Mehmet Ali Birand
 
Ergenekon davasıyla ilgili gelişmeleri alt alta koyunca...
 
 

Ergenekon kendini yok ediyor…

Ergenekon davasıyla ilgili gelişmeleri alt alta koyunca, böylesine önemli bir davanın böylesine hoyratça yönlendirilmesine insanın isyan edesi geliyor. Türk demokrasisi açısından tarihi önemi olan bir dava, sanki bilinçli şekilde çarpıtılıyor, kamuoyu gözünde küçük düşürülüyor ve giderek eritiliyor. Aslında, hala kurtarılabilir. Davayı elinde tutanlar, gerçekçi bir değerlendirme yapıp, nerelerde hatalar yapıldığını görüp, hemen geri adım atabilirler...

Ergenekon davasıyla ilgili olarak, başından bu yana yaşanan gelişmeleri alt alta koyunca, insanın karşısına sonderece dramatik bir manzara çıkıyor.
 
Ergenekon neydi? 
 
Benim algıladığım, seçimle gelmiş düzeni yıpratmak veya yıkmak için, devletle de ilişkileri olan, yasadışı guruplaşmalar ve çetelerin yargılanmasıydı.
  
Ergenekon¸ demokrasiye karşı duranlardan hesap sorulmasıydı.

İlk defa, askeriyle, para-militer örgütleriyle, derin devlet unsurlarının yargılanması; yani “darbeci mantığın”sonuydu.
 
Davada öyle şeyler ortaya çıkarılacaktı ki, bir daha kimseler, yasa dışı faaliyetlere girişemeyecekler ve Türkdemokrasisi sağlamlaşacaktı.
 
Ardından Balyoz geldi.
 
Durum, daha da ciddiyet kazandı. Zira bu defa, Silahlı Kuvvetler içindeki darbe günlükleri, darbe senaryoları uçuşmaya başladı.
 
Başından bu yana, bu çetelerden kişisel olarak nasibini almış biri olarak, Ergenekon-Balyoz sürecinin hiçdeğilse, önemli bir bölümünün gerçekliğine inandım. Tutuklanan bazı isimler vardı ki, bunların mutlaka hesap vermesi gerekiyordu. Benim vicdanımda da suçluydular.
 
Bir de şimdi, aradan bunca zaman geçtikten sonraki duruma bir bakalım.
 
Karşımda  Ergenekon adlı bir  ucube büyümeye, canavarlaşmaya başladı.
 
Ne ucu görülüyor, ne baş tarafı...
 
Nereye gittiği belli değil...
 
Öyle insanlar, öyle gerekçelerle tutuklanıyor ki, anlayabilmek imkansız.
 
Kimi, basit muhalefet yapmanın dışına çıkamayacak derecede zayıf... Kimileri ise, zaten işlevi nedeniyle devleti sorgulaması gerekenler...Bir de, hepsine tüy diken gazeteci tutuklamaları...

Her duruşması kavgaya dönüşen, meydan okumalarla dolu, özensiz yaklaşımlar, hukuka aykırı uygulamalar vesonunda kamuoyu vicdanını zedelemeye başlayan bir sürecin içinde boğulmak üzereyiz.
 
Bilmem, siz Ergenekon’u artık tanıyabiliyor musunuz ?
 
Demokrasiyi güçlendirmek adına başlayan bir girişim, bugün neredeyse demokrasiyi yıpratmaya başlayan birplatforma dönüşüyor.
 
Çok merak ediyorum, acaba iktidar partisi durumun farkında mı?
 
Belki sorumluluk yargıdadır, ancak bu tip siyasi davalarda, işin sonunda her fatura siyasi iktidarlara çıkarılır.
 
Kimi zaman, rahatsız olduklarının işaretlerini veriyorlar. Sonradan bir bakıyorsunuz, üstüne toz kondurulmuyor.

Oysa tren kaçıyor .

Ergenekon, kendi kendini yiyen bir canavara dönüşüyor.

Türkiye de bir büyük tarihi fırsatı kaçırıyor.

*   *   *

“ ÖZ ERGENEKON” HALA KURTARILABİLİR...

