BU MA?I, Y?RE?İM
A?ZIMDA İZLEYECE?İM?
?
Sinir içindeyim.
????????
Son derecede heyecanlıyım.
????????
Türk-Ermeni ili?kilerini çok uzun zamandan beri izlerim ve soykırım sorununun ancak ili?kilerin açılması, diyalogun geli?tirilmesiyle a?ılaca?ına inanırım. Yoksa belgesel yayınlamak, konferans yapmak veya Uluslararası arenada kar?ılıklı olarak birbirimize gol atarak bir yerlere varamayaca?ımızdan eminim.
????????
Bundan dolayı, Cumhurba?kanı Gül?ün ve Ermenistan Cumhurba?kanı Serkisyan?ın kar?ılıklı olarak aldıkları siyasi riski destekledim.
????????
Her ikisi de çok cesur davrandı.
????????
Heyecanlı ve tedirginim.
????????
Zira, kontrolü öylesine zor bir olay ki, ne kadar önlem alırsanız alın, onbinlerce insanın izleyece?i bir maçta ya?anacakları yönlendirebilmeniz imkansızdır.
????????
Birileri ellerindekini Türk Cumhurba?kanına fırlatsalar ne olur?
????????
Gül stada girdi?i anda, tribünlerin aya?a fırlayıp yuhalamasını kim durdurabilir ki?
????????
Türkiye maçı 5-0 gibilerden büyük bir farkla kazanırsa, o stadı dolduranların, ister kendi takımlarına, ister Türk takımına tepkisi durdurulabilir mi ?
????????
Neresinden bakarsanız bakın her an bir ?eyler çıkabilir.
????????
İ?te size iki senaryo?
????????
Türkiye Cumhurba?kanı stada girince, büyük bir alkı? kopmasa bile, nezaket çizgisinde küçük bir alkı?ın çıkması bizi memnun eder veya tribünlerdeki sessizli?in devam etmesi dahi yeterli görülebilir.
Maçın sonunda, Türk takımı galip gelse dahi, tribünlerden çıkacak mütevazi bir alkı?, Türk kamuoyunda bamba?ka bir hava yaratmaya yeter.
????????
Ermenistan hükümetinin Gül?e gösterece?i misafirperverlik, görü?melerden sonraki basın toplantısında yapacakları açıklama, Türk-Ermeni ili?kilerinin yeni bir sürece girmesine yol açabilir.
????????
Di?er senaryoları dü?ünmek dahi istemiyorum?
????????
Tribünlerdeki çirkin bir tezahürat?
????????
Sahaya atlayıp Türk futbolculara hücum edebilecek fanatikler?
????????
Bu senaryo, her ?eyin bozulmasına yetecektir.
????????
Bizde nasıl fanatikler varsa, Ermenistan da var.
????????
Bizler nasıl Soykırımı reddediyor ve haklı oldu?umuza inanıyorsak, onlar da Soykırımın gerçek oldu?una inanıyorlar.
????????
Kimimiz, nasıl sorunların diyalogla çözülebilece?ine inanıyorsak, kimimiz de ancak gerilimle ve vurup kırmakla sonuç alınabilinece?ine inanıyor.
????????
Aynı durum Ermeniler için de geçerli.
????????
Bundan dolayı, e?er her ?ey yolunda giderse sevinmeli, aksi senaryolarla kar?ıla?ırsak ? yazık oldu? deyip, ba?ladı?ımız noktaya geri dönece?iz.
????????
Bundan dolayı, ba?arı ?ansı ne olursa olsun, Gül?ün aldı?ı risk bazı ?eyleri de?i?tirebilece?i için, yerinde bir adım olmu?tur.
?
KANAL D?NİN
15 İNCİ YILI
?
Eylül ayı, biz yayıncılar için ayrı bir önem ta?ır.. Tatil biter, yeni yayın dönemi ba?lar.. Biz de okula ba?layan çocuklar gibi o heyecanı hep içimizde ta?ırız.. ?Türkiye?nin kanalı Kanal D?, yeni yayın dönemine, her zaman oldu?u gibi adına yakı?ır bir ?ekilde hazırlandı.. Her yıl e?lenceli konseptlerle, bizlerin de katıldı?ı tanıtım filmleri çekilir bu hazırlıklar duyurulur..?? Kanal D mutfa?ı ve sezon hazırlık kampı filmlerini hatırlasınız... Bu yıl bizim için ayrı bir özellik daha ta?ıyor.. ?ünkü 15.ya?ımızı kutluyoruz.. Yani Kanal D, 15 yıldır Türk izleyicisinin yanında, oturma odasında? Ekrandaki tanıtım filmlerinde de görüyorsunuz zaten.. Kanal D, genç ya?lı, kadın erkek, 7?den 70?e Türk toplumunun tüm kesimlerine hitap eden, hayatın her alanında yanlarında olmayı ba?arabilen bir yayıncılık yapıyor.. Her yıl ?en çok izlenen kanal? unvanını elinde tutması da ba?arının kanıtı.. ?Türkiye?nin kanalı? yeni yayın döneminde de, önceki yıllarda oldu?u gibi izleyicisinin yanında olmaya devam edecek.. Sakın bizden ayrılmayın?
?
HALA?O?LU, BİR TE?EKK?R
DAHİ HAK ETMEDİ Mİ?
?
Prof. Yusuf Halaço?lu, tam 15 yıl Türk Tarih Kurumunun ba?ında kalmı? ve Türkiye?nin Ermeni iddialarına kar?ı yürütülen çalı?maları yönetmi?, yönlendirmi? bir insan.
?
