Mehmet Ali Birand
 
TÜRK EL SANATINI LİNDOS’A TAŞIYAN YUNANLI
 
 

TÜRK EL SANATINI

LİNDOS’A TAŞIYAN YUNANLI

 

Çok sözünü ediyorlardı, ancak pek yolum düşmemişti.

 

Bu defa Rodos’a giderken, doğusundaki Lindos kasabasından geçtim. 3000 yıllık bir tarihi var. 1317’de kurulmuş ve istilalarla yaşamış. Her biri farklı bir kültür getiren, Romalılar, Bizanslılar, Persler, Cenevizliler, Rodos şövalyeleri ve tabii Osmanlılar izlerini bırakmışlar. İnanılmaz bir tabii ve tarihi güzelliğe sahip.

 

Rodos’u her eline geçirenin korugan olarak, kullandıkları nefis bir koy. Tepesinde, yeni restore edilen    bir kale ve her evi restorasyondan geçmiş dünyanın en güzel köylerinden biri…

 

Rodos şövalyelerinden kalan kaleye eşek sırtında çıkabiliyorsunuz.

 

Eşeğin sırtındayken farkına vardım.

 

Sokaktan geçerken tam görülmüyor,ancak kapısından ,çok farklı bir otel olduğunu anladım. Dönüşte bir içki içelim diye durduk ve hiç abartmadan söylüyorum, şimdiye kadar böylesine şık, zevkli bir dekorasyon görmedim.

 

Bir butik otel.Sadece 12 süit’i var. Her süit’in ayrı bir dekorasyonu ve kendi verandasıu bulunuyor. Hepsi de o  müthiş manzaraya tepeden bakıyor. Adeta Rodos şövalyelerinin şatosundaymışınız ve komutanlarının odalarında yatıyormuşunuz gibi bir izlenim doğuyor. Hele bir de mehtapta giderseniz, gözlerinize inanamayacağınız bir manzarayla karşı karşıya kalıyorsunuz.

 

Sizlere anlatamayacağım kadar güzel, hoş bir yer.

 

Burası otelden öte bir şey.

 

“Sahibi kimdir ? Nerede bu zevkli insan?” diye soracak oldum.

 

Girişteki resepsiyonda oturan mütevazi bir Yunanlı kalktı ve elini uzattı…

 

- Adım Michalis Melenos. Melenos Lindos oteline hoşgeldiniz, dedi ve bizi elimizden tutup otelini dolaştırmaya başladı.

 

Meğer daha hiçbirşey görmemişiz.

 

Otelin neredeyse tamamı Türk el sanatlarıyla dolu. Avlular, siyah beyaz çakıl taşlarıyla ve Türk motifleriyle süslenmiş. Here oda banyoda bir znik veya Kütahya çini panosu var.

 

Melenos, bu oteli 15 yılda tamamlamış. Anadoluyu adım adım dolaşmış. Güneydoğu’dan Karadenize, Akdenizden Ege’ye kadarki renklerin ve sanatçıların en güzel örneklerini toplamış.Orijinalini bulamadıklarını, ustalarını bulup onlara yaptırmış.Kapalıçarşı başta olmak üzere, tanımadığı kimse yok. Hem kendi zevki, hem de Yunanlı mimar Papaioanou ve Avustralyalı iç mimar Donald Green ile birlikte bu rüyasını gerçekleştirmiş.

 

Lindos’un zengin geçmişinin tüm izlerini otele yansıtmış, ancak ağırlıklı olanı Osmanlı-Türk ezgileri. Doğrusunu söylemem gerekirse, Türk el sanatlarının günlük bir yaşamda böylesine güzel ve zevkli kullanıldığını başka hiçbir yerde  görmedim.

 

En küçük kapı tokmaklarından, kapılara, dolaplara, çiçekliklere, sofra örtülerine kadar. Böylesine bir itina, böylesine biz zevkli dekor görmedim. Dünyada çok dolaştım, en pahalısından, en iddialısına kadar yüzlerce otelde kaldım, böylesine rastlamadım.