Yanlış ele alınmış, hatalı yönlendirilmiş, inanılmaz hukuk dışı ve vicdanlara ters düşen uygulamalarla bugünlere gelmiş olsa dahi, benim deyimimle “Öz Ergenekon” veya gerçek Ergenekon hala kurtarılamaz mı?

Gayet tabii ki, kurtarılabilir ve bence mutlaka kurtarılması da gerekir.

Bunun ilk adımı, davayı elinde tutan ve yöneten güçlerin bir araya gelmesi ve gerçekçi şekilde “Biz nerelerde yanlışlar yaptık?”  sorusunu kendilerine sormasıdır. Bunun da, hiçbir komplekse kapılmadan yapılması şarttır.

Eğer bu soruya, kendilerini aldatmadan, doğru yanıtları verebilirlerse, o zaman ikinci aşamaya geçebilir ve hiçdeğilse kamuoyu vicdanını en çok rahatsız edenlerden başlayarak, hatalar temizlenir.

“ Hayır, yargı attığı adımdan geri dönmez” kompleksine kapılınır, “sonra kamuoyundaki imajımız zedelenir”  yaklaşımı galip gelirse, sonuç alınamaz.

Kim ne derse desin, savcılarımız ve hakimlerimiz nasıl değerlendirirlerse değerlendirsinler, bu gidişin sonugörünmüyor. Benim gibi çok kişinin gözünde bu dava, onlarca yıl sürecek ve sonunda dağ bir fare doğuracaktır.Onca zaman içeride kalan masumlar harcanacak, gerçek suçlular ise, hak ettikleri cezayı alamayacaktır.

Eğer yanılıyorsak; eğer bizim hiç bilmediğimiz müthiş deliller var da, bir gün inanılmaz gelişmeler yaşanacaksane olacak?
İşin o tarafını da göremiyoruz. Ancak, ortaya konulan iddianameler, delil olarak gösterilen bağlantılar,sorgulamalar ve genel gidiş, bu davanın yavaş yavaş battığına işaret ediyor.

Sapla saman birbirine girmiş durumda.

Yazıktır...

Türk demokrasisini rayına oturtabilmek için bundan daha önemli bir adım atılamaz. Bunu böylesine hoyratçaharcamaya da kimsenin hakkı olmamalı.

Bu ince ayarı, yargının kendi içinden, birilerinin vermesi gerekmez mi?



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- Yiyin efendiler...
- BUGÜN HEM POLİS, HEM PKK SINAVDAN GEÇECEK
- MHP'nin Türkiye'ye verdiği büyük zarar
- Artık, birbirimize yalan söylemeyelim...
- Türkiye yıllardır AB’nin vize uygulamasına itiraz edip durur. 1974’te Almanya’nın başlattığı ve 36 yıldır sürdürülen vize anlayışı çoktan değişti.
- Cemaat, efsaneleşen gücü’nün esiri oluyor…
- MİLLİ GÖRÜŞ, GÜLEN’İ GÖLGELEDİ…
- 12 EYLÜL BELGESELİ BAŞLIYOR…
- 32.Gün ile birlikte büyüdük... Göz açıp kapayana kadar geçmiş. Daha dün Ali Kırca...
- KAVGA BEKLENİYORDU, TAM AKSİ ÇIKTI...
- BİZ NEDEN KIZIYORUZ, ASIL SARKOZY UTANSIN...
- ERDOĞAN’IN AMACI BATI’YA SIRT DÖNMEK DEĞİL...
- CNN TÜRK’ÜN GİZLİ KAHRAMANLARINI TANIYIN…
- Yahudi aleyhtarlığını kışkırtıyoruz…
- Emekli Albay Arif Doğan öyle sözler söylüyor...
- Avrupa, Anayasa değişikliğini yetersiz ancak olumlu görüyor
- 1'inci köprüye karşıydım, bugün ise destekliyorum...
- Ermeniler, bize muhtaç olacak kadar fakir değil…(3)
- ERDOĞAN VE İHH KAZANDI, KAYBEDENLER İSE...
- Yine Ermeni çalışıyor, yine Türk seyrediyor...
- Ermeniler Türkiye'yi, alkışçılara şikayet edecek (2)
- ERDOĞAN, DOĞRUSUNU YAPIYOR...
- Genelkurmay sivile açılıyor
- Sevgili Dostlar,
- Artık PKK’dan çok, genç Kürtler korkutuyor…