T?RKİYE RAPORU
OLUMLU, ANCAK...
BR?KSEL
Türkiye?ye tam üyelik müzakerelerinin ba?lama tarihi verilip verilmemesi, siyasi bir kararla alınacak. 2004? Aralı?ında, yeni üyeleriyle birlikte 25 ülkeli Avrupa Birli?i (AB)? -kimse veto etmedi?i taktirde-? son sözü söyleyecekler. Ancak, bu kararın alınabilmesi için en önemli? dayanak, AB Komisyonunun hazırlayaca?ı iki ? Türkiye ilerleme raparou? olacak. Biri önümüzdeki ay, di?eri de 2004 Ekiminde yayınlanacak olan bu raporlar, 25? ülke kararının temelini olu?turacak. E?er AB Komisyonu ?Türkiye Kopenhag kriterlerine uyumu sa?lamı?tır? diye rapor? verirse, üye ülkeler içinde Türkiye?nin katılımını isteyenlerin elleri güçlenecek, erteleme isteyenlerin gerekçeleri azalacak. AB Komisyonunun ?müzakere açılmalı? ?eklindeki görü?ünü reddetmek zorla?acak.
İ?te bu raporlardan ilki ?u sıralarda hazırlanıyor. Geçen hafta Zeynel Lüle, her zaman oldu?u gibi, yine önceli?i aldı ve taslak halindeki raporun ana hatlarını yayınladı.
Brüksel?de benim de temas etti?im kaynaklar Lüle?nin haberini do?ruluyorlar. Bu yılki rapor, hele geçen yıllardaki raporlarla kar?ıla?tırıldı?ı taktirde, son derece olumlu bir resim çekiyor.
Türkiye?nin, Kopenhag kriterlerine uyum yönünde attı?ı? adımlar ve kararlılıktan? övgü ile söz ediliyor.
Abdullah Gül?ün? dün Brüksel?de, geni?lemeden sorumlu Gunther Verheugen ile görü?mesinde, rapor tasla?ının ana çizgilerini ele aldı. İçinde nelerden söz edildi?ini ö?rendi.
Bu taslak ?imdi Komisyon?un üst katlarına yollanacak ve son rötu?lar yapılacak. Bazı komiserler onaylayacak, bazıları daha sertle?tirilmesini veya yumu?atılmasını isteyecekler. Ekim ayı ba?ında yayınlanacak.
MADALYONUN ?B?R
Y?Z? DE VAR...
Tahmin edebilece?iniz gibi, raporun tümü olumlu de?il. Ayrıntılarını henüz bilemiyorum, ancak eksikliklerden söz ediliyor.
Raporun en çok üstünde durdu?u nokta, dönüp dola?ıp? uygulamaya geliyor.
Herkesin ku?kusu aynı : Türkler bu reformları acaba uygulayabilecekler mi, yoksa hepsi ka?ıt üstünde mi kalacak?
Aslında bu son derece haklı bir ku?ku. ?lkemizin verdi?i sözlere uyum göstermemek konusundaki sabıkası öylesine ?i?kin durumda ki, insanlar yo?urdu üfleyerek yiyiyorlar.
Aynı ku?ku bizlerde de yok mu?
Bizde ?acaba uygulanır mı?? diye? kendi kendimizi sorgulamıyor muyuz?
Ancak öyle bir noktaya geldik ki, artık geri adım atmak veya uygulama konusunda gönülsüz hareket etmek, bu ülkeye açıkça kötülük etmek olacaktır.
GERİYE KALAN
D?ZENLEMELER NELER?
Brüksel?e gitmeden önce, Ankara?da uyum yasalarını hazırlayan yetkililerle konu?tum ve aynı soruyu sordum:
?Türkiye?nin tam uyum sa?layabilmesi için daha nelerin yapılması gerekiyor??
Hemen hemen tümünden aynı yanıt çıktı. ?zetlemek gerekirse ?öyle bir manzara ile kar?ı kar?ıyayız:
?Yasalarımızda çok sayıda net olmayan, mu?lak yani her yöne çekilip yorumlanabilecek hükümler var. Bunların mutlaka temizlenmesi ve açıklı?a kavu?turulmaları gerek.?
Anayasa?nın bazı maddelerinin de?i?mesi ?art. ?yle kararlar anayasaya ba?lanmı? ki, uyum sa?layabilmek için anayasa de?i?ikli?i kaçınılmaz. ?rne?in DGM?leri kaldırmamız gerekiyor, ancak? anayasa de?i?meden yapamıyoruz.
Yargıtay?ın birçok içtihadını de?i?tirip, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyum sa?lanması giderek kaçınılmazla?ıyor. Yargımız, 80-90 yıllarının terör korkusuyla aldı?ı kararları artık günümüzün ko?ullarına uydurmazsa biz bu i?in? içinden çıkamayız. Yargıç ve savcılarımız son derece tutucu ve Avrupa?daki anlayı?tan çok uzaklar.
Uygulamanın? do?ru dürüst gerçekle?ebilmesi için, bürokrasinin mutlaka bilgilendirilmesi ve e?itim gerekiyor, bugün bürokratlarımız hala i?in tam farkında de?il.?
SE?İM YASASI
VE RUHBAN OKULU
Yine Türk yetkililere göre, önümüzdeki 15 ay içinde AB?nin kararını etkileyecek en önemli konu, Kıbrıs olacak.
Kıbrıs Rumları ve Yunanistanın, çözüm yolunda ciddi adımlar atılamadı?ı taktirde mutlaka veto kullanacakları? inancı giderek artıyor. ?Ba?ka türlü hareket etmelerini beklemek çok hayalcilik olur? diyen bir üst düzey yetkili, AB?nin de bu konuda hiçbir i?aret vermedi?ini, yardımcı olmadı?ını vurguladı.
Di?er bir unsur, Heybeliada Ruhban okulunun açılması konusunda hala karar verilememi? olması.? Patrikhaneye AKP hükümetinin yakla?ımı, eski hükümetlere oranla çok daha yumu?ak, ancak onlar da bir türlü karar alamıyorlar. Oysa Ruhban okulunun açılması, Türkiye?nin prestijini arttıracak.
Bir de seçim yasasındaki yüzde 10?luk barajın yüzde 5?e indirilmesi zorunlu?undan söz ediliyor. Avrurupa?nın hiçbir ülkesinde böylesine yüksek bir barajın görülmedi?i ve toplumun önemli bir bölümünün (özellikle Kürtlerden söz ediliyor) temsil? edilememesinin sakıncalarına dikkat çekiliyor.
Brüksel?deki turumu sürdürüyorum.
İlginç noktalar çıktıkça sizlerle payla?aca?ım.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|