye önemli bir adım atıyor, bizde buna karşı jest yapmalıyız” diyor. Her açıklamanın, her adımın çok etki yarattığı bir süreçten geçiyoruz.

 

Anlayacağınız, pamuk ipliğine bağlı bir Uluslararası pazarlık yaşanıyor. Bir demeç. Bir gereksiz açıklama, taraflardan birinin kalesine gol yemesiyle sonuçlanabiliyor.

 

İşte tam böyle bir aşamadan geçerken, geçen hafta Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları, Dışişleri ile Genelkurmay arasındaki gereksiz tartışma, muhalefetin sert tepkileri  AB başkentlerine çok farklı yansıdı.

 

Bu gelişmeler, “Türkiye’ye HAYIR cephesi tarafından “Askerler itiraz ediyor, Türk hükümeti bu önerinin arkasında duramayabilir” diye yorumlandı.  Cumhurbaşkanlığının açıklaması pek fazla önemsenmedi, ancak Genelkurmay Başkanının ki ufak bir deprem yarattı. Artçı sarsıntılar hala da sürüyor.

 

Tabii Rumlar hemen “Ankara göz boyuyor. Bunu kabul etsek dahi, verdikleri sözü yerine getirmeyecekler. Asker engelleyecek” diye, Alman ve Fransızları kışkırtıyor.

 

İngiltere’nin başını çektiği EVET Cephesi de boş durmuyor. Onlar da, “Türkiye’ye sert davranırsak, Erdoğan hükümetini zayıflatmış oluruz. İşte gördünüz, Asker ve  Ulusalcı Cumhurbaşkanı hemen ters tepki verdi” diye kendi tezlerini (Türkiye’ye kesilen cezanın hafifletilmesini) savunuyorlar.

 

Erdoğan’ın, “Herşeyi soracak değiliz. Biz siyasi  kararı veririz. Üstelik haberleri de vardı...” yolundaki açıklamaları da, Brüksel’deki  soruları tam anlamıyla yatıştıramadı.

 

Limanlar olayı, Uluslararası bir sorun iken şimde, Türkiye’de bir rejim sorununa dönüşme eğiliminde görülüyor.

 

Yani , ip giderek inceliyor.

 

İpi koparmak istemeyenler de, karar almadan, konuyu olduğu yerde bırakmayı ve 2007 sonuna kadar dondurmayı konuşuyorlar...

 

Kesin durum, herhalde bu hafta sonundaki dorukta anlaşılacak...



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…