ANKARA’NIN TEK
DERDİ, PKK...
Milli Güvenlik Kurulu’nun Irak’a asker gönderme konusunda, hükümete yönelik bağlayıcı bir tavsiye kararı almaması bazılarımızı meraklandırdı.
Acaba Türk hükümeti yine 1 Mart’ta olduğu gibi, Amerikalılara ümit dağıttıktan sonra, şimdi geri adım mı atmaya hazırlanıyordu?
Pişman olmuş ve Birleşmiş Milletlerin arkasına saklanıp, işi uzatmaya mı çalışıyordu?
Hiçbiri değil...
Türkiye, Irak konusunda kararını vermiş durumda.
AKP hükümeti ve Türk Silahlı Kuvvetleri, tüm riskleri göze alarak asker yollamayı kafalarına koymuşlar. Hükümet, sırat köprüsünden geçen ekonomik durumu tehlikeye atmak istemiyor. Hatta bir zamanlar 1 inci tezkerenin reddini sert şekilde eleştiren çevrelerin, şimdi tam aksine, tutumlarını değiştirip “hayır, bu koşullarda yollamayın” demelerine rağmen, tutum değiştirmiyor.
Hükümet, alınacak riskleri çok iyi biliyor ve gözle de görüyor. Bütün bunlara rağmen yaklaşımını değiştirmiyor.
Silahlı Kuvvetler de aynı kararlılık içinde...
Genelkurmay Başkanlığı, Irak’a asker yollanmaması durumunda, hem Türk-Amerikan ilişkilerinin, hem Türkiye’nin bölgedeki konumunun ve nihayet TSK ile Pentagon ilişkilerinin, yeniden tamiri çok daha güç bir noktaya gerileyeceğini görüyor.
Hükümetin ve askerin konuşarak veya konuşmayarak verdikleri mesajlar, hiç değilse bizim edindiğimiz izlenimler böyle...
Ankara, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinden çıkacak olası bir kararı da beklemiyor. Konuştuğum üst düzey yetkili kişiler “Biz ABD ile asker yollama konusunu konuşmaya başladığımız zaman, BM kararı diye birşey yoktu. Hala da, ne zaman çıkacağı belli değil. BM’den bir karar çıkarsa, işimiz kolaylaşır. Ancak o kadar. Biz, olsa da olmasa da asker yollama konusunda ciddiyiz” diyorlar.
Türk-Amerikan askerleri arasında, nereye gidileceği, kimin komuta edeceği, görev alanları, güvenlik sorunu ve masrafların nasıl karşılanacağı konusunda da önemli bir görüş ayrılığı yok.
Peki sorun nereden kaynaklanıyor?
SORUN, PKK’DAN
KAYNAKLANIYOR
Sorun dönüp dolaşıp PKK-KADEK’e bağlanıyor.
Örgüt’ün Kuzey Irak’ta bir üssü var. Üs’te yaklaşık 5 bin silahlı militanın bulunduğu tahmin ediliyor. Amerikalılar yıllardan beri PKK’yı terör örgütü olarak ilan ettiği gibi, KADEK’i de listelerine aldılar ve Irak’ta hiçbir terör örgütünü barındırmayacaklarını açıkladılar.
Türkiye, işte bu noktaya dikkat çekip “ Hadi, bu üssü kapatın ve başta lider kadrosu olmak üzere, militanları bize teslim edin” diyor.
Amerikalılar da, “Hayır, biz vazgeçtik. PKK-KADEK Kuzey Irak’ta kalabilir” de demiyorlar. Aksine, Irak’ı mutlaka terkedeceklerini belirtiyorlar. Hemen harekete geçemeyeceklerini, koşulların oluşmasını istiyorlar.
ANKARA, WASHİNGTON’A
PEK GÜVENMİYOR...
Washington, Türkiye’nin gönlünü almak ve asker yollamasını kolaylaştırmak için bu üsse saldırmayacağını da saklamıyor. Bu boyutta bir hareket için gerekecek büyüklükte asker kaydırabilecek durumda olmadığını belirtiyor.
Türkiye gibi katkıda bulunacak ülkelerin askerleri geldikten sonra, durumun rahatlayabileceğini ve olası bir harekatın o dönemde düşünülebileceğinin üstünde duruyor.
Ayrıca, kaç militanın pişmanlık yasasından yararlanmak isteyeceğinin görülmesini, bundan sonra tutum alınmasının daha yararlı olacağını belirtiyorlar.
ANKARA, GÜVENCE
BEKLİYOR...
Amerikalıların ileri sürdükleri gerekçelerdeki mantık yapısı, özellikle Dışişlerinde kabul görüyor, ancak Washington’un kendini bu konuda yeterince bağlamaması da rahatsızlık yaratıyor.
“Açıkça söz vermiyorlar. Bizde güvenemiyoruz” diyen bir üst düzey dışişleri yetkilisi, bu hafta Ankara’da toplanacak, Türk-ABD terör uzmanlarının bu konuda somut bir sonuca varmalarını beklediklerini söyledi.
Aslında bu toplantıların yapılmış olmasının dahi PKK’ya yeterli sinyali vermesi gerekir. Yani PKK’nın eninde sonunda Kuzey Irak’tan ayrılmak zorunda kalacağı ortada.
Bunların hepsi güzel ve mantıklı olabilir, ancak Ankara’yı tatmin etmiyor.
“Washington PKK’ya açıkça bir sinyal vermeli. Kuzey Irak’tan ayrılmaları gerektiğini söylemeli” diyen yetkililer, Kuzey Irak’taki kamp sorununun, Türk askerinin Irak’a gitmesi sonrasına bırakılamayacağını ısrarla ileri sürüyorlar.
Washington ise sıkıntıda... Kampa askeri harekat düzenleyip, kan dökmeyi ve Irak’taki tek müttefikleri olan Kürtleri de kaybetmek istemiyor...
İşte düğüm noktası bu...
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|