GÜL’ÜN KAHİRE
SEFER-İ – HÜMAYUNU
Cumhurbaşkanı Gül verdiği sözü tutuyor. Bir başladı, tam başladı. Daha dün Amerika’da idi. Bugün Mısır’da, yarın Suriye’ye gidecek. Ben ise merakla, AB başkentlerini ziyaret edeceği günleri bekliyorum. Avrupa’ya ilk açılımını, Strazburg’da Avrupa Konseyi’ne giderek yapmıştı. Şimdi sırada Avrupa Birliği var.
Karla kaplı, insanı donduran bir havada Ankara’dan kalkıp 1 saat 45 dakikalık bir uçuştan sonra, ılıman bir Kahire’ye inmenin keyfi de başka oluyor.
“Akdeniz’in iki büyük ülkesinin buluşması” demek daha doğru olur. Mısır, Arap dünyasının lideri konumunda ve bunu kaybetmemeye çok dikkat ediyor.
Kahire’deki ilgiyi görünce, aklıma 17 Aralık 2004’teki doruk toplantısı geldi. Brüksel’deki basın merkezi birbirine giriyordu. AB medya yetkilileri “Ne oluyor anlayamadık. Şimdiye kadar böylesine çok Müslüman ülke gazetecisi yığılmadı” diyor, şaşkınlıklarını saklayamıyorlardı.
Araştırdım, 200’e yakın Müslüman ülke kökenli gazetecinin akredite olduğunu gördüm. İşte o zaman, Türkiye’nin tam üyeliğinin İslam dünyası açısından ne anlama geleceğini daha iyi görmüştüm.
Sonradan, “bizler de unuttuk, onlar da unuttular herhalde” diyordum ki, Kahire temasları ortaya farklı bir manzara çıkarttı.
Onların da ümitleri azalıyor.
Sarkozy ve Merkel’in muhalefeti, soru işaretlerini arttırmış. Yine de “Mutlaka gerçekleşmeli. Türkiye mutlaka tam üye olmalı. Müslüman bir ülkenin AB’de bulunması, sesimizin duyulmasına yol açacaktır” deniyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|