LUCESCU’NUN
VERDİĞİ DERS...
Türk futbolundan sayısız yabancı antrenör gelmiş geçmiştir. Her birinin de önemli katkıları olmuştur. Ancak Lucescu kadar bize ders vereni olmamıştır.
Hem Galatasaray, hem de Beşiktaş’taki çalışmaları, ayrılışı sırasındaki tutumu ve gösterdiği yaklaşımın unutulmaması gerekir.
Büyük sözler söylemekten hoşlanmazdı. Özellikle de sloganlarla konuşmazdı. Daima mütevazi olmasını bilen bir kişiliği vardı. Tüm kışkırtmalara rağmen, yerini aldığı Fatih Terim aleyhinde hiçbir söz söylemedi. Karşılaştırma yapmasını isteyenlere “Ben imparator değilim. Sadece antrenörüm. Adım da Lucescu” derdi.
Galatasaray’dan ayrılışını hatırlarsınız. Bütün sezon boyunca “Lucescu ile devam edeceğiz” denmiş, GS’ın yeni başkanı Özhan Canaydın’ da aynı izlenimi vermiş sonradan kapı önüne bırakılmıştı. Meğer Canaydın, Terim ile çok önceden pazarlığı bitirmiş.
Lucescu buna rağmen hiç tepki göstermemiş, hatta işten çıkarılmasından dolayı hakkı olan tazminatı dahi istememiş “Her yeni başkanın istediği antrenörle çalışma hakkı vardır” demekle yetinmişti.
Beşiktaş’ı çalıştırdığı dönemde de aynı mütevazi tutumu sergiledi. Ayrılışında da aynı ağır başlı yaklaşımı gördük.
Futbolcuları hakkında daima iyi konuştu. Hiçbirinin kalbini kırmadı.
Bizlerin daha önce hiç görmediğimiz, Lucescu’dan aldığımız en önemli ders takım yenildiğinde suçu hakemlere veya yağmurun yağmasına bağlamaz takımının iyi oynayamadığını söylerdi. Kazandığı zaman da büyüklük gösterisine girmezdi.
Lucescu, hepimizin kalbini kazanarak, aramızdan ayrıldı.
Tevazuun, kibarlık ve efendiliğin prim yaptığını hepimize öğretti. Umarım sporcularımız, yorumcularımız ve antrenörlerimiz de aynı dersleri almışlardır.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|