Tezlerini ve Ermeni konusuna yakla?ımını be?enir ve be?enmeyebilirsiniz. Ancak ne olursa olsun, Prof. Halaço?lu Ankara?nın genel yakla?ımına önemli katkılarda bulunmu? olmalı ki, 15 yıl boyunca böylesine önemli bir görevde tutuldu.
?
Sonra, günün birinde gazeteleri açıyor ki, görevden alınmı? ve yerine bir ba?kası atanmı?. Hala bugüne kadar da, neden görevden alındı?ına? dair ne bir açıklama, ne de kuru bir ?te?ekkür?.
?
Ne kadar nankör, ne kadar hoyrat bir yakla?ım de?il mi? Oysa görevden alınması do?aldır. Siyasi? otorite, ister farklı bir politika izlemek istedi?inden dolayı, ister nöbet de?i?imi adına bu de?i?ime gidebilir.
?
Ancak nöbet de?i?imi, böyle yapılmaz.
?
Sanki suçluymu? veya yetersizmi? gibi; bir telefonla gönül almak, bugüne kadar ki hizmetlerinden dolayı te?ekkür etmek varken, kaba bir tutumla kapının önüne bırakmak tek kelimeyle ayıptır.
?
İ?te bu tutum, devleti yönetenlerin bürokrasiye hoyrat yakla?ımının tipik bir örne?i. ?stelik, bu tutum sadece AKP?ye de özgü de?il. Oldum olası, devleti yönetenlerin, devlete hizmet verenlere bu yakla?ımını izliyoruz. Bu kabalık ne yazık ki, giderek alı?kanlı?a dönü?üyor.
?
İnsanlarımıza de?er vermedi?imiz ve göstermedi?imiz sürece, T.C. devleti gereken hizmeti alamayacaktır. İlgililere duyurulur...
?
BİR BALIK ?İFTLİ?İ
SAHİBİNİN İTİRAZI VAR...
?
Bu kö?ede olsun, son haftalarda tüm medya kurumlarında olsun, Balık ?iftliklerine kar?ı son derece sert ele?tiriler çıkıyor. 26.8.2008? günkü yazımda da ben, bu felaketin? durdurulamamasının?? tamamen Ankara?daki bürokrasi içindeki yetki karga?asından? kaynaklandı?ını ve? büyük ?irketlerin para gücüyle bakanlıkları etki altında tutup, bir düzenleme? çıkarılmaması için çalı?malarına ba?lamı?tım. Necdet Saraç adlı bir Balık ?iftli?i? i?letmecisi, yazıma destek veren? ?u e-posta?yı yolladı:
?
? De?erli üstat,
Türkiye?deki balık çiftlikleri i?letmeleri konusundaki saptamalarınıza katılmamak elde de?il.
Bu konuda Ankara duyarsız, toplum ?a?kın. Yazınızda belirtti?iniz gibi "Yönetsel" olarak i?in sahibi yok.? Kimi bakanlıklar gereksiz gibi görüyor. Kimi bakanlıklar olayı yalnızca çevre sorunu açısından de?erlendiriliyor. Kimi bakanlıklar da -Tarım Bakanlı?ı"- tav?ana kaç-tazıya tut odaklı politikalar yürütüyor. Orman ve çevre Bakanlı?ı da durumdan yararlanıp tarım bakanlı?ının yetkilerine el koyup, "?evre Yasası"nın bazı hükümlerini kendine göre yorumlayarak, tek ba?ına balık çiftlikleri konusunda düzenleme ve planlar yapıyor.
?
Devletin zamanında açıkça destekleyerek kurulmasına izin "ruhsat" verdi?i çiftliklere, derhal kapatılması ya da kaldırılması yönünde tebligatlar yolluyor. Bu gibi idari i?lemler. "İdare Mahkemelerince" hukuki eksiklik gerekçesiyle iptal ediliyor. Durumdan tekelle?meye do?ru giden bir takım kurulu?lar yararlanıyor. Nasıl mı? Yazınızda da belirtti?iniz gibi, bilimsellikten uzak, pratik bilgiye dayalı koylarda öbeklenmi? küçük çiftlikler, bu yanlı? politikalara dayanamayıp, ruhsatlarını büyük kurulu?lara devrediyorlar. Bunların içinde Yunanistan?ın halka açık büyük kurulu?ları da var.
?
Sözünü etti?im bu büyük kurulu?lar, Su ürünleri politikalarında, Tarım Bakanlı?ına do?rudan yada dolaylı olarak büyük çapta etkili kurulu?lar. ?a? gerçekleriyle, bilimsellikle ve toplum yararlarıyla ba?da?mayan bu çıkmazın? (en azından bu gün için) sürüp gitmesini destekliyorlar...?
?
Necat Saraç
Balık ?iftli?i i?letmecisi
?
LONDRA SERGİSİNDE
NEDEN T?RKİYE YOK?
?
Geçenlerde Milliyet?te bir haber gördüm. 25 ekim?de Londra?da açılacak olan ?Bizans 330-1453? sergisinde hiçbir eserimiz yokmu?. Habere göre biz çok yüksek sigorta talep etmi?iz ve eserlerle birlikte? ?uzman? yollamak istemi?iz.? Benim bu çok merakımı çekti. Biz sahiden eserlerle ?dadı? mı yolluyoruz? Sergi 6 ay açık olaca?ına göre bu biraz pahallı bir ?dadı? olmuyor mu?
?
Böyle? prestijli bir sergide? olmamamız ayıp de?il mi? 25 A?ustos?ta çıkan bu habere henüz kimse cevap vermedi.
?
?
?
?
?
?
?
?
?
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|