VATAN’IN MÜTHİŞ
28 ŞUBAT DİZİSİ
Vatan Gazetesinde Bilal Çetin’in başlattığı 28 Şubat dizisini hem merakla, hem biraz kıskançlıkla izliyorum. Kaynaklarının sağlam olduğu belli. Aksi halde Bilal Çetin’in kaleminden çıkmazdı.
28 Şubat her yönüyle incelenmesi gereken bir dönem. Bunu, askerin siyasete el koymak istemesi şeklinde yorumlamak doğru olmaz.
28 Şubat müdahelesi ne oranda gerekliydi?
Gerçekten büyük bir tehlike ile mi karşı karşıya idik, yoksa Refah partisinin beceriksizliklerinden kaynaklanan olaylar zinciri sonunda mı bu noktaya gelindi?
28 Şubat öncesi çok karışıktı. Doğruların nerede olduğu bir türlü bulunamadı. Erbakan’ın konuşmaları, dış gezileri ve genel yaklaşımı laik çevreleri çok rahatsız etmişti. Buna bir de “yeşil sermaye” diye adlandırılan parasal birikim, İslami vakıfların beslenmesi ve örgütlenmesi eklenince, ipin ucu kaçtı.
28 Şubat olgusu hala tartışmalı. Ancak, 28 Şubat’ın yankıları sürüyor.
Bu müdahele, iki gelişmeyi de beraberinde getirdi.
Biri, Türkiye’de İslam adına politika yapılamayacağı, bu konuda kesin kırmızı çizgilerin bulunduğunun İslami çevreler tarafından anlaşılmasıydı. Nitekim, Refah bölündü, dağıldı ve AK Parti ortaya çıktı.
Diğeri, askerin etkinliğine ve yaptırım gücüne bazı sınırların getirilmesinin gerektiği. Avrupa Birliğine bu şekilde gidilemeyeceğinin anlaşılması.
Özetle, 28 Şubat neresinden bakılırsa bakılsın bir dönemin sonu da sayılabilir. Refahvari siyaset yapmak ve askerin günlük yaşamı fiilen yönlendirmesi...
Türkiye hızla değişiyor ve herkes ister istemez ayak uydurmak zorunda kalıyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|