 

Türk el sanatlarının hiç abartılmadan, etnik bir sergiye dönüştürmeden , günlük yaşama bu kadar iyi uyum sağlandığı bir başka örnek yoktur.

 

Otelin teknik tesisatı ise ultramodern. Duşlardan, mutfağına kadar herşey İtalyan dizanynının duruganlığını yansıtıyor.

 

Ben bayıldım.

 

Eğer meraklıysanız, mutlaka gidin.

 

Xxx

(Buraya adamın resmi konulabilir.)

 KARTVİZİT…

Michalis Melenos ile konuşmak isterseniz:00.30.694459732

Melenos-Lindos oteli aramak için:00.30.2244032222. Fax:00.30.2244031720.

www.melenoslindos.com

 


NE ANLATAYIM

BEN SANA?


Ece Temelkuran, en son “Biz Burada Devrim Yapıyoruz, Sinyorita” adlı kitabıyla ses getirmişti. Yeni kitabı, “Ne Anlatayım Ben Sana” Everest Yayınları’ndan çıktı (0212 513 34 20). Ece, suskunluk sarmalından çıkmak için, korkup gözümüzü kapattığımız sahnelere dönüp bakmamız gerektiğini düşünüyor. Ve bu kitabında da bunu yapıyor; F tipi cezaevlerini, açlık grevlerini, ölüm oruçlarını anlatıyor. Ve öyle insani hikayeler anlatıyor ki, okuduktan sonra artık insanın susası gelmiyor.

 

Bravo Ece’ye…

 



AŞIK OLAN TERKEDER ( Mİ?)

 

Kadın erkek üzerine sorulacak soruların sonu yok herhalde….

 

Meslektaşım Erdoğan Aktaş da şimdiye dek yazılan bu bilmecelere bir yenisini eklemiş, iddialı bir sözle hem de..

 

“Aşık olan terk eder”…

 

Bir Harf Yayıncılık’tan (02122455510) çıkan kitap, aşkın kural tanımazlığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

 

Arkadaşlığın toprağında filizlenen aşka kural getirmeye çalışan kahramanlar, aşka karşı koymaya çalışıyorlar… Nafile bir çaba…

 

Gazeteciliğin ve televizyonculuğun getirdiği sağduyu ve gözlem yeteneğini romanında çok etkili kullanmış Erdoğan Aktaş… Karakterler çok yaşamın içinden, konuşmalar çok tanıdık… Sarsıcı bir roman olmuş… Bu mevsime de çok yakışıyor.. Hemen okuyun derim…

 

 

 

 

 



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- BAŞKA BİR DÜNYAYA GİTTİM VE BAKIN NELER GÖRDÜM…
- Levent telgrafçıları başta, hepinize teşekkür ederim
- Dürrüşehvar Sultan’da öldü...
- 12 EYLÜL BELGESELİ BENDEN İZİNSİZ SATILIYOR
- TARKAN’A ÇÖZÜM BULSAK KÖTÜ MÜ OLURDU?
- POWER FM’İN GÜCÜ…
- Kuşadası toparlanıyor...
- BURSA CEZAEVİNDEN MESAJ VAR…
- Ülkenin gündemini en çok iki lider yönlendiriyor. Büyük oranda Başbakan Erdoğan...
- Bodrum belediyeleri: Altın yumurtlayan kazları kaçırmak üzeresiniz
- Lig şimdi yeniden başlıyor...
- Teşekkürler...
- EMİNİM, MÜFTÜ ŞAKA YAPMIŞTIR
- Artık kime inanacağımızı şaşırdık
- Beş gün başka bir dünya'da yaşadım…
- "... Sesimi duyan var mı?"
- Türk kaptanı, Kenyalı rehber kadar olamıyor…
- Ya program ya da koalisyon çökecek
- Kırmızı ışıkta durmayan
- Bilmem farkında mısınız...
- Bu kupa kime ne kadar kazandırdı…
- ALATON’UN KATKILARI
- GS ligden, kendi kararıyla çekilmeli
- Türkiye, Süper Lig mücadelesinde
- Dayatma olmadan hareket edemiyoruz