Ekseni AB'ye kaydırma vakti geldi.
Hem içeride hem de dı?arda, Türk dı? politikasında eksen kayması olup olmadı?ı, e?er kayıyorsa bunun nereye do?ru kaydı?ı tartı?ılıyor. İç ve dı? basında hemen hergün yeni bir makale çıkıyor. Aynı konuda tartı?ma programları, kolloglar düzenleniyor.
Bunun iki nedeni var:
?
-?Birincisi, AK Parti iktidarının, Washington'un tüm ısrarlarına ra?men, İran'ın nükleer politikalarından dolayı, BM Güvenlik Konseyi'ndeki yaptırım kararına red oyu vermesi.
-?İkincisi, İsrail'in Gazze ambargosunu delmek için yola çıkan Mavi Marmara gemisi ve bunun ardından da Ba?bakan'ın İsrail aleyhtarı demeçleri.
Aslına bakacak olursanız, e?er Ak Parti'nin Milli Görü?çülük sabıkası olmasaydı ya da iktidarda ba?ka bir hükümet olsaydı, belki bu kadar gürültü kopmayabilirdi. Ancak Ba?bakan'ın eski gömle?ini yeniden giydi?i ku?kusu ve arka arkaya gelen bu iki politika? de?i?ikli?i, Batı'yı aya?a kaldırmaya yetti.
Ak Parti iktidarı ?u anda damgalanmı? durumda.
Erdo?an'ın Avrupa ba?kentlerinde ödüllendirildi?i, her istedi?inde Beyaz Saray'ın kapılarının açıldı?ı eski günler geride kaldı.
Bugün, Türkiye' nin yön de?i?tirdi?ine, hatta sırtını Batı'ya dönüp, yüzünü İslam dünyasına çevirdi?ine inanılıyor. Aslına bakacak olursanız, Erdo?an haksız bir suçlamayla kar?ı kar?ıya.?
Ancak, algılamalar yanlı? da olsa, bir defa yerle?meye görsün, kolay kolay de?i?tirilemez.
Beyaz Saray ve Dı?i?leri bürokrasisi, Türkiye'nin İran konusunda ihanet etti?i görü?ünde. Kongre ise İsrail olayına müthi? tepkili
Türkiye hakkındaki bu yargılamanın ilk kayna?ı, Obama yönetimi.
Hem Beyaz Saray, hem de Dı?i?leri Bakanlı?ı bürokrasisinin, Washington'dan son bir kaç haftadır geçen Türklere söylenenlere kulak kabarttı?ınız taktirde, çok a?ır sözler sarfedildi?ini duyuyorsunuz.
Washington, sanki Ak Parti ile yollarını ayırmı? gibi bir hava yayıyor.
Son derece kırgınlar ve her geçen gün bu kırgınlıkları artıyor. Zaten Amerikan medyasında çıkan haber ve yorumlara göz attı?ınız zaman, durumun ne kadar ciddi oldu?unu hemen görebiliyorsunuz.
Yönetim açısından temel sorun, İran oylaması.
?zellikle de Tahran'da, Türk-İran-Brezilya liderleri arasındaki kucakla?ma, sarılma ve birbirlerine ?karde?im? diye hitap etmeleri.
Washington'daki ikinci Türkiye aleyhtarı tepki, Kongre'den kaynaklanıyor.
Kongre üyeleri için öncelik İsrail.
Kongre üyelerinin büyük bölümü, Erdo?an'ın, Mavi Marmara gemisini bilinçli olarak Gazze'ye yolladı?ına ve İsrail'i tahrik etti?ine inanıyor.
ABD Kongresi İsrail'in baskını alkı?lamıyor. Aksine çok ele?tiriyor. Netanyahu hükümetinin a?ırılıkları? ciddi tepki görüyor. Ancak Ba?bakan Erdo?an'a yönelik ele?tirilerin ve suçlamaların büyük bölümü, gemi baskınından sonraki demeçlerinden kaynaklanıyor. Olay sadece baskınla sınırlı kalsa, Erdo?an i?i devam ettirip,? İsrail'i yerden yere vurmasa , bu kadar tepki toplamazdı.
İpler kopuyor mu?
?nce İran, ardından İsrail olayı,? AK Parti iktidarı ile ABD arasındaki ipleri kopma noktasına getirdi.
Ben Erdo?an'ın Türkiye'yi maceraya götürmek istedi?ine, eksen de?i?ikli?ine itti?ine, Batı'ya sırtını dönüp, İslam dünyasıyla kucakla?mak için çaba harcadı?ına kesinlikle inanmıyorum.
Ancak, uluslararası kamu oyunu ikna edebilmek, giderek zorla?ıyor. Geriye, son derece önemli ve herkesi kolaylıkla ikna edebilecek adımlar atmak kalıyor.
E?er Ba?bakan Batı'yı ikna etmek istiyorsa, elindeki en güçlü kart AB reformlarını hareketlendirmektir
Ba?bakan'ın Batı dünyasını, somut adımlar atmadan? ikna edebilmesi çok zor.
Sadece demeçler vermek, söyle?ilerde Türkiye'nin gerçek yerinin Batı dünyası oldu?unu ileri sürmek hiçbir ?eyi de?i?tiremez.
Sabıkalar çıkarıldı ve kararlar verildi.
Geriye ikna edici tutumlar kalıyor.
Batı dünyasına, Türkiye'nin gerçek yerini göstermenin bir tek yolu var. O da, Avrupa Birli?i yolundaki adımları sıkla?tırmak.
Bu ne demektir ?
Müzakerelerin gerektirdi?i tüm yasal de?i?ikliklerin yapılması ve zaman harcanmadan uygulamaya koyulmasıdır. Vitesi küçültülen AB çalı?malarının hızlandırılması ve hepsinden önemlisi, Güney Kıbrıs gemileri için kapalı tutulan limanların açılması yönünde gerekli çalı?maların ba?latılmasıdır. Limanların tek taraflı olarak açılması de?il, bu konuda adım atmaya hazır oldu?unu ciddi ?ekilde ortaya koyması yeter.
Avrupa da, bugünkü tutumunu sürdürdükçe Türkiye'yi kaybetti?ini görmeli ve yeni bir politika saptamalı
Madalyonun bir de di?er yanına bakalım.
Avrupa'nın da, Türkiye'deki geli?meleri daha dikkatli de?erlendirmesi gerekiyor.
ABD Savunma Bakanı Gates'in dedi?i gibi, e?er Avrupa Birli?i, Türkiye'yi sürekli ?ekilde ötelemese, uzakla?tırmak için elinden geleni yapmasaydı, Ankara bugün bu noktada olamazdı.
Erdo?an'ın da duru?u farklı olurdu.
?imdi, bundan sonrasını daha ciddi ?ekilde dü?ünmemiz gerekir.
Türk kamuoyu bir soruya yanıt arıyor.
Avrupa, Türkiye'yi gerçekten üye almak istiyor mu, yoksa bıktırana kadar bu oyunu oynamaya devam mı edecek?
İ?te i?in püf noktası bu.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|