Mehmet Ali Birand
 
PKK, ARTIK GERÇEKLERİ GÖRMELİ
 
 

PKK, ARTIK

GERÇEKLERİ GÖRMELİ


Necmettin Kerim, Kürt lobisinin Washington’da en önde gelen ismi. Kerkük’lü ve daha da ilginci, Kuzey Irak  Kürtlerinin efsanevi lideri Mustafa Barzani’nin (bugünkü Mesud Barzani’nin babası) doktoru. 1970’lerde Saddam yönetimine karşı büyük mücadelenin canlı tanıklarından biri. Amerikalıların Kürtleri o dönemde nasıl  sattığını yaşamış. Mustafa Barzani hastalanınca, ABD’ye yerleşmiş ve Amerikan vatandaşı olmuş.


Türk yetkililer, Necmettin Kerim’e kuşku ile bakar. Nedeni de, Kerim’in PKK ile temaslarının olması, Öcalan ile Roma’da görüşmesi ve  PKK ile Türkiye arasında bir barış ortamı yaratılması için çaba göstermesi. Resmi çevrelere göre ise Kerim PKK’ye destek vermektedir.


Washington’da AKIN adlı (Amerikan-Kürt İletişim Örgütü) bir Sivil Toplum kuruluşunun başında. ABD dışşileri bakanlığı tarafından muhatap kabul edilen ( daha çok Barzani’nin partisi KDP’ye yakınlığı ile bilinir) Amerikan ve Avrupa televizyon ve basınının inandığı,  saygın bulduğu bir isim.


Washington’da bende görüştüm. Görüşlerini dinlediğiniz zaman  (İlgilenenler konuşmanın tam metnini  HYPERLINK "http://www.e-kolay.net" www.e-kolay.net adresinde bulabilirler)  sizde  Kerim’in gözü kapalı bir PKK’lı olmadığını anlayacaksınız.


Amerikalı resmi yetkililerle, Kuzey Irak’taki PKK kampının kapatılması senaryolarını tartışan Kerim’in PKK-KADEK’in geleceğine bakışı çok ilginç ipuçları ve gerçeklerle dolu.


“PKK’NIN KUZEY IRAK’TAKİ

YAŞAMI BİTMİŞTİR”


Necmettin Kerim’e göre, PKK’nın Kuzey Irak’taki yaşamının artık sonuna gelinmiş durumda. Amerikalılar, iki nedenle bu konuda kesin bir tutum içindeler.


En önemli neden olarak, Türkiye ile ilişkilerin PKK kampı Kuzey Irak’ta kaldığı sürece düzeltilemeyeceği gösteriliyor. Washington, ağzıyla kuş tutsa, bu kamp kapatılmadıkca ne Asker göndermek, ne de Kuzey’deki Türk askeri mevcudiyetine son verme konularında Ankara’dan olumlu bir yanıt alamayacağını ve ilişkileri rayına oturtamayacağını biliyor.


İkinci neden ise, Washington’un PKK’yı bir terör örgütü olarak ilan etmiş olması ve  Irak’ta terörün yok edilmesine çalışıldığını açıklaması. Yani ABD’nin, PKK konusunda eli kolu bağlı. Ne olursa olsun ve ne gerekçeyle olursa olsun bu kampın kapatılması gerekiyor.


Bu şekilde, Kuzey  Irak’ta hiçbir yabancı güç kalmayacak. Ne Türk askeri, ne PKK, ne de İslami gruplar.


SENARYODA HEMEN

HEMEN HAZIR...


Kerim, Amerikalıların kafasındaki senaryoyu da anlattı. Resmen kabul etmemekle birlikte, bu senaryoya onunda katkısı olduğu ve bu konuda yetkililerle görüştüğü biliniyor.


Tartışılan senaryo Kerim’e göre şöyle:


Pişmanlık yasası uygulamaya girince, PKK kampında bulunanlardan bir bölümünün (500-1000 arası) Amerikan yönetimine silah bırakması ve Türkiye’ye yollanmaları planlanıyor.


Silah bırakmamakta direnenler, CENTCOM (Amerikan Merkezi Kuvvetler Komutanlığı) tarafından silahsızlandırılacak ve Irak’ta kalmamaları için önlem alınacak.


Bu çerçevede teslim olmayan ve özellikle lider kadrosu (yaklaşık 100 kadar) İskandinav ülkelerine siyasi göçmen olarak yollanacak. Amerikan yetkililerinin Norveç başta, bazı iskandinav ülkelerinden ilke olarak onay aldıkları belirtiliyor.


“PKK İLE KADEK’İN

FARKI YOKTUR...”


Kerim’e göre, PKK’de artık gerçekleri görmeli ve silahlı mücadele konusunda direnmemeli. DEHAP’ın yakasını bırakmalı ve eğer siyasete katılacaksa bunu kişisel düzeyde ve yasalara uygun şekilde yapmalı...


Gelişmeler, şimdilik bu yönde gelişiyormuş gibi görünüyor. Yarın koşullar değişir, olaylar bambaşka bir yöne giderse, tabii bu senaryolar da tümüyle yeniden gözden geçirilir. Yani herşey değişebilir.


Şimdi bir de Türkiye’nin gerçeklerine dönelim.


PKK-KADEK yöneticileri, artık şapkalarını önlerine koymalı ve kendi kendilerine bir karar vermeliler.


Bugüne kadar kurulan tüm partileri (DEP-HEP-HADEP-DEHAP) baskı altında tuttular. Bu partilerin temsilcilerine sürekli şekilde “ Asıl güç bizde. Siz bizim siyasi uzantımızsınız ve bizim politik yönlendirmelerimizi kabul etmek zorundasınız”dediler.


Şimdi de aynı yaklaşımdalar.


DEHAP’ın boğazına basıp “Eve  dönüş yasasının yetersiz olduğunu ve genel af  gerektiğini söyleyin. Öcalan  başta tüm lider kadrosunun serbest kalmasını sağlayın” diyorlar.


Artık zorlamaktan vazgeçmeliler.


PKK-KADEK gerçekleri görmeli, Türkiye’nin daha fazla ileri gidemeyeceğini anlamalı ve kararlarını vermeli.


Silah tehdidinin artık işe yaramadığını  bilmeli. Siyasete girmek istiyorlarsa da, yasalara uygun hareket etmenin yollarını aramalılar.


Artık tehditle bir yere varılması çok güç...



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…