Mehmet Ali Birand
 
BUSH TÜRKİYE’Yİ DE HIRPALIYOR...
 
 

BUSH TÜRKİYE’Yİ DE

HIRPALIYOR...


Washington son derece kızgın.


Ankara da son derece rahatsız.


Türk-Amerikan ilişkileri en tehlikeli, en kritik günlerini yaşıyor. Beyaz Saray olsun, Pentagon olsun Türkiye’yi sadece para peşinde koşan şalvarlı bir koyun tüccarına benzetmeye başladılar.


Washington’da öylesine bir hava esiyor ki, sanki Türkiye  artık üstü çizilip yok sayılacak bir ülkeymiş gibi muamele ediliyor. Çok ağır suçlamalar yapılıyor. Artık “Stratejik Ortaklık” cümlesi duyulmak dahi istenmiyor. Türkiye’nin ayak sürüdüğü, Beyaz Saray’a yanlış sinyaller yolladığı ve abartılı istekler peşinde koştuğu  söyleniyor. Öylesine bir  medya kampanyası var ki, Türkiye’nin bu durumun altından kalkması ve kendi görüşlerini yansıtabilmesi giderek imkansızlaşıyor. Eğer bu tempoda devam ederse, bırakın bir anlaşmaya varılmasını, anlaşma olsa dahi, ilişkileri tekrar toparlayabilmek güçleşecek.


ANKARA’DA ÇOK

SİNİRLİ...


Bir de madalyonun öbür tarafına bakalım...


Ankara’da da büyük bir sinirlilik, büyük bir gerginlik var.


Görüşmelere katılan bir yetkiliye göre, Bush yönetimi yetkililerinin bir bölümü (bu ayırıma özellikle  dikkat ediliyor) son derece kırıcı, tepeden bakan ve “Biz ne diyorsak kabul etmek zorundasınız”  yaklaşımıyla masaya oturuyor.


Masaya oturduklarında da, gelecek Amerikan askerlerinin kimlik kartlarının Türkiye tarafından karşılanması, harcamalarda KDV uygulanmaması, ABD askerinin Türk silahlı kuvvetlerinin yararlandığı tüm indirimlerden yararlandırılması gibi isteklerle ortaya çıktıklarını anlatan aynı yetkili “Ancak sıra bizim isteklerimize gelince kızıyorlar” diye devam etti.


İlk körfez savaşından sonra, Washington ile Arap Emirlikleri Türkiye’ye 350 milyon dolarlık petrol verme kararı almışlardı. Üstünden tam 12 yıl geçti ve hala gelmedi. Bu durumda bağlayıcı ve yazılı bir istekte bulunmakta haklı değil miyiz?” diyen aynı yetkili, Türk medyasının da Amerikalıların etkisinde kaldığını ve Gül hükümetine haksızlık edildiğinin altını çizdi.


UZARSA, BU KRİZİN

ALTINDAN KALKAMAYIZ


Kimin haklı, kimin haksız olduğunu  bir yana bırakalım. Başta Bush yönetimi yetkilileri olmak üzere, herkesin bu gidişteki tehlikeleri görmeleri gerekir.


Bush ekibi aynı yaralayıcı yaklaşımını Fransa ve Almanya’ya karşı da sürdürüyor. Bundan dolayı da büyük eleştiriler alıyor. Züccaciyeci  dükkanına girmiş bir file benziyor. Belki Fransa ve Almanya, ilerde ABD ile ilişkilerini rayına oturtabilirler onların  ekonomik ve uluslararası statüleri bunu sağlayabilir. Ancak Türk-ABD ilişkileri darmadağın olduğu taktirde, kırılan parçaları birleştirebilmek çok daha güç olur...



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- CEMAAT, AK PARTİ'DEN DESTEĞİNİ ÇEKEMEZ...
- Alper Görmüş koskoca iki cilt kitap yazmış. Okudukça yüzüm kızardı...
- PKK İLE SERT BİR SAVAŞ DÖNEMİNE GİRİLİYOR...
- CUMHURBAŞKANI İLE BAŞBAKAN ARASINDA NE FARK VAR?
- Öcalan...
- ÖCALAN SIRADAN BİR MAHKUM DEĞİL Kİ...
- Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez
- Davutoğlu efsanesi gerçek mi, yoksa balon mu?
- PKK İKİYE BÖLÜNÜYOR
- RUSYA GÜNDEMİNDE, PKK-ÇEÇEN VE GAZ VAR
- Türkiye artık kararını vermeli…
- TÜRKİYE’DEKİ, 70 BİN ERMENİYİ VATANDAŞ YAPIN...
- Referandumda neden “Evet” oyu kullanacağım?
- MEDYA TERÖRE HİZMET Mİ EDİYOR?
- Hadi bir defa başladık...
- Kürt kökenli olsanız, ne dersiniz?
- BAŞBAKAN BM'DE "DİZEL MOTORU" GİBİYDİ...
- PKK VURUYOR, ANCAK KIŞKIRTAMIYOR...
- Siyaset karşı saldırıya geçti
- BİZE BAKIŞLAR DEĞİŞİYOR...
- Önceki günkü “darbecilik genlerimizde vardı” başlıklı yazım çok yankı yaptı. Aslında...
- Başbuğ, Kozmik odayı açarak doğrusunu yaptı…
- Başbakan için hepimizin farklı görüşü var. Kimimiz için bir devrimci...
- İRAN REJİMİ, KENDİNİ KURTARACAK MI?
- ÖCALAN DAVASINDA, DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER…