ÖLÇÜYÜ KAÇIRMAMALI
Bizler, heyecanlı, duygusal, tepkilerini hemen ve zaman zaman abartılı şekilde gösteren bir toplumuz. Ne yapalım, böyleyiz işte... Ancak, Devlet duygusal davranamaz. Her ne kadar, toplum nabzının iyi tutulması ve kamuyonun tepkilerinin dikkate alınması gerekse dahi, Devlet, uzun vadeli çıkarlarını gözetir.
Türk-Fransız ilişkilerinde, işte böyle bir süreçten geçiyoruz. Kamuoyundaki heyecanlar ne kadar yüksek olursa olsun, Devlet abartılı tepkilerden kaçınmak zorunda.
Fransız Büyükelçisi Paul Poupade’ın bu konudaki uyarısı çok önemli ve haklı: “...Aman kontrolü kaybetmeyin ve tepkileri belirli bir ölçüde tutun...”
Ermeni diasporasının soykırım eylemleri daha uzun yıllar devam edecektir. Daha çok uzun yıllar (özellikle, Türkiye bugünkü uyur-gezer tutumunu sürdürdükçe) büyük kavgalar, siyasi çekişmeler yaşanacaktır. Bugünden iyi hesap yapmaz, tepkilerimizin boyutlarını gerçekçi sınırlarda tutmazsak, ilerde elimizde, kullanabileceğimiz bir kart kalmayabilir.
Tepki göstereceğimiz ülke sayısı arttıkça, herbirini ihalelerden kovalar, mallarına boykot ilan eder, Elçilerimizi geri çekersek, bundan 10-15 yıl sonra ne yapacağız?
Unutmayalım ki, devletler arası ilişkilerde ne düşmanlıklar, ne de dostluklar sonsuza kadar devam eder. Daima kırılma noktaları yaşanır. Bugün Fransa ile ilişkiler bozulur, göreceksiniz 2007’deki Başkanlık seçimlerinden sonra düzelmesi için çabalar artacaktır. Eskiden de böyle olmuştur, yarın da böyle olacaktır.
İyisi mi, medya ve kamuoyu ne kadar duygusal ve abartılı tepki gösterirse göstersin, Devlet ölçüyü kaçırmamalı....
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|