DERİN DEVLETTE
G?R??LER FARKLI
Avrupa Birli?inden son haftalarda ardı ardına olumlu mesajlar geliyor. ?nem sırasına göre ?unlar tekrarlanıyor:
2004 Aralı?ında , tam üyelik müzakerelirini ba?latma tarihini alma olasıl?ınız giderek artıyor. ?u 5 konuda adım atabilirseniz, AB?de Türkiye ile? müzakereleri yine ertelemek isteyen ülkelerin ellerinde hiçbir gerekçe kalmayacaktır:
Uyum yasalarını eksiksiz uygulayın. Kimse Türkler yasayı de?i?tirir ancak uygulamaz. Bizi kandırılar diyemesinler.
Kopenhag kriterlerinden geri kalan ve Anayasa de?i?ikli?i gerektiren, DGM?lerin kaldırılması gibi, eksikleri de tamamlayın.
Kıbrıs?ta 1 Mayıs 2004?e kadar çözüm için adım atın. Rumlar kabul etmeseler dahi, Kıbrıs engelini yok etmi? olursunuz.
Avrupa Parlamentosundaki direni?i? kırmak ve Parlamentoyu yanınıza çekebilmek için,? Zana ba?ta DEP?lilerin ikinci defa yargılanlamalarını, son de?i?ikliklere uyum gösterip ?tutuksuz? sürdürün.
Askerinizin (hiç de?ilse önümüzdeki dönemde) siyasi nitelikli demeç vermesini engelleyin.
OYSA, ISRARLA
TAM AKSİ YAPILIYOR
Son haftalardaki geli?melere bakarsak, Derin Devletin harekete geçti?ini ve direni?i? sürdürdü?ünü görüyoruz.
Ya bilinçli olarak AB sürecini dinamitlemek ve Türkiye?nin önüne engel koymak amacıyla veya yarısı cehaletten, yarısı eski alı?kanlıklarından? dolayı, ellerinden geleni yapıyorlar.
DGM, AB RAPORUNU
DİNAMİTLEDİ...
Ankara 1 nolu DGM, 9.5 yıldır hapiste yatan eski DEP?li Milletvekillerini, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AIHM) kararına uyup 2 inci defa yargılıyor.
?zellikle Zana, Avrupa Parlamentosu için bir semboldür. Sakharov ödülü vermi?lerdir. Türkiye?nin Kopenhag kriterlerine uyup Zana? ve arkada?larını ?tutuksuz? yargılayıp yargılamamasını? izlemektedirler.
Dikkat edin, ?serbest bırakın? veya ?yargılamayın? denmiyor. Yeni yasa de?i?ikliklerine uyulup, tutuksuz yargılanması gerekti?ini söylüyorlar. Sadece Avrupa Parlamentosu üyeledi de?il, ülkedeki gerilimi gidermek isteyen her aklı ba?ında insan da bunu istiyor.
Tutukluluk, ancak sanıkların kaçma tehlikesine kar?ı uygulanır. Bu insanların cezalarının tümüyle bitmesine zaten 1.5-2 yıl kalmı?, kaçıp? neden tekrar hapse? girsinler?
DGM heyeti ise ısrarla tutuksuz yargılanma kararı vermiyor.? Yazı?ma eksikliklerinden? gerekçeler üreetip reddediyor.
Hele son duru?mada karar alınabilse, AB?nin 5 Kasım?da yayınlayaca?ı rapordaki bir gedik kapatılmı? olacaktı.
DGM, raporun bir bölümünün kötü çıkmasını ister gibi, avukatların talebini reddetti ve duru?mayı 21 Kasım?a erteledi.
Kopenhag kriterlerine uyum için DGM?lerin kaldırılması isteniyor ya, Ankara 1 inci DGM?si de böyle direniyor.
K?RT?E KURSUNA
5 SANTİMLİK ENGEL
AB uygulamaları gözlüyor ve 5 Kasım raporunda bunlara yer verecek ya, Batman?daki Kürtçe kursunun açılmasının engellemesinden yüzel bir eylem (!) olabilir mi?
Milli E?itim Müfetti?lerinin sınıf kapılarını uygunsuz (!) bulmalarıyla ilgili haber tam? bir komedi. Bir dersanedeki? kapının 90 santim yerine 85 santim? olması yetiyor...
Bana acaba kim, bu olayın basit bir hata (!) veya Müfetti?in son derece duyarlı oldu?unu inandırabilir? Eminim oradaki bir resmi yetkili veya güvenlikçi bir? vatansever (!) ?bu vatan haini ayrılıkçılara dersane açtırma? demi?tir. Bunun ba?ka bir izah tarzı olabilir mi?
DENKTA?, AB?YE KAR?I
KENDİNİ SİPER EDİYOR
AB?ye kar?ı Kıbrıs?ın ne büyük bir engel oldu?unu en iyi bilen ki?i Rauf Denkta??tır. Kıbrıs?ta çözümü engellerse, Türkiye?nin AB dosyasının kapanaca?ını böylece Kıbrıs konusundaki? baskıların da azalaca?ını hesaplıyor. Bu sayede KKTC?sindeki mutlu hayatını sürdürece?ine inanıyor. Bundan dolayı da kahramanca sava?ıyor. Kendini siper? ediyor. Seçimleri kendinden yana partilerin kazanması için her?eyi yapıyor. Elindeki son kozları oynuyor.
?ocuklarımızın gelece?ine ipotek koydu?unun? ya farkında de?il veya bilinçli ?ekilde, 70 milyonun önünü kapatıyor.?
ASKERİN DE
KAFASI KARI?IK
Derin Devletçi ki?i ve kurulu?lar geleneksel olarak Türk Silahlı Kuvvetlerine bakarlar.
Yine bakıyorlar, ancak orayı tam anlamıyla okuyamıyorlar. Asker kapalı bir kutu. Bazen? olumlu , bazen olumsuz mesajlar çıkıyor.?
Bunun nedeni de, Ordu içinde de iki dü?ünce ekolü var. Bir bölüm TSK?nın de?i?mesini, eski alı?kanlıklarını bırakıp, AB içinde? yeni dünya?ya ayak uyduran modern bir oldu olmasını, di?er bir bölüm ise aynı kalmasını ?koruma-kollama?? görevini sürdürmesini istiyor.?
Kafalar karı?ık.
Benim için önemli olan, 1 inci Ba?kanın söyledi?idir. Farklı görü?ler olabilir, ancak sonunda Genelkurmay? Baykanı son noktayı koyar.
Org. ?zkök ise (e?er ben yanlı? algılamıyorsam) AB?den yana tutum alıyor. Yunan Elefterotipia gazetesine verdi?i demeçte bunun en son örne?i.
?Türkiye, AB?ye girerse tüm sorunlar? bir hafta biter? derken, açıkça bir yön gösteriyor. Tercihini söylüyor. Yunanlılara ?Bizi destekleyin? mesajı veriyor.
Org. ?zkök?ün bu olumlu yakla?ımına kar?ın, de?i?ime kar?ı çıkanları dengelemek için olas gerek, 2 inci Ba?kan?ın İmam Hatiplerle ilgili açıklaması geldi. Bunun AB?de tepki bulaca?ını, 5 Kasım?da açıklanacak Türkiye raporuna bir çentik açtıraca?ı herhalde biliniyordu. 2 inci Ba?kan buna ra?men konu?tuysa, mutlaka bir ?ince ayar? söz konusudur.
Kafalar i?te böylesine karı?ık...
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|