ERDOĞAN KIBRIS’TA
İLK MESAJI VERDİ...
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs ziyareti, Cumartesi katliami nedeniyle kaybolup gitti. Oysa, son derece kritik bir dönemde yapılmıştı ve önemli mesajlarla yüklü geçeceği tahmin ediliyordu, pek olmadı. Başbakan, KKTC seçimlerini etkileyebilecek sözler söylememeye özellikle dikkat etti. Çözüm konusunda ise, bazı ipuçları vermekle yetindi.
Erdoğan’ın Denktaş’ı göklere çıkaran konuşmalar yapmaması dikkatleri çekti. Buna karşılık, muhalefet liderleriyle de çok sıkı fıkı görünmedi. Her iki tarafa mesafeli kalmayı tercih etti.
Doğrusu da buydu.
Erdoğan’ın Rum tarafına geçişi ile ilgili manşet haberleri aslında doğruydu. Hazırlıklar sırasında bu opsiyon tartışılmış ancak karara bağlanamamış. Benim ilgimi çeken, bu haberin (kimler tarafından yayıldığını bilmiyorum) hemen basına sızdırılması ve engellenmesi oldu. Gereken ön görüşmeler alınmadan haber sızdırılınca, bu jest engellenmiş oldu. Başbakanlık karşı taraftan bir red tutumuyla karşılaşmak istemedi.
Gelelim, Erdoğan’ın dış mesajlarına...
Konuşma ve demeçlerine bakılınca, Ankara’nın çözüm tercihlerinin biraz daha netleştiği görülüyor.
Ankara, 1 Mayıs öncesinde çözüm için yeni bir girişimde bulunacak. Annan planı temel alınacak ve bu plan içindeki bazı kavramlar daha netleşecek.
KKTC’nin egemenliği, iki kesimlilik, garantiler ve toprak/göçmen dağılımında yeni öneriler yapılacak
Bu yeni yaklaşım ortaya atılınca, bir yandan Yunanistan, öte yandan da AB-ABD ikilisi Rumlara gereken baskıyı yapmalıdır. Türkiye Kıbrıs’ta “ver kurtulcu” değildir.
Türk tarafının öneri paketi ortaya çıkmadıkça, bunun “göz boyama mı, yoksa ciddi bir çözüme yönelik mi?” olup olmadığını anlayamayacağız. Eğer Annan planı alt üst edilirse, o zaman boş yere ve taktiksel bir adım atılacağı ortaya çıkacak. Tabii bunu da kimseye anlatamayacağız.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|